"Kızım sende iyi tripçi oldun ya"
"Şimdi ben mi haksız oldum sen git daha 1 gün bile olmayan arkadaşlarından birşeyler iste" Baranla Hazal halen kavga ediyorlardı. Ben ise tanınmamak için menüyle yüzümü kapatıyordum. Bir yandanda burdan nasıl kurtulmayı düşünüyordum. Öyküye baktığımda halen menüden bişeyler seçmeye çalışıyordu.
"Beste ya!" Bianda bağırınca yerimden sıçramıştım. Yuh Öykü biraz daha bağırsaydın. Öyküye ölümcül bakışlarımı attığımda 'ne yaptım' der gibi bakmıştı.
"Biraz daha bağırsaydın"
"Kusura bakma ama ne seçeceğimi bilmiyorum" bu sefer sesini inceltmişti. "Hem sen niye menüyü öyle tutuyorsun?" Onlara baktığımda Hazal halen Barana trip atıyordu. Tam çaprazımıza oturmuşlardı. Öyküye mimiklerimle oraya bakmasını söylüyordum ama başarısız anlamıyordu. İçimden kendime söverken bir yandan burdan kurtulmayı istiyordum. Rüzgara baktığımda Selin bişey anlatıyor oda dinliyordu yada dinlemiyordu. Rüzgarın bakışlarını hiç çözemiyordum. Çok soğuk ve düşünceli gibi duruyordu soğuk olduğu kesindi düşünceli kısmı bana öyle geliyordu.
"Pardon!" Öykü biranda garson duysun diye bağırdığında şok olmuştum. Baran bizim masaya bakınca ayağa kalkmıştı. Bu bizim masaya mı geliyordu? Of!
"Aaa bu bizim sınıftaki yeni gelen kız degil mi?" Bravo Öykü. Öyküyü sonra ayakta alkışlayacaktım. Bizim masaya doğru gelen Baranı izliyordum. "Merhaba yeni gelen kız" Öykü Barana bakınca gülümsemişti.
"Merhaba bu arada Öykü" beni fark etmemişti kaçsamıydım? Biri beni burdan kurtarsın.
"Adını biliyorum zaten canım" Öykünün yanına oturmuştu. Canım mı? Canım? Samimiyet?
"Eminin biliyorsundur" yapmacık gülümseme yapmıştı hiçte inandırıcı değildi demek istiyordu. Baran hiç bozuntuya vermemeye çalışıyordu.
"Beste o menüyü ne zaman yüzünden çekeceksin?" Öykü beni şoklara uğratmaya devam ediyordu.
"Ooo Beste" yalandan gülümseyip menüyü indirdim. Selinle Hazala baktığımda bizim buraya kötü kötü bakıyordu. Oraya bakma!
"Bizde tam kalkıyorduk dimi Öykü"
"Öyle mi?" Sabır. "Aaa evet kalkıyorduk" sonunda.
"Nereye gidiyorsunuz ya bizim tayfa orda gelin biraz beraber oturalım"
"Olur"
"Olmaz!" Bian çok bağırmıştım. "Yani bizi evden beklerler o yüzden"
"O zaman ben sizi eve bırakım" Baran 18 yaşında degildi ama araba kullanıyordu. Rüzgarda kullanıyordu. Hazalla arabadan inerken görmüştüm.
"Gerek yok zaten araba var" evet vardı kapının önünde duruyordu. Bu olay zaten canımı sıkıyordu tek başımada eve gidebilirdim.
"Tamam o zaman okulda görüşürüz" Öyküyle aynı anda 'görüşürüz' diyip aceleyle kafeden çıktık. Arabaya biner binmez Öykü bana bakmaya başladı.
"Sonra anlatırım" diyip konuyu kapattım.
***
Kafede hiç bişey yemediğimden çok acıkmıştım. Eve gelir gelmez bişeyler yemiştim. Kendimi yemekte o kadar kaptırmıştım ki hareket edecek halim kalmamıştı. Telefonu elime alıp bakmaya başladım. Telefonla yapacak hiç bişey yoktu çok sıkıcıydı.
"Bu telefonla ne yapıyorlar ya 1-2 saat başını kaldırmayan var çok sıkıcı" Öykü gülmeye başlamıştı. Neye gülüyorduki komik bişey mi söylemiştim.
![](https://img.wattpad.com/cover/116063865-288-k523657.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALNIZLIK
JugendliteraturBeste, 5yaşında ailesi tarafından yetimhanede bırakılan bir kız reşit olup kaldığı yerden kurtulmak istiyordur. Sizce reşit olmayı bekleyip bu hayattan kurtulacak mı? Yoksa bir mucize olup mu kurtulacak? 14.07.2017? BÖLÜMLER HENÜZ DÜZENLENMEYE BAŞL...