"Ders saatleri icerisinde kapilar acilmazda ne demek! "
Ustunde kiyafetlerle buz gibi nehre atlamis, ciktiktan sonra da usumemek icin tepinen bir manyaktan farkim yoktu. Lanet olasi firtinanin tam ortasindaydik.
" Kurallari ben koymadim. Bana bagirip durma."
"Evet! Tabi ya. Bayan Curtis ve salak kurallari bizi zatureden oldurecek. Kabullenmesi kolay bir son. " dedikten hemen sonra ona arkami dondum ve etrafta basimi sokacak bir yer aramaya basladim. Ayak seslerinden anladigim kadariyla o da pesimden geliyordu.
" Bu kadar korkak olmamalisin. "
" Kucuk hanim nasil olmami arzu eder? " dedim en alayci ve kucumser ses tonumla.
" Cesur aptal. "
Iste bunun ustune daha fazla tutamadigim kahkahayi serbest biraktim.
"Cidden mi Eva?Gizemli ve isyankar kiz rolleri mi?Bu kadar basit mi oynuyorsun?" Artik ona dogru donmus , yuzune karsi konusuyordum. Saclarinin buyuk cogunlugu islanip suratina yapismisti. Hem anlamsiz bir ifadeyle yuzume bakiyor hemde var gucuyle saclarini duzeltmeye calisiyordu.
Ellerini iki yanina acti ve konusmaya devam etti. " Tum bunlar gercek Ryan, artik kabullenmelisin "
" Surekli neyi yapmam gerektigini soylemekten vazgec." Komik olmasi bir yana artik canimi sikiyordu. Onunla konusmak icin durmam basli basina bir hataydi. Neden her onume cikani bu oyuna surukluyordum ki? Onunla konusuyorum diye beni arkadasi bile sanabilirdi bu kim oldugu belirsiz kiz. Hadi ama! , dalga gectigimi anlamayacak kadar salak olamazdi degil mi?
" Sen, ben , bu okul ve bayan Curtis hepsi gercek. Annenle babanin seni bu halde istemedigi de gercek."
" Sen ne dedin? " Kendimi hizla uzerine yururken buldum. Sinirlenmemek elde degildi, sanki herkes bana karsi el birligi yapmisti. En sinsisinden en aptalina , en havalisindan en safina kadar herkes!
" Dedigimi duy-dun." Ben ona yaklastikca o geri adim atiyordu. Ruzgarin yonune ters, zorlu ve kucuk adimlar...
" Beni tanimiyorsun, Lanet olasi! Hayatima burnunu sokma iznini sana kim verdi ?"
Gozlerimden cikan alevi gormus olacakki korkuyla daha hizli geri gitmeye basladi. Bana verecek cevap ariyormus gibi agzini acip kapiyordu.Bu bosluktan yararlanip onu kiracagimi bilerek soylenmeye devam ettim.
" Kimsin sen ? Okuldaki en saf, en yalniz hatta normalde sessiz fakat kimseden sozunu esirgemeyen ap-talin ta kendisi mi? " Bunun uzerine goz bebeklerindeki titremeyi gordum ve suratindaki belli belirsiz duygulari. Pismanlik miydi yoksa hayal kirikligi mi?
" Sa-sadece Eva. Ayrica tum bu-bunlar benim secimlerim ve sen buna katlanmak zorunda degilsin! " hizla attigi adimlardan dolayi ne zaman durmasi gerektigini kestiremeyip arkasindaki duvara carpti. Sarsilan bedeni saga sola doru gidip geldi fakat son anda dusmekten kendini kurtarabildi. Bende icimden gelen ona yardim etme istegimi kaldirip zihnimin en derinlerine dogru ittirmeye calistim.
" Tabiki degilim. Bu yuzden diger herkes gibi secimlerinle seni yalniz birakiyorum." dedikten sonra hareketlendim ve geldigimiz yone dogru yurumeye basladim. Onu sinir etmek iyi hostu fakat digerleri gibi ise yaramazin ve bir bok bildigini sanan surtugun teki cikmasi hic iyi degildi. Kiza hakaret ederken bile istemsizce guluyordum. Surtuk ha? Adiyla yan yana gelemeyecek kelimeler arasinda birinci sirada olmaliydi.
" He-ey. Beni bu-burada birakamazsin! " Arkami donup kucuk bir bakis attigimda duvarin dibinden dogrulmus neredeyse surunerek bana dogru geldigini gordum. Ya da duzelteyim. Surunerek bana dogru gelmeye calistigini gordum.
" Korkak olmamalisin diyen kiza ne oldu? "
" Ben korkmuyorum."
" Bu senin cesur halin mi?" karnimi tutup sahte kahkahalar attiktan sonra tekrar arkami dondum.
