Hemen odaya girdim. Umarım yaram kötü olmaz. Olmasın ya.
Kapıyı kapatacaktım lakin bu hödük kapatmama izin vermedi.
"Pelin yarana bi bakıyım. " dedi Berkay
"İzin vermiyorum. Kendim halledebilirim. " dedim
"Ben bakmama izin veriyorum " dedi
"Benim yaram benim vücudum sana noluyor?!" Dedim sinirle.
"Bakıcağım dediysem bakacağım zorlama bence. " dedi
"Berkay bu odadan da hayatımdan da çık ! Görmek istemiyorum yüzünü ! Senden nefret ediyorum anlasana !" Dedim sinirle
"Anladım ! Görmiyceksin bi daha beni! Tamam ama yarana bakacağım ! Giyindikten sonra bakacağım ! Bunu da bil ! " diye bağırdı ve kapıyı sert bir şekilde kapattı
Korktum kapının kapanma sesinden. Neyse spor ayakkabılarım, eteğim ve bluzumu getirmişti. (Multide var)
Hemen giyindim. Yaram sadede kanıyordu ama pansumana ihtiyacı vardı. Ve burda malzemeler yoktu.
Hemen kapıyı açtığım da Berkay ile göz göze geldik. Beni ittirerek içeri girdi. Ne bu şekil ya? Sanki kral !
"Gel hadi yarana bakacağım " dedi sesi öncekine göre kırmak istemiyormuş gibiydi.
İlk yardım malzemelerini çıkartıyodu. Koltuğa oturdum. Ona bakıyordum.
"Hadi yaranı aç " dedi
Kafamı hayır anlamında salladım
"İnat etme hadi. Ciddi bir şey olabilir. " dedi endişeyle.
"Sen inat etme. Ben bakarım işte. " dedim.
"Hayır küçük hanım" dedi ciddiyetle
"O zaman yaramı göstermiyorum. " dedim
Hayır Pelin vazgeçme!
"Pelin sağlığını düşün ya" diye sitem etti
"Sağlığımı düşünüyorum ve senin yarama bakmanı istemiyorum " dedim
"Tanımadığın biri mi yapsın pansumanını ?!" Dedi hiddetle.
"Sen dışındaki bir kişi olsun fark etmez. " dedim soğukça
"Ama yok. Şansına küs. Zorla açmamı istemiyosan yaranı göster. Biliyorum canının acıdığını ! Zorlama işte. " dedi sitem ederek
Evet canım acıyordu.
"Canımın acıması senin umrunda mı?" Dedim
"Evet! Sorunun cevabını aldın hadi göster şimdi. " dedi
Göstermemeye hâlâ devam ediyordum.
"Pelin hadi inat etme lütfen. Canın acısın istemiyorum. " dedi. Ama bilmiyo benim canımı acıtan kendisi.
Başımı salladım çünkü dayanamamıştım acıya.
Kaldırdım bluzumu ve yaram günyüzüne çıktı. Önce kanı temizlemek için eline pamuğu aldı.
Pamuk yaram ile temas edince kendimi geri çekmiştim.
"Acıyor biliyorum ama canın dayanamayacak hâle geldiğinde elimi sık. " dedi ve tuttu elimi.
Pamuk ile kanları temizlemişti ve elini azıcık sıktım. Pansumanımı zar zor yapmıştı çünkü canım çok acımıştı.
"Şimdi ilacını süreceğim. Acısını alır. " dedi
Gözlerimi kapattım o sıra. Uzun ve kemikli parmakları ilacı sürüyordu. İlacın soğukluğuyla yeniden ürperirken dokunduğu yerler yeniden alev alıyordu.
Canım çok acımıştı artık elini sıktım. Hemen elini çekti. Sadece üflemeye başladı. Sıcak nefesi tenimi okşarken daha da ürperiyor. Bi dünyanın içine dalıyordum.
"Bitti. " dedi
Hemen bluzumu kapattım. Elimi de çektim hemen. Elimi çekmemle göz göze geldik.
"Pelin " dedi sesiyle. Adım hiç güzel söylenmemişti sanki.
"Ne var? " dedim sinirle
"Neden sinirlisin bana?" Dedi
"Gözlerini açıp etrafa bak bulursun cevabını. " dedim.
Hemen koltuktan kalkıp odadan çıktım.
Peşimden geliyordu. Bu kovalamaca hemen bitse iyi olucaktı.
"Hayatımdan çık artık. "Dedim sesim kırılgan çıkmıştı.
"Neden çıkayım?" Dedi bana yaklaşarak
"Çünkü seni görmek istemiyorum " dedim
"Hayır çıkmıyorum. Yalan söylüyorsun. Sesin titriyor ve gözlerimin içine bakamıyorsun. Sen bana gerçekleri söyleyene kadar gitmiyorum. "'Dedi Berkay
"Berkay zorlama işte. Çık git ne yapıyorsan yap. " dedim
Beni dinlesin istiyordum. Ama bir yandan gözlerinde kaybolmak.
"Hayır böyle hayatından çıkmamı sağlayamazsın. " dedi
"İyi ben giderim o zaman " dedim.
Kolumu tutup dışarı sürüklemeye başladı. Çırpınsamda çok kuvvetliydi.
"Berkay bırak " dedim
"Hayır konuşucağız."dedi ve beni zorla arabaya bindirdi.
"Berkay bırak işte gideyim. " dedim
"Hayır konuşucağız. Sonra evine bırakırım düşüneceğini düşünürsün. "Dedi
Bi parka gelmiştik. Kimse yoktu. Arkası ormanlıktı. Hemen Berkay indi. Kapımı açıp inmemi bekliyordu.
"Pelin in. Kapalı alanda duramıyosun bu sefer inat etme. " dedi. Haklıydı. Kapalı alanda tek başıma duramıyordum.
Üşüdüğümü hissettim inince. Birden bana ceketini verdi.
"Al istemiyorum ceketini. " dedim
"Bir kere dediğimi yap. Al işte. Üşümeni istemiyorum. "Dedi
"Peki sen üşümüycek misin?" Dedim
"Hayır. Hadi anlat derdini " dedi
Gülümsedim.
"Neden anlatıcakmışım ? Çok önemli biri gibi konuşma. " dedim
"Önemliyim senin için. Sende benim için önemlisin" dedi
Gözlerimi kocaman açtım.
"Nasıl yani?" Dedim
O sırada gök gürlemişti.
"Önemlisin benim için. " dedi
O sıra dudaklarımın üstüne kapanan dudaklar mantığımı kullanamaz hâle gelmiştim.
Şuan Berkay beni öpüyordu. 1 saat önce bi başka kızı öpüyordu.
Hemen onu ittirdim. Ve tokadı geçirdim.
"Sen bi saat önce başka kızı öpüyordun ! Şimdi gelip beni öpemezsin! " dedim sinirle
Bana hüzünlü bir şekilde bakıyordu. Arkasını döndü ve saçlarını çekmeye başladı.
Onun bana doğru dönmesini sağlayan
"Berkay!" Diye bağırmam olmuştu.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın İçindeki Beyaz
Chick-Lit"Yeşil gözlerinde kaybolmak istiyorum. Yeşiller yolumu bulmamı sağlıyor. Yolumu kaybetmeme izin verme"