Diseased Love || ChanBaek

🔱《Bölüm 8》🔱 (M)

kendinibilyeter birlikte

•

"Fakat.. şuan sen gitmelisin güzelim. Yoksa senin için iyi şeyler olmayacak."
Chanyeol dudaklarından ayrılıp söylediğinde Baekhyun bunu beklemediği için kaşlarını çatmış ve Chanyeol'un sildiği göz yaşlarını tekrar silmişti.

"N-neden?"

"Çünkü bugün dolunay var."
•
•
•
~Chan's pov~

"N-neden ki? Bana zarar mı verirsin? I-ısırır mısın ki?"

Dediğine gülüp yüzü yüzüme oldukça yakınken cevap verdim.
"Hayır bebeğim... onları yapmayacak kadar aklım yerinde. Normâlde kendimi bağlardım... ama bu durumda.. bağlayamam. Şimdi gitmelisin..."

Baekhyun kararsız gözlerle bana bakarken gözlerim gittikçe kararıyor ve ona dokunmamak için kendimi zor tutuyordum. Hatta ona durumu açıklamış olmam bile büyük bir şeydi.
Fakat kendime engel olamayarak, hızla dudaklarımı dudaklarına bastırdım sonunda.
Baekhyun ise şok olmuş bir şekilde kas katı kesilmişti. Ufacık bir hareketini bekliyordum. Yarım dakikanın sonunda dudaklarının kıpırdamasıyla, onu yavaş yavaş öpmeye başladım. Öpüşüme karşılık vermesi bende deprem etkisi yaratırken, kalbim beni öylesine çok zorluyordu ki kalp krizi geciriyorum sanırım. Ne kadar olduğunu kestiremediğim bir süre içinde yavaş yavaş öpüşmemizin ardından, hırslanarak o dudakları parçalamak ister gibi öpmeye başladım.
Bana ayak uydurmaya çalışan Baekhyun hızıma yetişemezken, yılların verdiği özlemle daha çok asıldım dudaklarına.
Elleri boynumu bulurken, nefesimizin yetmemesi ile dudaklarından hafif geri çekildim. Baekhyunun hala gözleri kapalıyken bu sefer beni boynuna doğru eğmişti.

Mesajı alıp, anında boynuna yöneldim.

Beyaz teni önce yavaş bir şekilde öptüm. Ardından aynı sakinlikle kelebek öpücükler hediye ettim miniğime ve Baekhyun'nun daha fazlasını ister gibi inlemesiyle, kendime engel olamadan boynuna dişlerimi geçirdim.

"Chanyeol~ ah!"

Dişlediğim yeri seri bir şekilde yalayıp, emdim. Hassas boynuna geçmeyecek izler bırakırken, sonunda geri çekildim. Daha fazla ileri gidersem, pişman olup birdaha yüzüme bile bakmazdı. Yavaşca gözlerini aralayıp, bana baktı. Bu görüntüyle aletim seğirdi.
Onun üstündeyken göz göze olmamız, beni çok daha etkiliyordu.

"S- seni kaybetmek istemiyorum Chanyeol.."

Anlamamışcasına ona bakarken, kollarını tekrar boynuma dolayıp, beni kendine çekmişti.

"D- duydun. Seni kaybetmek istemiyorum."

Gözlerim irileşirken, inanmazcasına konuştum.

"Baek ne diyorsun?"

Omuz silkip, kesin bir tonla söyledi.

"Dedim ki seni kaybetmek istemiyorum! Devam et."

Hızla Baek'in üzerinden kalkmaya çalıştım fakat bacaklarını belime sarıp, beni hızla üstüne düşürmüştü.

"Baek kıyamam sana. Lütfen.. Pişman olursun. Eğer biraz daha bırakmazsan kendimi kaybedebilirim bebeğim."

Baekhyun sinirle saçımı çekmişti.

"Istiyorum diyorum yoda!"

Vücudumda salgılanan adrenalinle bağırdım.

"Bırak gitmeyceğim bir yere!"