Ege'nin Umut'u -Düzenleme yapılıyor-

Birliktelik -1-

İyi okumalar.....

Dayımın çenesinden kurtulup okula zorla gelmiştim. Mimari Proje Ve Bina Bilgisi dersim Ege'yle aynıydı. Çaprazımda önümde oturuyordu. İki de bir arkasına bakıp bana gülüyordu. Gıcık, piç ya nefret ediyorum ondan! Dün nasıl öyle bir şey yapabildi?! Herşeyi geçtim dün öyle yapması ayrı üzdü beni. Ben senin evinde misafirim sen sevgilinle seks yap! Ben kendi kendime düşünürken, profesör dersin bittiğini söyledi. Herkes çıkarken ben hazırlanıyordum. Ege'de aynı şeyi yapıyordu. Cansu'dan aldığı fotokopileri düzenliyordu. Cansu'da yanında! O kızıda sevmiyorum. Orospu! Tamam bende sevgilimle birlikte oldum ama benim o gün aklım başımda değildi ki!

Arabaya giderken biri bana sesleniyordu. Arkamı döndüğümde tanımadığım bir suratla karşılaştım! "Selam" "kimsin?!" "aa özür dilerim, ben Ceyhun " diyerek elini uzattı. "Belis memnun oldum" diyerek elini sıktım. Pek umrumda olmadığından tekrar arabaya döndüm. "Şey bişey diycem? Bir yerde oturabilirmiyiz?" yüzüne döüp baktığımda Ege'ye göre daha sert görünümlüydü. Yeşil gözleri vardı. Gayet yakışıklıydı. Fazla sert çıktığımı düşünerek "olur" dedim. Özür niyetine! "Tamam şey ben seni takip ederim" diyerek Beyaz bir Audi SUV'un yanına gitti. Bazen bende dayımdan Audi almasını isteyesim geliyor ama bunu daha yeni aldığı için cesaret edemiyorum ne yazık ki! Bildiğim tek yer olan Meydan'a değil de, Üniversitenin çevresinde bir yere gittim. Fazla uzaklaşmak iyi değildi.

Cafe'nin bahçesinde oturup çay ve pasta yiyordum. O da bana bakıyordu. "Ne konuşacaz?" "sadece tanışmak istedim." "ımm peki sırf bunun için mi buraya geldik, orda da adımı söylerdim sana! Hatta söyledim de!" "bu kadar sinirlenme lütfen sadece arkadaş olalım" "Umut Belis SOYKAN! Yirmi yaşındayım, İngiltere'de büyüdüm. Aslında buraya babamı bulmak için geldim. Buldum ama karşısında çıkamıyorum!" "anladım Ege'yle kardeşsin o zaman" "hangi Ege" "Ege SOYKAN!" "tanımıyorum!" "nası-" "Umut!" kafamı çevirip sesin geldiği yöne baktım. Hayır bu beni mi takip ediyor ben anlamadım! Sen kimsin ki?! "Ne var?" diyip ayağa kalktım. "Gidiyoruz!" "ne?" "gidiyoruz dedim!" "sen kimsin be?! Kimsin de bana emir veriyorsun!" "Umut gidiyoruz! Senin bu hayvanın yanında işin ne?!" "sanane sen kimsin de bana karışıyorsun!" Şuna bak ya hayvan herif! "Kendine gel Ege!" Acaba bu Ege o Ege miydi?! Yok canım değildir. Bana 'soyadım DEMİR' demişti. Ceyhun'un bu çıkışıyla Ege sırtımaya başladı. Hayır şimdi Ceyhun'da da kas var hiç mi korkuyor bu anlamadım ki?! Aman banane! "Rezil ediyorsunuz beni!" diyip çantamı elime aldım. "Gitme" bunu diyen Ceyhun'du ama gidecektim. "Sanane lan sen kimsin de ona emir veriyorsun!?" "Asıl sen kimsinde bana emir verip beni arkadaşım ve diğer insanlar önünde rezil ediyorsun! Bana bak Ege DEMİR bırak peşimi anladın mı bırak!" bu çıkışı ben yapmıştım. Sonuçta o benim hiçbir şeyim değildi. Günümü rezil eden bir varlıktı sadece! "DEMİR mi? Onun soyadı!" "sus Ceyhun!" diyerek Ceyhun'u susturdu. Ama ben meraklı melehat! Bu işin peşini bırakmazdım. Şimdi değil ama ilerleyen zamanlarda düşerdim peşine! "Gidiyoruz Umut!" diyerek beni peşinden sürükledi. Beni arabasına bindirip kendi de sürücü koltuğuna geçti. "Arabam?!" "ben bi arkadaşı yollarım merak etme!" diyip sürmeye başladı. Şuan ne kadar itiraz edip inmek istesem de bir yanım bu düşünceleri siliyordu! Onu sevmiyordum, ama bu hoşlanmadığım anlamına gelmez değil mi? "Nereye gidiyoruz?" "evime" "neden? Cansu'yla seks yaparken sizi mi izliyim?!" gülüp "güzel fantezi ama grup seks sevmem!" dedi. Allah'ın cezası! "Sadece konuşmaya gidiyoruz" "istemiyorum Ege" "lütfen!" "bana emir vermezsen olur!" "tamam vermem" diyip önüne döndü.

Yarım saat sonra başka bir eve gelmiştik. "Bura Cansu'dan ayrı kaldığım ev!" "hee" "tatlım bak" "ben senin tatlın falan değilim, ben senin hiçbir şeyin değilim! Uzak dur benden beni kendine bağlama!" "amacım o değil sadece!" "evet sadece!?" "birkaç gün benimle kal olur mu?" "olmaz canım olmaz!" "lütfen, sen benim Cansu'yla sevgili olduğumu mu sanıyorsun? Biz onunla birlikte kalan seks arkadaşıyız!" "banane bundan!" "Bebeğim lütfen!" diyip kolumu tuttu. Böyle bir durumda olması hem beni mutlu etmiş hem de tedirgin etmişti. Tamam kaldım diyelim onunla ya bana saldırırsa! "Neden şuan Cansu'nun yanında değilsin?!" "Sevmiyorum onu, gözümde seks objesinden başka bişey değil!" "ben se-" "hayır hayır! Seni arkadaşım olarak seviyorum. Isındım sana, senden tek ricam birkaç gün burda kalıp benimle uyuman!" "saçmalıyorsun farkındasın dimi?!" "Umut'um lütfen ihtiyacım var!" "başkasını bul Ege!" diyip çantamı alıp kapıya doğru yürüdüm ama beni durdurup yüzümü elleri arasına aldı. Alnı alnımda dayayıp gözlerini kapadı. "Bende yalnızlık hastalığı var! Cansu artık yanımda olsun istemiyorum, sen geldin aklıma arkadaşın olarak bana yardım et lütfen!" ciddi miydi bu konuda?! Hastamıydı gerçekten! Benim Ege'm! Nerden benim olduysa! "Ege yapamam ailem!" " ben izin alırım söz!" "olmaz! Sakın yapma!" "sana ihtiyacım var!" "o zaman ben birkaç gün idare ediyim ama fazla olmaz üç dört gün!" "olsun olsun! Dört günde olur" "şey o zaman şimdi gidiyim akşam gelirim" "teşekkür ederim!" diyip dudakalrıma kapandı. Umarım bana oyun oynamıyordur. Ona alışırsam bidaha bırakamam ki! Nasıl dayanırım ondan ayrı kalmaya! Erken mi karar vermiştim. Belki de hemen fikir değiştirmeliyimdir. Ama ya cidden hastaysa! Ağlayasım vardı. Ki ağlıyuordum da! dudağıma gelen tuzlu suyla ayrıldı dudaklarımdan! éNiye ağlıyorsun?!" "senle alakası yok, yani öpmenle. Ama sen bö-böyle hasa olunca" "şşşt ağlama" diyip sarıldı bana! kokusu bile beni böyle etkilerken! Ben onun yanında nasıl uslu uslu yatıcaktım. Evet biraz seks düşkünüyüm ve yanımda böyle bir afet yatarken...! Bilmiyorum nasıl dayanırım!

Eve girer girmez annemin yanına gittim. "Anneee?" "neeee?" "ben dört gün arkadaşımda kalıcam bi proje çizmemiz lazım da" "ilk yıldan mı?" "evet" iyi rol kestiğimden annem pek anlamadı. "Kim bu arkadaş!?" "Ege" "erkek mi?" "evet" "doğruyu anlat Umut Belis SOYKAN!" hadi be yemedi. "Ya Ege DEMİR, bana ihtiyacı var" "asla olmaz" "anne" "benim gibi mi olcan?!" "ne?" "yok bişey, neyse niye sana ihtiyacı varmış?" "yalnızlık hastalığı mı ne varmış. O yüzden ya sevgilisi yok ailesinin yanına gitmiş. Dört gün" "kızım aklın başında mı? Ya sana bişey yaparsa!" "anne Ege öyle biri değil! " "soyadı ne bunun?" "DEMİR" neden bu kadar araştırdığını anlayamasam da sonun da izin vermesi işime yaramıştı. "Ben çıkıyorum" diyip küçük valizimi de alıp çıktım. Kapının önünde arabamı görmek beni çok mutlu etmişti doğrusu...

"Geldin" "evet gelmesemiydim?" "hoşgeldin" diyerek her zaman ki gibi dudaklarıma kapandı "Ege bunu sürekli yapma, hatta hiç yapma" "dayanamıyorum ki" "Ege ben Cansu değilim. Belis' im ben" "biliyorum. Haklısın özür dilerim" "hadi bana odamı göster" diyerek yanından ayrıldım. Korkmuyor değildim, ama ona güveniyordum da! Hem ben İngiltere'de büyüdüm oralar burdan da kötü . Ben orda öğrendim her şeyi! "Gel burası" diyerek beni siyah, beyaz ve grinin bol olduğu bir odaya girdik. "Burası umarım senin odan değildir" "şey aslında" "Ege ben senle kalamam" "iyi de bunun için burdasın!" "haklısın da" "hadi gel!" yatak gayet genişti. Kocaman bir kapı ve ardında giyinme odası, ebeveyn banyosu vardı. 2+1'lik bir eve göre gayet büyük. "Gel" diyip beni yatağa çekti. "Yapma!.. Ege.. kime diyorum" üztüme çıkıp dudaklarıma kapandı. Sevmediğimi söylemiştim dimi?! "Ege!" "merak etme sana bir şey yapmıycam. Sadece öpücem!" diyip tekrar dudaklarıma kapandı. Tamam hoşuma gidiyordu. Kabul ama bende insanım ve seks düşkünü bir insan! Evet bunu kabul ediyorum. Ve ya ben dayanamazsam! Beni bırak erkek olarak o dayanamazsa!? "Birbirimizi rahatlatalım mı?" Ben demiştim dimi?!

Multi'de Ceyhun var! :*