Bölüm 1

940 83 56
                                    


Bir insan fazla sevmemeliydi bence. Her şeyden herkesten çok sevmemeliydi. Aşırı gitmemeliydi, çünkü sonu hüsrana uğruyordu. Sonra sonuç olarak onun canı yanıyordu.

Bu hayatta herkes bir bedel ödüyordu. Kimi sevdiği insan üzerine, kimi sevmediği insan üzerine bedelini ödüyordu. Ben ise her ikisi içinde kendimi yiyip bitirmiş, bedelimi ödemiş ve sonuç olarak kendimi harcamıştım.

Seni seven insanları sevmelisin, seni sevmeyen insanlara boşuna sevgini yerleştirmemelisin. Hayatını onu sevmekle, onun sesini duymakla, onu görmekle, onu düşünmekle, onunla ilgili hayaller kurmakla harcamamalısın.

Çünkü sonu bu kadar aşırı gidince kötü bitiyor... Seven insan aşırı gider, tabii ki sever, tabi ki hayal kurar diyorsanız bunu bende biliyorum. İnsan hislerine hakim olamıyor...

Bazı sevgilerde insanı çok değiştirir. Kiminde kötü değişim göstersede kimi insanda da güzel değişimler gösterir.

İnsan seviyor, aşık oluyor da, özlüyor da, bir umut bekliyor da...

Ama insan dereceli sevmeli. Her şeyden herkesten çok sevmemeli onu.

O kişi senin sevgini hiç haketmiyorsa hiç sevmemeli. Ama her ne olursa olsun insan seviyor işte, dediğinizi duyar gibiyim.

Yinede o hak etmese de seviyor...

***

Sessiz, sakin yürüdükten sonra eve gelmiştim. Çok fazla yürümemiştim ama biraz yürüdüğümde hemen böbreğime ağrı girerdi, şimdi de olduğu gibi.

Kapıya vurduğumda bizimkilerin sesleri yükselmeye başlamıştı.

Annem kapıyı açarak, "Hoşgeldin kızım," diyerek kenara çekilip içeri girmemi bekledi.

"Hoşbuldum," diyerek direkt banyoya geçip odama ilerledim.

Bugün arkadaşlarımla buluşacaktım. Birlikte ufak bir pijama partisi yapmaya karar vermiştik. Onlarla buluşmak bana iyi gelirdi her zaman.

Odama geçip sabahtan hazırladığım çantama göz ucuyla baktım ve eksik bir şey var mı diyerek kontrol ettim.

Duvarda ki ahşap saate baktığımda gitme saatimin geldiğini görünce kalkıp üzerime bir hırka giyip çantamı da alıp odamdan çıktım.

"Ben çıkıyorum anne."

Annem elini mutfak havlusuna silerek yanıma geldi ve kendime çok dikkat etmemi, gittiğimde mutlaka aramamı tembihledikten sonra beni yolcu etti.

Yol uzun değildi bu yüzden yürüyerek gidiyordum. Yürüdüğüm zaman düşüncelerimi özgür bırakıyordum. Bu yüzden yol olduğundan daha kısa geliyordu.

Binaya girdiğimde zili çaldım ve kızlarda bekletmeden açtılar.

Kapıyı büyük bir tebessüm ile Sema açmıştı. Bende ona onun gibi gülümsedim. Onu gerçekten seviyordum, onun da beni sevdiğini hissediyordum.

Sema'ya sarıldıktan sonra salona geçtim. Esma ve Sibel'de aynı neşe ile karşılamışlardı.

İnsanın bulunduğu ortam neşe dolu olunca o enerji ve mutluluk her tarafı sarıyordu, şimdi olduğu gibi. Biraz shbet ettikten sonra birlikte mutfağa girdik.

"Önce yemeğimizi yiyelim sonra yapacağımız şeylere karar veririz," diyerek hep bir elden yemek hazırlamaya başladık.

Yer sofrası kurduk, genellikle yer sofrası kurardık. Bizim için daha rahat olurdu. Sofrayı hazırladıktan sonra yemeye başladık. Konuşarak ve gülerek yemeğimizi sürdürdük.

Benimki Çok FARKLI (tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin