İmkansız

25 4 8
                                    

Rüya görmüyorum dimi. Şuan tokada hiç gerek yok. Uyuyayım ben. Ayağa bir anda kalktım.

"Pelin hanım sonunda gelebildi. Ama hiç hoş gelmemiş. " dedi Annem. Ya da Güneş hanım mı demeliyim ?

"Bende iyiyim siz nasılsınız Güneş hanım?" Dedim soğukça. Aramızda kocaman buzdağı vardı sanki. Ve ben çok üşüyordum. Bi anne ile evladının arasında kocaman bir buzdağı vardı.

"Alay etmeyi kes! 1 yıldır nerdeydin sen?!" Dedi sinirle Güneş hanım.

"Güneş hanım çok umrunuzdaymışım gibi konuşmayın lütfen. " dedim soğukça.

"Bir yerlerde mi sürttün sen?!" Dedi bi anda. Artık sınırı aşmıştı hemde çok.

"Lafınızı tartın da konuşun ! Sizin karşınızda öyle biri asla olmadı ! Eğer böyle konuşucaksınız kapının yerini biliyorsunuz!" Dedim bağırarak. Sınırı aştı.

"Annenim ben senin istediğimi derim!" Dedi Güneş hanım. Karşısına geçtim.

"Annelik lafla olunmuyor! Siz bana annelik yapmadınız ! Siz benim çocukluğumun katilisiniz!" Dedim bağırarak.

"Çocukluluğuna napmışım ! Ben sana bakmaktan hiçbir şey yapmadım !" Dedi Güneş hanım.

"Bakmakla mı anne olunuyo?! Bir kere bile sarılmadın bana! Ben senin kokunu giysilerden aldım ! Ağladığımda yanımda yoktun ! İhtiyacım olduğunda yoktun ! Okulu kazandığımdaki sevincimde yoktun ! Sen asla yanımda olmadın ! Şimdi beni önemsediğini mi sanıyorsun?! Çok yanılıyorsun ! " dedim içimdekileri artık dökmüştüm.

Güneş hanım bana şaşkınca bakıyordu. Gözleri dolmuştu.

"Ben o 1 yılda 2 kere ölümden döndüm! Kimin umrunda ki ! Şuan benim mezarımda olurdun belki ! Babamın ölümünü gördüm ben! Yüzünü bile göremediğim, izin vermediğin adamın ölüşünü gördüm ben! Ama ben senin umrunda değilim ! Asla olamadım ! Olamayacağım! " dedim bağırarak. 21 yılı bu kadar kelimeyle anlatabildim.

"Ama şuan önemli değil. Ağladım zaman yanımda yoktun. Şimdi olsan ne yazar ?" Dedim gözümden akan yaşı sildim ve kendimi toparladım.

Güneş hanım ağlayarak bana bakıyordu. Bana doğru bi adım attı. Hemen geriye gittim. Güneş hanım hüzünle baktı bana.

"Bugün benim doğum günüm. Belki unutmuşsundur. Ben bu güne hep lanet ettim biliyo musun? Çünkü olmasaydım. Sen bunları yaşatmazdın. " dedim

"Pelin,kızım deme böyle. Ben seni çok seviyorum. " dedi akan gözyaşıyla. Kahkaha attım. Bana deliymişim gibi bakıyordu.

"Hiç gülüceğim yoktu. Güzel şakaydı ya. Sen beni bi gramcık bile sevmiyosun. Sevseysen her gece yanıma gelip üstümü örterdin. Bi gece bakmaya geldin. Çok iyi hatırlıyorum. O gece ağlıyordum. Belki başımı okşarsın sanmıştım. Ama sen ağladığımı görünce koşa koşa gittin. Ben ilk kez orda kabul ettim. Beni sevmediğini o gün kabul ettim. Her gece ağladım. Beni neden sevmiyosun diye. Ama artık yeter. " dedim gözümden yaş akıp gitti. Bu sefer silmedim.

Sarılmaya kalktı. Hemen kendimi geri çektim.

"Yapma ! Dokunma bana! Zamanında sarılmadın ! Şimdi mi sarılacaksın ?! Yapma bana bunu yapma! Bu gece de ağladığım kişi olma! Bana hep zarar verdin ! Gerçekten yeter ! Dayanamıyorum ben! 22 yıldır beni sevmemiş birine ağlıyorum ! Bana da yazıklar olsun ! " dedim bağırarak.

"Ben seni sevdim !" Dedi bağırmıştı Güneş hanım.

"Nerde sevdiniz Güneş hanım ? Benim hayalimdi bana sarılman. Başka birine sarıldığın gibi sarılman. En büyük hayalimdi ! Bana hatırlattığın için çok teşşekür ederim. Benim hayallerim imkansız! " bağırdım zar zor çıkan sesimle.

"Lütfen Güneş hanım gidin burdan. Eserinizi gördünüz. Şimdi de gidin. " dedim acıyla.

Lakin gitmemişti. Ben hemen telefonumu alarak çıktım dışarı.

Ağlıyordum. İnsanlar hayretle bakıyorlardı. Ne yani hiç ağlayan bi insanı görmemişler mi ?

Berkayla göz göze geldik. Akan gözyaşımla gülümsedim. Ve hemen hastaneden çıktım. Koşarak arabama bindim.

"Beni sevmedin ! Beni asla sevmedin ! Sevmedin işte! Yalan söyleme !" Diye hıncımı direksiyondan çıkarmaya başlamıştım. Vurmaktan ellerim acımıştı. Hıçkırarak ağlıyordum artık.

Hemen gaza bastım. Çok hızlı gidiyordum. Umrumda asla değildi. Akan gözyaşlarımda umrumda değildim. Derin derin nefesler aldım. Ama içimdeki acı bir türlü dinmiyordu.
Doğum günümdü ya bugün ! Kahkaha atıyordum. Güneş hanım sağ olsun ziyaret etti. Birden önüme çıkan bisikletli ile direksiyonu kırdım. Ve elektrik direğine çarptım. Gülümsedim gözyaşlarımla. Kendimi sonsuz karanlığa teslim ettim.

Siyahın İçindeki BeyazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin