Bircok kizin benim icin heyecanlanmasi cok sik rastladigim ,hatta acik konusmak gerekirse alisik oldugum seylerdendi. Fakat suan icinde bulundugum durum bunu desteklemiyordu. Gercekten farkliydi. Garip hissettirecek kadar farkli.
Gozlerimi kapadim. Saclari burnumu gidikliyor, ellerinin sicakligi tenimi yakiyordu. Avucumda ucmasin diye tuttugum bir kustu sanki.
Yine ne sacmaliyorsun, ah tanrim!
Bu uyariyi dikkate alarak ani bir hareketle gozlerimi acip, burnumu yukari cektim. Guzel beynime oksijen gittikten hemen sonra onu kendime dogru cevirip sert bir sekilde kapiya yasladim. Inlemisti fakat hic bir sey soylemedi. Yuzume bakmasi icin kafami asagi indirip ona daha da yaklastim.
" Sadece ufak bir yardim. Karsiligini da alacaksin ustelik. " Suratinin girdigi hale bakilirsa 'haddini asiyorsun' ya da ' sen ne diyorsun be' gibi bir sey diyecekti. Kabul eder miydi? Kesinlikle hayir. Dudaklari bir sey soylemesede gozleri asla diyordu.
" Benden uzak dur pis-lik. " dedi hic beklemedigim bir anda. Elimin altinda cirpinmaya, hic bir ise yaramayan hareketler yapmaya basladi. Durumunda degisiklik olmadigini ve benim ona bakan kucumseyici halimi gordukten sonra gozlerini kisarak savas acan bakislar gonderdi uzerime. " Ne istiyorsun! " simdide sinirli gorunmeye calisiyordu.
"Bir dusunelim, senin odanda acaba ne istiyor olabilirim? " dedim ellerini biraz daha sikarak. Tanrim! tabiki ciddi degildim. Sadece icimdeki aptal sanki cok vaktim varmis gibi biraz eglenmek istiyordu.
Aptal !
" Cek su igrenc ellerini. Canimi yakiyorsun! " onu korkutmustum. Tekrar hareket etmeye ve ekstradan bagirmaya basladi.
" Hey! tamam sakaydi.Sadece saka. Gercekten seni istedigimi dusunmus olamazsin. Bak lanet olasi katinizdan geciyordum ve dud- " dememe kalmadan koridorda tekrar duduk sesi duyuldu tabi gittikce yaklasan ayak sesleride .
" Odamdan gitmelisin hemen, gorevli geliyor basimi belaya sokacaksin! " en az benim kadar telasliydi. Peki ne yapacaktik simdi?
" Hayir lutfen saklanabilirim. Eger simdi cikarsam yakalanirim ve ceza alirim. " Fazla yumusak oldugumu dusunerek hemen ekledim. " Yardim etmezsen sen de ceza alirsin cunku burdan cikmam ve benimle birlikte old-"
" Tamam bu kadari yeter! s-sen tek kelimeyle igrencsin." Tam konusmaya devam edecekken ayak sesleri gittikce yaklasti ve kapida durdu.
" Bir kac saat sonra cikislar kapatilacak, lutfen ihtiyaclarinizi tamamlayin bayan Garner. " Bu sefer ne diyecegini bilmez bir tavirla sadece suratima bakiyordu. Ellerini serbest biraktim ve kaslarimi havaya kaldirip ona konusmasi gerektigini hatirlattim.
" Ta-tamam biliyorum. Bi-bir seye ihtiyacim yok ,boyle iyiyim cikmayacagim." Salak olsa anlardi bir seyler dondugunu. Cok cok yanlis bir karar vermistim Eva'yi konusturarak. Hic cevap vermeseydi cekip gitmez miydi ? Gidebilirdi.
Oysa biz ne yaptik?
Kocaman bir TELAS!
Pismanlik tum bedenimi sararken, gozlerim Eva ile kapi arasinda gidip geliyordu.
" Sesiniz guzel gelmiyor bayan Garner iyi oldugunuza emin misiniz? " demesiyle kapinin koluna asilmasi bir oldu. Acamadi tabiki cunku kilitliydi ve tek bildigim nobetci geldiginde kapinin kilitli olmamasi gerektigiydi.
" Lutfen kapinizi acarmisiniz? " Eva ne yapacagini bilemez halde elini kolunu sallamaya saga sola gitmeye basladi. Daha sonra adimlarini yavaslatip aklina bir fikir gelmis gibi durdu. Baktigi yone dogru dondum , ve ayni anda dolapla karsilastim. Dolap mi?
Arkami donup Eva ya kisa bir bakis attim , o ise beni öne dogru ittirmeye baslamisti . Soylenecek halim olmadigini dusunerek kiyafetleri saga sola cekistirip kendime yer actim ve iceri daldim. Beni sessizce dolaba hapsettikten hemen sonra kapiya dogru yoneldi.