Yerliler.

48 2 1
                                    

Karşımda görünce çok korkmuştum, kafamda silah doğrultulmuş bir şekilde uyanmıştım. Kim korkmazdı ki? Sözlerini dinledik, peşlerine düştük. Esir alınmıştık sanki. Fatih çok korkuyordu, hele kızlar? Diyecek söz bulamıyorum. Ne desem boş. Kızlar korkmaktan da öte birşey yaşıyorlardı, anlamadım. Yerlilerin mekanına vardık. Tüm herşeyimizi elimizden aldılar. Kaçmak zorundaydık ama nasıl. Yerliler bizi kontrol ettikten sonra yaşamamızı sağladılar. Kontrol dediğim de, hiçbirimiz ısırıldık mı diye. İçimizde ısırılan biri vardı ama farketmediler. O dönüşmeden kamptan ayrılmalıydık. İçimizdeki ısırılan kişi ise, Sude idi. Yanımızdaki kızlar çok iyi geçiniyorlardı zaten. Fatih ve ben o kızlarla pek iletişim içinde olmasak da seviyorduk diyebilirim. Bizim için başından beri yanımızda olan birini bırakmak zor olacaktı. Bir kişiyi çoktan kaybetmiştik, bir diğerine katlanamazdım. Ama buna da çare yoktu.

ZombWhere stories live. Discover now