Ruelle - Secrets and lies
Multimedia'da Asel var.
Asel Esrin;
Hızla yattığım yerde doğrulduğum zaman kalbim göğüs kafesimi zorluyordu. Bunun olmasına izin veremezdim. Onlara bir şey olmasına izin vermezdim.
Gözlerimden ardı arası kesilmeden süzülen yaşlar görüşümü bulanıklaştırırken kalbimin ortasında koca bir ağırlık vardı ve bu nefes almama engel oluyordu.
''Asel sen ağlıyor musun?'' diye sordu Yasemin şaşkınlıkla odaya girerek.
''U-hud o nerede?'' diye sordum ayağa kalkarak.
''Bilmiyorum az önce dışarı çıktı.'' dedi Yasemin endişeyle ''Asel neyin var?''
''Onunla konuşmam gerek.'' dedim burnumu çekerek ve hızla üzerimdeki pijamayı çıkarıp yanda duran beyaz elbisemi üzerime geçirdim. Elimin tersiyle gözyaşlarımı sildiğimde komodinin üzerinden saç tokasını alıp saçımı sıkıca atkuyruğu topladıktan sonra odadan dışarı çıktım. Yasemin arkamdan seslense de onu dinlemeden kapıyı açarak evden dışarı çıktım.
Hızla merdivenleri inerken yaşamakta olduğum suçluluk duygusu tüm hücrelerime yayılmaya başlamıştı. Çınar haklıydı bu hikâyedeki asıl kötü karakter bendim.
Binadan çıktığım zaman dışarıda kimse yoktu ve Uhud'u ne kadar arasam da onu bulamamıştım. Gözlerimi kapatarak kafamı iki yana salladım.
O iyi olacaktı bunun olmasına izin vermeyecektim.
Tekrar eve geri döndüğümde herkes endişeyle bana bakıyorlardı.
''Asel neyin var?'' diye sordu Barış yanıma gelerek.
''Yok bir şeyim...'' dedim ve beni soru yağmuruna tutmadan önce kendimi banyoya atarak suyu açarak elimi yüzümü yıkadım. Aynadaki aksime baktığım zaman berbat bir haldeydim. Gözlerim ağlamaktan şişmiş ve kızarmışlardı. Ten rengimse bembeyaz olmuştu.
Yandaki havluyu alıp yüzümü kuruladığım zaman banyodan çıktığımda Barış banyonun kapısına sırtını yaslamış beni bekliyordu.
''Şimdi biraz daha iyi misin?'' diye sorduğunda kafamı evet anlamında aşağı yukarı salladım.
''Hadi salona geçelim.'' dediğinde elimden tutarak beni salona doğru çekiştirdi. Salonda kanepeye oturduğumuz zaman benden bir açıklama beklediklerini biliyordum fakat onlara kitabın sonundan bahsedemezdim. Bana tekrar nefretle bakmalarına dayanamazdım...
''Dün Eren'le dışardayken Çınar ve Hazan'ı gördük.'' dedim derin bir nefes alıp konuşmaya başlayarak.
''Hikayenin kötü karakterleri mi?'' diye sordu İlayda şaşkınlıkla bana bakarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kağıttan Hikayeler
FantasyKendini yazı yazmaya adayan ve yazdıklarını herkesten saklayan genç bir kız. Yazmak onun için bu dünyada bir kaçış yolu. Tek sorunu mutlu sonlardan nefret ediyor olması. Gerçek dünyada mutlu sonlara inanmadığı için yazdığı hikayeleride mutsuz so...