"Umarım evleneceğimiz gün yanlışlıkla sakalını değil de, kaşlarını keserler, Yavuz. "
"Umarım evleneceğimiz gün gelinliğin kirlenir de, kot pantalon giymek zorunda kalırsın, Bahar"
Romantik Komedi✏
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yavuz," diye Bahar sabahın dördünde genç adamı dürterek uyandırmaya çalıştı.
Yavuz hâlâ mışıl-mışıl uyurken Bahar içini dolduran anlamsız duygu ile yatakta kıpırdadı. Bir türlü geçmeyen bu duygu içini yiyip bitirirken sonunda kocasını kaldırma kararı aldı.
Hemen adamın kulağının dibine yakalaşıp kuvvetle,
"Yavuzzzzzzz!" diye bağırdığında, genç adam irkilerek yataktan düştü.
"Ah, belim!"
"Yaaaaaaa, çok üzgünüm, kocacım. Sen uyanmayınca, ben dayanamayıp bağırdım." dedi Bahar.
Yavuz yavaşça yerden kalkıp belini ova-ova yatağa girdi ve Bahar'a doğru çevrilerek bağdaş kurdu.
"Bahar, sabah saatin dördü. Acaba ne oldu da uyandırdın beni?"
"Pislik yapma. Ben hamileyim, tabii ki istediğim saatte seni uyandırırım. Sonuçta burda senin çocuklarını taşıyorum" diye Bahar kollarını göğsünde çaprazladığında Yavuz dayanamayıp kıza sarıldı.
"Üzgünüm, haklısın, hayatım." dedi gözlerini kapatarak. Aşırı uykusu vardı.
"Yavuz, uyumadın değil mi?"
Genç adam çenesini karısının omzundan ayırıp yüzüne baktı ve başını iki yana salladı.
"Hayır."
"Tamam, hadi öpüşelim ozaman!" diye Bahar dudaklarını uzattığında, Yavuz geri çekilip,
"Sabahın dördünde bunun için mi uyandırdın beni?" dedi şaşkınca.
"Şuna bak ya! Hamile olmayıp başka bir şey için uyandırsam, hemen uykun kaçardı. Ne o? Çekemiyon mu beni?" dedi Bahar çemkirerek.
"Pekâlâ, sakin olacağım. Gel bakalım," diye genç adam kızın yüzünü kavradı ve dudaklarını dudaklarına bastırdı.
Yavaşça birbirinden ayrıldıklarında Bahar kıkırdayıp,
