Gördükleri karşısında donup kalan Tony'yi Hill canlandırmayı başardı.
"Patron?"
Tony masada oturan sarışın iri adama tekrar baktı ve sadece kafası karışmış olan bir yabancı olduğunu fark etti.
"Sen de kimsin? Bu da kim böyle?"
"Bu bay Trevor Isleworth. Kendisi yeni muhasebecimiz."
"Hadi ya. Benim neden bundan haberim yok?"
"Mülakat sırasında Rusya'nın altını üstüme getirmekle meşguldün de ondan."
Tony'nin diyecek bir şeyi olmadığı için yine sessizliğe büründü. Odadan hızlıca çıktı ve gözlerini ovuşturdu. Her yerde Steve'in yüzünü görüyor ve sesini duyuyordu. Akıl sağlığı için endişelenmeye başladı.
"Happy. Beni işe dahil et."
"Gel benimle."
Happy koridorda yürüyorken elindeki dosyalara bakarak Tony'ye son durumları anlatmaya başladı.
"Ucu bize dayanmaz, ama itibar konusunda nasıl olduğunu bilirim. O yüzden bu işi sana bırakcağım. Birazdan gerekli olan dosya masanda olacak. Doktor Bannington da birazdan yanında olacaktır."
"Buna gerek yoktu. İyiyim."
"İlk defa güzel bir kadını geri çevirdiğinin farkında mısın?"
"Sen varsın ya."
"Ha ha .. aman ne komik. Gir şu odana da ölmemeye çalış. Gidip bebek bakıcılığı yapmam gerekiyor."
"Benim dışımda bebek bakıcılığı yaptığın başka bir mi var?"
"Parker. Çocuk poposunun üstünde iki dakika duramıyor."
"Neden? Ne oldu Peter'a?"
"Hiç. Bursla ilgili bir sorun yaşıyormuş. Hallederim ben."
"Haberdar et beni."
"Tamamdır."
Happy dosyaları Tony'ye verip koridorda yürümeye devam etti. Tony ise eski odasına girip sessizce kapıyı kapattı. Arkasına dönünce masasında oturan Natasha'yı görünce göz devirdi.
"Ben de seni gördüğüme sevindim...hayatta gördüğüme yani."
"Çok mu üzüldün benim için?"
"Üzülmedim. Üzülüyorum."
"İyi moral veriyorsun. Hatırlat bi ara seni Amerikan ordusuna motivasyon konuşması yapman için götüreyim."
"İş şakadan çıkmaya başladı, Tony. Bunun farkındasın. İzin ver sana yardım edeyim."
"Bu Rhodey'ye karşı olan suçluluk hissi mi yoksa insanları hayal kırıklığına uğrattığın için mi?"
"Hayal kırıklığına uğratmak mı? Hangi zamandan bahsediyorsun?"
"Onları güvende tutma kararından vazgeçtiğin zamandan bahsediyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Iron Man: Something to Live For
Fiksi PenggemarŞeytanlarımızı kendimiz yaratırız, kendi özel anlarımızı kendimiz yaratırız. Hayatta çoktan kaybetmiş bir kazanan'ın canını yakmak çok ta zor olmasa gerek. Tony Stark, her şeyi olan ama hiçbir şeyi olmayan adam, sonunda dünyanın en şanssız insanı ün...