NOT: Bir kaç argo kelime bulunuyor bunun için şimdiden özür dilerim fakat başka nasıl bir tepki vereceğini kestiremedim.
TAEHYUNG
Taehyung başında bir ton ağırlık varmış gibi açtı gözlerini. Görüşünü netleştirmeye çalışırken ilk defa gördüğü tavanla bakışmaya devam ediyordu. Yan tarafında hareket hissettiğinde bakışlarını oraya çevirmişti. Aniden ağzından kaçan küfür ve korkuyla kendini geriye doğru atmış ve yataktan ayrılan bedeni yerle buluşmuştu.
"Siktir! Hiç biri rüya değilmiş! VOV VOV yaklaşma bana adamım senin ne olduğunu hala çözemedim."
"Hey sakin ol sana zarar verecek en son kişi bile olamam. Çünkü dünyamın kaderi senin elinde."
Tae öne uzattığı elleri ile kendini yerdeki Taehyung a açıklamaya çalışırken Taehyung ise kendisinin sarışın mavi gözlü versiyonuna bakıyor ve delirip delirmediğini düşünüyordu. Şizofren olduğunu düşünmeye başlıyordu ki karşısındaki beden tekrar konuşmaya başladı.
"Bak biliyorum bu sana imkansız geliyor. Sonuçta sizin dünyanızda bu tür şeyler olağanüstü olarak adlandırılıyor. Ama sende içten içe söylediklerimin doğru olduğunun farkındasın. Beni doğduğundan andan beri hissediyordun hatırlasana. Tıpkı benim seni hissettiğim gibi. Tek fark benim dünyam bu tür şeylerle dolu olduğu için ben sana daha fazla alıştım. Şimdi şu depar atan kalbini yavaşlat ve yatağa otur. Sana her şeyi anlatacağım. "
" Ah hadi ama beni yadırgayamazsın. Tamam çocukluktan beri bende bir tuhaflık vardı ama bir gün rüyamda gördüğüm adamı karşımda görüyorum. Delirdiğimi düşünmem için gayet mantıklı nedenlerim var. Bana biraz zaman ver bu görüntüye alışmam lazım. Ve ah söylemeden edemeyeceğim sarışın ve mavi gözlüykende çok yakışıklıymışım kkk."
Korkuyla konuşan bedenin son söyledikleri ile Tae gülümsemiş ve kafasını sallamıştı.
" Sanırım gerçekten delisin kkk o kadar korkuyla dediğin cümleden sonra o dediklerin kkk neyse en azından seni tanıdığım kadarıyla biraz rahatladığın anlamına geliyor"
"Beni tanıdığın kadarıyla mı? Beni ne kadar tanıyorsun?"
"Az öncede bahsettiğim gibi benim dünyam için bu tür şeyler gayet normal. O yüzden küçüklüğümden itibaren seni hissetmeye başladığımda aileme söyledim. Ve abim zamanla seni nasıl daha iyi hissedebileceğimi, nasıl izleyebileceğimi anlattı bana. Seni çok uzun süredir izliyorum. Bunu yapmayı çok severdim. Her günün sonunda gece uyumadan önce senin gününü düşünür ve hafızandaki görüntüleri izlerdim. Bir bakıma benzer bir çocukluğumuz oldu. İkimizde ailemizden pek ilgi görmedik fakat sen benim aksime sonradan bile olsa sevgiyi buldun. Senin adına her zaman mutlu olmuştum. "
" Voah bu biraz tedirgin hissettirdi yani onca zaman izlendiğimi hissetmemiş olmak. Aslında bende seni hissediyordum yani daha çok ne hissettiğimi bilmeden. Bazen görüntüler görüyordum fakat bilinçli olarak yaptığım şeyler değildi. Peki biraz olsun düşününce bu fikre alıştım. Benim dünyam falan diyorsun ne demek istiyorsun? Görüntüler gördüğüm vakitlerde bizim dünyadan farklı bir yer görüyordum fakat bilimsel olarak bir açıklaması var mı merak ediyorum? "
" Evet var, paralel Dünya teorisini biliyorsundur. Aslına doğru bir teori. Bir den fazla alternatif dünya ve galaksi var. Benim dünyamın adı Sephora. Nasıl sizin dünyanız da birbirinden farklı ülkeler varsa bizde de birbirinden farklı gezegenler var. Sephora bir ülke sizde Mars, Jüpiter vb. gezegenlere karşılık gelenler ise başka bir ülke. Yani sadece Sephora da yaşam yok diğer gezegenlerde de var. Ve tıpkı sizde ülkelerin arasında olduğu gibi bizde de gezegenlerin arasında savaşlar var. Fakat bunları boşver çok önemli değil. Asıl önemli olan Sephora yı ayakta tutan şey yani Kader Taşı. Sephora ya enerji veren ve yaşamını devam ettiren ruh gücü kendisi. Bizim ikimizin kaderini bağlayan da o. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİNGULARİTY /TAEJİN
FantasyYer yarılıyor gök renk değiştiriyordu...Ay ve güneş birbirine kardeş olurken son bin yılın en büyük felaketleri baş gösteriyordu. Eğer iki dünya birbirine bağlanmazsa bu ikisinin de sonu olacaktı. Tek bir çaresi vardı... Sonuçlarını bildiği halde y...