•
Sevdiğinin kılına zarar geldiğinde aslında onun ölmeyeceğini bilirsin ama yine de üzülür ve korkarsın. Çünkü sevdiğinin canının yandığını da bilirsin.
Chanyeol'un, kalbini altın tepside sunduğu adam resmen acı çekiyordu.
Damarları belirginleşmiş ve mosmor olurken dudakları da mosmor olan adam acısından çığlık bile atamayacak kadar korkunç bir durumdaydı.
"Magnus! Sözleri tekrar oku! Ama kitaptan!" Gözleri bir betanın rengini alan büyücü başını sallayıp eşi Alec'den kitabı istemiş ve küçük olan hızla gidip kütüphanenin kutsal bölümünde yer alan büyü kitabını kapıp geri dönmüştü.
Büyücü kitaptan uygun yeri açtığında ezberlediği cümlelerin bazı harflerini yanlış söylediğini görünce tekrar herkesden kurt formuna dönmesini istedi ve cümleleri doğru bir şekilde okumaya başlarken Chanyeol'dan elini boynuna koymasını istedi. Böylece Baekhyun'un acısını bir şekilde kendine geçirecek ve biraz olsun ağrısını dindirecekti.
Chanyeol'un birkaç dakika da, bazenleri ize birkaç saniyede iyileşme gücü olduğu için başkasının acısını kendininkine geçirirken vücudu buna dayanabiliyordu.
Ama Baekhyun'un ki o kadar dehşet verici bir ağrıydı ki kendisi bile buna dayanamayıp kükreyebildiği kadar kükremişti.Bu ilk dönüştüğündeki acı ile eş değerdi sanki.
Büyücü sözleri bitirirken iki genç kurtların da ağrısı büyük ölçüde azalmıştı.
Baekhyun çoktan bayılmış ve nefes alışverişleri oldukça yavaşlamıştı. Vücut ısısı ise gittikçe düşmeye başlarken Chanyeol bu ortamda ağlamaması gerektiğini kendine hatırlatırken güçlü kalıp içinden dua etmeye başlamıştı. Şayet sevdiği adama kendisi yüzünden herhangi kötü bir şey olursa asla kendisini affetmezdi.
Yavaşça küçük bedeni şifahaneye götürmek için kaldırdı ve getirilen sedyeye benzer şeye koyunca diğerleriyle birlikte götürdüler.
Sehun ve Jongin ise gelecek baş liderin emriyle arkadaşları Kris'i alıp Chanyeol'un evine götürmüşlerdi.
Baekhyun ise yarı ölü gibiydi. Fazla zorlandığı için vücudunun küçük bölümlerinde kanama olmuş ve morarmıştı.
Chanyeol küçük bedenin elini tutup iyileşmesine yardım ederken ölmediği için şükrediyordu. Zira bu acıya normal bir insanın dayanması mümkün değildi.
Sürünün yaşlı doktoru ve birkaç yardımcısı Baekhyun'a şifalı otlarla karışık ilaçlar hazırlarken Chanyeol eşini sürekli öpüyor ve elini hiç bırakmıyordu. Çünkü bir omegaya en iyi gelen şey acı esnasında alfasının ona sarılışı, dokunması ve sevmesiydi.
Fakat Chanyeol'un aklında dolaşan şeylerle Baekie'sinden ayrılmak zorunda kaldı.
"Ne zaman uyanır?"
Sakin ama ister istemez otoriter çıkan sesiyle sorduğunda eli hâlâ Baekhyun'un elindeydi."İnsan bünyesi oldukça güçlü görünse de bu kadar fazla acıyı tabii ki kaldıramadı. O yüzden en erken sabaha karşı uyanır."
Yaşlı adamın dediklerine karşı alfa başını hafifçe sallamış ve odadan çıkmıştı şaşkın bakışlar içerisinde. Zira omegasını şu durumda bırakması, bilinci kapalı olsa da uyanık olan ruhuna acı verecekti.
Hızlı adımlarla kendi evine ulaşan alfa kapıyı açtığı gibi görmek istediği iki surat tam karşısına çıkmıştı.
Hızla yanlarına gittiğinde Sehun ve Jongin geri çekilmişti. Çünkü Chanyeol oldukça sinirli gözüküyordu ve eğer aurasını salarsa kendileri bile bayılmanın eşiğine gelebilirlerdi.
Alfalar, betalar ve omegalar da kendi içinde en güçlüden güçsüze doğru sıralanır ve genç efendi de genç kurtlar arasındaki en güçlü olan alfaydı.
Sonrasında da Sehun ve Jongin geliyordu. Zaten babasının onları küçükken arkadaş yapması da bunun içindi. Bir nevi Chanyeol'un koruması gibiydiler.
"Sen Magnus! Nasıl sözleri yanlış söylersin?!"
Sinirle bağırırken gözleri kedi gibi olan adam hiçbir geri adım atmasa da alfasının gözünde güven kaybettiği için üzgündü."Bu büyü yaklaşık bin yıldır yapılmıyordu. Yüz yıllardan sonra ilk defa yapan benim! Aslında bu sözlere de sizin demenizin üstünden bugün çalışmaya başladım. O yüz-.." Magnus'un sözleri tekrardan bağıran Chanyeol tarafından kesilmişti.
"Sen 800 yaşındasın! Bu demek oluyor ki senden 200 yıl önce yapılan bir şeyi ne demek bilmezsin! Ayrıca sen bu kadar tecrübesiz misin Magnus?!"
Kenarda oturan eşi bu duruma dayanamayıp arkadaşının yanına geldi."Chanyeol sakin ol. Evet yanlış yaptı ama bunu isteyerek yapmadı. Ayrıca olan geçen bir şey için sana sadık olan dostlarına bağırma lütfen. Evet o senin eşin acı çekiyor ama lütfen... sakin olmaya çalış."
Alec sözleriyle durumu kurtarırken Chanyeol onlara gitmesi gerektiğini söyleyip diğer arkadaşına döndü."Sizin derdiniz ne? Bugün neden arkadaşlarımdan ters köşe yiyorum? Hemde benim için en önemli olan günde."
Chanyeol, Kris'le burun buruna gelirken bıkmışlıkla sordu.Kris de bir alfaydı ve mühürleme sırasında en önde olanlardan biriydi.
"Chanyeol? Sen emin misin bu çocuktan?"
Kris geri çekilirken oturmuş ve arkadaşını da oturtmuştu. Zira aklına takılan mühim şeyler vardı."Konumuz bu değil! Neden kötü bir aura saldın ben Baekhyun'u mühürlerken."
"Bilmiyorum... öyle olabildi işte."
"Kriss! Doğruyu söyle."
Chanyeol tısladığında diğer alfa her şeyi boşverip söylemeye karar verdi."Dostum ben bu çocuğu iki yıldır tanıyorum ve bu çocuk en son bana aşıktı! Senin omegam diye getirdiğin adamın o olduğunu görünce... üzgünüm ama sinirlendim!"
Kris sözlerini samimiyetle bitirirken aslında ne zamandır kendisininde açılmak istediği çocuk şimdi en yakın dostuyla mühürlenmişti ve saldığı o korkunç aura da Baekhyun'u çok kötü bir şekilde etkilemişti. Zira bir alfayı bile terleten aura bir insanı öldürebilirdi.Chanyeol ise duyduğu sözlerden sonra diğer ikiliyle birlikte şok olmuş şekilde Kris'e bakıyorlardı.
"N-ne demek bu?"
Az öncekine nazaran daha alçak sesiyle konuşan baş alfa kalbinin ilk defa bu denli kırıldığını hissediyordu."Chanyeol, yalan söyleyerek bir yerlere varamam. Ayrıca bir kurtun doğasında da yalan olmadığı için ve her şeyin sağlıklı gitmesi için sana her şeyi anlatıcam."
Baş alfaya bakan adam ondan küçük bir baş sallaması aldıktan sonra devam etti."Eğer bugün sen onu değilde başkasını getirseydin, ben günlerdir düşündüğüm şeyi yapıp yarın Baekhyun'a gidecektim. Senin bir insan getireceğini duymam beni de umutlandırmıştı açıkçası. O yüzden imkansız olduğumuzu düşündüğüm... Baekhyun ile konuşacaktım... ama sen erken ve cesur davranmışsın."
Kris sözlerini üzülerek bitirdiğinde hiç kimseden çıt çıkmıyordu ama dördü de arkadaşlıklarının bozulmasından korkuyordu. Çünkü eğer Baekhyun'u aklından çıkarmaz da kötü bir şey yaparsa ki bu olanaksızdı.
Chanyeol'da kendinden korkuyordu. Çünkü onu yaşatmazdı."Ama merak etme... kardeşimin eşini aklımdan çıkarmayacak kadar kansız değilim. Benden yana şüphen olmasın ama... Baekhyun'a dikkat et bence."
Kris sözlerini sakinlikle bitirirken içi kan ağlıyordu."İyi de, eğer Baekhyun Chanyeol'u sevmeseydi neden bu acıya katlanmayı göze alsındı ki?"
Jongin düşüncelerini dile getirirken oda da ki herkes gözlerini devirmişti."Ne biçim bir konuşuk bu Jongin? Sen kurt olduğun hâlde o acıyı bilmezken Baekhyun nereden bilecekti?"
Sehun sevgilisine bakıp eklerken herkesden onay mırıltıları geliyordu."Aman be neyse ne! Hepinizden önce ben tanıyordum ve asla üçkağıtçılık yapacak bir tip değil bir. İkincisi de ne çıkarı olabilirdi ki Chanyeol'u kabul etsin? Öyle ki Chanyeol'un ilgisinden seni unutmuş. Biraz sizi mantıklı düşünmeye davet ediyorum."
Jongin konuştuğunda ilk defa kendini bilge gibi hissediyordu.Chanyeol ise arkadaşının haklı olduğunu bilse de yine de içine kurt düşmüştü ve bunu bir ara öğrenecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diseased Love || ChanBaek
Hayran Kurgu#ChanBaek 1 #Omegaverse 1 #Kurtadam 1 #Sekai 1 @kendinibilyeter birlikte