3

377 31 0
                                    

Okul dışında sürekli vampir avlamaya gittik. Hepsinde başarılı olmuş ve git gide birbirimize daha çok ısınmıştık. Yine klüp odasında sohbet ederken Jin hyungun neden gelmediğini tartışıyorduk. Sonunda Jin hyung gelmiş ve hepimizi sıçratacak şekilde bağırmıştı.

" Yeni bir hedefimiz var " dedi ve hepimiz yerimizden sıçramıştık. Sonra masaya oturdu ve hedefimizin ismini söyledi. " Min Yoongi " o ismi söyler söylemez ben hala hyunga bakıyor ve sesimi çıkartmıyordum. Sonra hemen kendimi toparlıyıp " hyung onu avlamaya çalışırken kendimizi öldürtmeyelim " dedim dalga geçercesine. Hyung bana baktı ve " biliyorum, biliyorum ama... " diyip düşünmeye başladı. Acaba gerçekten ölür müyüz diye. Böyle söylüyorum çünkü aklını okuyorum. Hadi ama yanında bir vampir var ama o anlamıyor. Salak işte, neyse düşündü ve " aman ölürsek ölürüz ama çok iyi gidiyoruz ve büyük hedeflere gitmeliyiz " dedi.

Bende tamam diyip geçiştirdim. Onu açıkladı işte böyle zayıf noktası var şöyle yakalayabiliriz. O zaman ben hiç dinlemedim çünkü bunların hepsini biliyordum.

Konuşmamız bitmişti ve yarın akşam evini araştıracaklarını söylediler. Ben ise yarın onlarla gelemeyeceğimi söylemiş ve bu işin dışında kalmıştım.

******************

O gün geldiğinde okuldan çıktım. Hastaneye gittim bir kaç erzak aldım yani kan.
Sonra ise efendimin bana verdiği görevi yapmak için dışarıya çıktım. Bu GAP sisteminin başındakini araştıracaktım. Vampir gücümle gizlice kütüphaneye girip kitapları kurcalamaya başladım. Kim Haejoon, kanserden ölmek üzereyken vampir olmuş. Neden bu sistemi kurmuş hiçkimse bilmiyor. Nedense kitaplarda da bir şey yoktu. Sonunda bir kitap alıp eve yönelmiştim. Eve geldiğimde o tanıdık koku geldi burnuma. Bu... bu Jin hyungun kokusuydu. Nerde olsam onu tanırdım. İçeriye yöneldim ve kesinlikle beni görüceklerdi.

İçeriye girdim ve gördüğüm manzara hoş değildi. Tam onlara burda olduğumu söylicektim ki onlar beni fark ettiler.

" Ahh, Park Jimin gelmiş. Bizde tam konuşuyorduk " dedi. Bende alayca gülümseyip " öyle mi? Tam zamanında gelmişim o zaman. Bende katılabilir miyim? Yoongi " dedim. Oda kafa sallamıştı.

Evet ben Min Yoongi'nin klanındaydım. Ve şuan fazlasıyla korkuyordum. Ona yaklaşmaya başladığımda sağ tarafımda Hoseok hyungu Taehyung, Jin hyungu ise Namjoon hyung tutuyordu. Yoongi'nin kollarında ise en iyi arkadaşım Jungkook vardı. Ona bir adım mesafe kalacak şekilde yaklaştım. Bana sırıtıyordu.

" Seninle anlaşmıştık, onlara zarar vermicektin " dedim. Kaşlarımı çattım ve kızgındım. Bunu bana bilerek kızdırmak için yaptığı çok belliydi. Oda yarım ağız gülümsemiş ve " biliyorum, sadece eğleniyorduk " diyip dişlerini Jungkook'a yaklaştırdı. Ben hem kızıp hemen bağırmıştım orda " Min Yoongi!? " diye.

Herkes bana bakıyordu. Yoongi duraksamış ve başını kaldırmıştı. Oda çatık kaşlarla bakmaya başladı ama benim sinirime karşı değildi. Ben hemen Jungkook'un kolundan tutup arkama çektim. Kolunuda tedbir olsun diye hiç bırakmadım. Jungkook'a son kez bakdığımda hem şaşkın hem de korkmuştu. Gözünden bir kaç damla akıyordu bile. Ordan Taehyung ve Namjoon'un " Vaovv! " diye ses çıkardığını duymuştum ama hiç umursamadım. Yoongi tekrar ağzını araladı.

" Bu kadar tepki vermene gerek yoktu. Sadece biraz korkutçak sonra serbest bırakıcaktım. Hem bunları neden önemsiyorsun ki. Onlar bir vampir avcısı sen ise bir vampirsin " dedi vurgu yaparak. Niye burda söylüyorsun ki. Hemen " bu seni ilgilendirmez " dedim kısaca. Yoongi sinirle kafa sallayıp " serbest bırakın " demişti. Ben ise rahat nefes almıştım. Namjoon ordan " tüh! Bende bu tatlı çocukla oynamak istiyordum " dedi Jin hyungu göstererek. Taehyung da ona hak vermişti " bende " diyip Hoseok'un yanağından makas aldı.

Her ikisinide çözdükten sonra Jungkook'un kolunu bıraktım. Oda bırakır bırakmaz Jin hyungun yanına gitti. Sonra üçü birlikte dışarıya çıkıp evi terk ettiler. Burda ise ben kızgın bir boğa ile karşı karşıyaydım. Benim kolumdan tutmuş ve odasına getirmişti. Orda sürekli kavga ettikten sonra ben ağlamış oda beni teselli etmişti. Sonra barışıp yatakta bulmuştuk kendimizi. Sulu bir sevişmenin ardından birbirimize sarılıp uyumuştuk. Bu her zaman yaptığımız bir şeydi, yani kavgamız. Ama bu aralar nedense çok olmaya başlamıştı. Ben çok endişeleniyordum biz hakkında.

Ben onu çok seviyordum, oda beni ama yinede endişeleniyordum işte. Hem arkadaşlarımın arasını, hem de Yoongi ile aramızdaki aşkı. Ben ne yapıcam?

Zıt kutuplar✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin