Baby story - (Çeviri)

18.bölüm

~~BÜTÜN 

||Kyungsoo ||

21 hafta 

‘’Gittikçe büyüyorum.’’ Kendimi kontrol ediyor bir yandan da suratımı asıyordum. Tşörtlerim ve pantolonlarım artık bana olmuyordu. Jongin’in bol tşörtlerini ve eşofmanlarını giymeye başlamıştım. Bol tşörtleri rahat bir şekilde oluyordu. Şuan karnımı orta boy bir topa benzetiyorum. Benimle aynı fikirde olmayan Jongin ; karnımı tenis topuna benzetiyordu. 

Ne yalancı ama ! Fakat yine de bu iyi hissettiriyordu. 

Henüz gerginleşmeye başlamamıştım. ( Hamilelik yırtılmaları gibi düşünün. ) Tanrı’ya şükür.

Bu duruma alışma dönemindeyim. Hala bu karna sahip olmaya alışamamıştım , şükürler olsun ki kapı ve dolapları hala kullanabiliyorum. Fakat sadece büyük olanları. Önceden küçük alanlara girmekte sorun yaşamazken şimdilerde bu sorunla karşı karşıya kaldım. ( Amk ne abartıyor bunlar da birşeyi sadfsga ) . Ayrıca sürekli büyüyen karnım ve hamilelik etkisi kafamın karışmasına ve sürekli birşeyleri unutmama neden oluyor. Yanlış düşünmeme neden oluyor yani düzgün düşünemiyorum.

Bir akşam yemek hazırlamaya başladım. Tavuk filetosu pişirmeye karar verdim. Baharatlarınıda ekleyip fırına sürdüm. (Anne hamarat Soo ) . Ardından yemek tamamen aklımdan çıkmıştı. 2 saat sonra aklıma geldiğinde yemeğin fırında olmadığını gördüm. ( Yerinde yeller esiyordu. ) O gece sipariş etmek zorunda kaldık. 

Ne almak istediğimi unutmuş şekilde , 10 dakikadır buzdolabının önünde dikiliyordum. Yine unutmuştum. 

Bu hamilelik beynime ciddi hasarlar veriyordu. 

Böyle olaylar yaşadıktan sonra hamilelikten dolayı olduğuna kaanat getirdim. Dinleme zamanı gelmişti. 

Sabahleyin erkenden kalkmıştım. Bütün çamaşırları makineye atıp . Jongin ve Sehun gece geç saate kadar sevdikleri diziyi izledikleri için Jongin hala uyuyordu. Mutfağa ilerledim , sifonu tıkayan hamurlaşmış kağıtları pislikleri temizledim. İğrenç şeyler ! Bütün çöpleri binanın önündeki atıkları değerlendime kovasına attım. 90 dakika sonra herşeyi yapıp bitirmiştim. 

Çamaşırları çıkarmıştım. (Arkadaşlar burda yazar ayrı ayr kullanmış ne demek istediğini tam anlamadım kendim biraz düzenledim umarım sorun olmaz. ) Neyse , fazla söze gerek yok ; makine kapağı kırılmıştı çamaşırlar mahvoldu diye ağlamaya başladım. Zavallı Jongin ağlama seslerimi duyunca yataktan fırlayarak yanıma geldi, dağılmıştım. Şaşkın şaşkın gözlerime bakıyordu. Daha fazla eşofmanlara ihtiyacım var. Merhametli şirketimiz bir hafta sonra yenisini göndermişlerdi.

Bu hamilelik neler yapıyor bana ? 

İç çektim.

|||Jongin |||

‘’Ding dong ‘’

Kim olabilir ? 

Hepimiz masanın etrafında toplanmış akşam yemeğimizi yiyorduk ama birden kapı çaldı. Altımızda burda. Bizden biri olmadığı belli. Garip ! Bu geç saatte nadiren misafir gelirdi. Arada menejer hyung uğrardı. 

Chanyeol kapıya koşarken , bütün ciddiyetimizle ardından onu takip ettik. Bu saatte gelenin kim olduğunu merak ediyorduk ? 

Merakla beklerken , nefeslerimizi tutmuştuk.

Bu sessizliğin ardından bağırık haykırışlar takip etti. 

Büyük beş kucaklaşma yaşandı. 

‘’Sürpriz ‘’

Geldiklerinden beri kapının önünde sersem gibi kahkahalar atıyorduk. 

EXO M GERİ DÖNDÜ. 

Suho ve Yixing büyük bir özlemle sarılırken , Sehun’da onu bekleyen kollara kendini atıp , küçük bir kız çocuğu gibi ağlamaya başladı. Baekhyun ve Chanyeol’de Xiumin ve Chen’in etrafını sararken , Kris ve Tao’da havalı bir şekilde üyelerin valizlerini içeriye taşımaya çalışıyorlardı. 

İlk heyecanı hepimiz biraraya geldiğimiz için yaşarken , ikinci bağırış ve heyecan Kyungie’nin karnını gördükten sonra yaşanmaya başladı. 

‘’Kyungieeee!!! Göz alıcı ve muhteşem görünüyorsun!!’’

‘’ Hadi bize karnını göster.!’’ 

‘’ Bebeklerin hareketlerini hissedebiliyor musun ? ‘’ 

‘’ Hadi Kyungie’yi yatağına uzandırıp , karnına bakalım. ‘’

Korkutucu, on kişi Kyungiee’yi tutmuş neşeyle kaldırmaya çalışıyorlardı. 

Argh. Siz ne düşünüyorsunuz ? 

‘’Hey! Dikkatli olun. YAAAA!!! İndirin onu hemen. ‘’

|||Kyungsoo |||

Hepimizin yeniden biraraya gelmesi muhteşem hissettiriyor. Exo K Exo m olarak ayrı gruplar da olsak biz hepimiz bir araya gelince tamamlanmış gibi hissediyorum.(Burada çok duygulandım. Kris onlar senle bir lütfen dön. ) Hamileliğimi öğrendiklerinde destek olup, cesaretlendirici kelimeler kullanmışlardı. İkiz olduklarınıda öğrenmişlerdi. O gece hepimiz ayaktaytık, bütün gece sohbet edip şakalaştık. Ve doğum öncesi bebeklere hediyeleri verdiler.

Hiçbir şey beklemiyorduk onlardan. Jongin ve ben onların gelmesinden başka bir şey beklemiyorduk. 

Bizim için kimler ne hediye almış biliyor musunuz ? 

Xiumin ve Chen bebek bezi çantası ve bebek bezleri almışlar. 

Kris ve Tao bebekler için marka bir salıncak almışlar. 

Suho ve Yixing hediyede iş birliği yapmışlardı ve bebeklerin uyurken dinleyebileceği ( rock’lu bir şey miş.) bir müzik kutusu ve doğduktan sonra kullanılacak bebek losyonları almışlar. 

Luhan ve Sehun bir valiz pelüş oyuncak ve elbise satın almışlar.

Hediyeleri önüme koyduklarında ağlamaktan başka bir şey yapamadım. 

Lanet hormonlar.! 

|||Jongin |||

Gece , yatak odası 

Hediyelerden sonra , sürünerek odaya çıkmıştık. Çok yorgunduk ve Kyungie kollarımın arasında uzanıyordu. Yüzünü bana çevirmişti . Aramızda küçük karnı vardı. Kollarını omzuma sarıp kendisine doğru çekti ve dudaklarıma öpücük kondurdu.

‘’İyi geceler. Seni seviyorum. ‘’ 

‘’Seni seviyorum.’’

Kyungie’den işittiğim sözler üzerine kalbim yerinde çıkarcasına atmaya başladı. Bunları söylemesi ilk kez değil ama ; her nasılsa ilk gün ki gibi heyecanlanıyorum. Sadece bu cümlelerle havalara uçabilirim. 

Bütün hayatım boyunca ‘Seni seviyorum ‘ kelimesini duyabilirim. Aile ile kan bağı olduğundan bu cümle sıradan gelebilir. Okulda , popüler olduğun zaman çok kez aşk sözcükleri duyabiliriz. İdolken ‘Seni seviyorum’ sözleri günlük bir rutine dönüşebilir. Stajerken bile fanlarımız vardı ve bu kelimeleri onlardan sıkça duyuyorduk. Fakat Kyungie ‘nin sevgisinin koşulsuz şartsız olduğunu farkettim. O bambaşka seviyor. 

Her ne yaparsam yapayım sevmeye devam ediyor. 2O yaşında olsam da 30 yaşında olsam da kırışıklıklarım artıp yaşlı bir adam olsam bile beni sevmeye devam edecektir. Nasıl görünürsem görüneyim , ne yaparsam yapayım sevmeye devam ediyor. 

Birisi size ‘Seni seviyorum ‘ dediğinde sol tarafınız bu kadar kuvvetli atıyor mu ? Kyungie’nin her söyleyişinde sol tarafım yerinden çıkacakmış gibi hızlı atıyor. Onun sadece bana ‘Seni seviyorum ‘ demesi diğer insanlardan daha özel olduğumu hissettiriyor. Bu ayrıcalığı seviyorum. 

~~Her kim ne kadar seni seviyorum da dese , Kyungie'nin seni seviyorum demesi özel, değerli hissettiriyor. Kollarimda uyuyakaldığında Tanrı’ya çok şükür ettim. Onun sevgisini hakedecek naptim, bilmiyorum. Ama onun için en doğru insan olmaya ve en iyisi olmaya çalışacağım.~~