~ Bölüm 11 ~

22 2 1
                                    

"Öp beni." dediğimde Mete kaşlarını kaldırdı.

"Emin misin?" dedi. Onun bunu sormasında cidden şaşırmıştım, alayla gülümsedim.

"Üç kızla aynı anda öpüşen çocuk ne dedi?" diyerek onu alaya aldım. Gözlerini devirdikten sonra gülümsedi.

"Seni öptüğüm anda pişman olmaya başlayacaksın." diyerek gözlerime baktı.

"Biliyorum." diyerek acıyla gülümsedim.

Daha güçsüz çıkamayacağını tahmin ettiğim acınası ses tonumla,

"Yap şunu, lütfen." dedim. Mete'ye beni öpmesi için yalvardığımın farkındayım ama dediğim gibi şu durumda mantıklı düşünemiyorum.

"Seni çok tanımıyorum Arya. Ama böyle bir kız olmadığının farkındayım. Daha sonra benden nefret etmeni istemiyorum." dedi.

"Neden? Daha sonra anlaşmamızın karşılığını yerine getirmem diye mi? Bunun anlaşmaya dahil olmadığını biliyorum." diyerek gülümsedim.

"Pişman olduğunda bu konuşmayı hatırla. Ben değil sen istedin." diyerek dudaklarını yukarı kıvırdı.

"Tamam." dediğimde boynumdan tutup beni kendine çekti. Dudakları benimkileri bulduğunda gözlerimi kapattım. Kollarımı ensesinde birleştirip onu öpmeye başladığımda beynim yerine gelmeye başladı. Sanki beni içinde olduğum şoktan çıkarmak için gerekli olan tokat bu gibiydi. İki gün içinde öpüşmemem gereken iki kişiyle öpüşmüştüm ki bunlardan birini karşımdaki çocuğa yalvararak yapmıştım. Kendimden utanıyorum ve nefret ediyorum.

Mete bir saniye kadar benden ayrılıp nefes aldığında elini belimde gezdirerek beni öpmeye devam etti. Dur demek istemiyordum. Evet, gerçekten ustaca öpüşüyordu, dudakları çok yumuşaktı ve bana nazik davranıyordu ama konumuz kesinlikle bu değil ! Eğer şimdi ondan ayrılırsam Bora'yla yüz yüze geleceğim. O bana utanmadan bakmaya devam edecek. Ben de Mete'yle öpüşmekten hoşlandığım için kendimden nefret edeceğim ve kızaracağım. Bütün bu düşüncelerle Mete'yi daha da sert öptüğümde kendini geri çekti ve yüzümü geniş omzuna gömmeme izin verdi. Ona sarılarak ağlamaya başladığımda müziğin sesi hıçkırıklarımı kamufle ediyordu.

"Sakin ol, geçti." diyerek saçımı okşadı.

"Teşekkür e-ederim ve özür dilerim." dediğimde kafasını salladığını hissettim.

Mete neden bana iyi davranıyordu? O da mı beni kullanmak istiyordu? Onu öptüğüm için benimle dalga geçer miydi? Ahh ve bir de ona yalvardığım için.. Beni kullanacağı fikrine zıt olarak diğer yanım beni kullanmak isteseydi onu öptüğümde çeker giderdi diyordu ama şimdi onun omzunda ağlıyorum? Kafam allak bullak olmuştu. İlk geldiğimizde bana bir sürtük gibi davranan, acımasızca Arda'yla gitmeme izin veren, Bora'daki izden bir tane istediğini açıkça söyleyen çocuğa güvenmem ne kadar doğru olabilir? Ama ben Bora'ya da güvenmiştim. Gözümün içine baka baka başka bir kıza dokunan çocuğa..

Gözyaşlarımı silerek kendimi Mete'den uzaklaştırdım. Kime güveneceğime dair hiçbir fikrim yoktu. Önüme döndüğümde Bora kafasını geriye atıp sigara dumanını bırakırken sarışın kız hala kucağındaydı. Gözlerini bana çevirdiğinde göz göze geldik.  Bana duygusuz bakıyordu. Hissiz ve soğuk. Çok soğuk..

Buna dayanamayarak yürümeye başladım. Neden gitmiyordu? Sinirlenip gitmeliydi. Ya da.. İlk kez benim için kavga çıkarmasını isterdim. Mete'ye bağırıp yumruk atmasını.. Beni suçlamasını.. Nereye gittiğimi bilmeden yürümeye devam ettim.

Mete beni çevirerek tuvaletlere yönlendirdi. "Elini yüzünü yıkamalısın." dediğinde benimle beraber kızlar tuvaletine girdi.

"Burda olman yanlış." dediğimde duvara yaslandı.

HUDUTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin