Kapıyı çalıp bekledi John. İçerden hiçbir ses gelmeyince seslendi: "Benim, John."Birkaç dakika sonra cevap geldi: "Kapı açık"
John içeri geçti ve odayı inceledi önce. Yine dağınıktı ama Sherlock'a göre her şey yerli yerindeydi. Eğer danışman dedektifi üç kelime ile tarif etmesi gerekse; dahi-dağınık-aptal olurdu. Çelişkili olduğunu biliyordu ama gerçekler bunlardı, dahi olmasına rağmen bazen o kadar aptallaşırdı ki şaşırıp kalırdınız.
"Ben -" diye başladı John, ama sustu. "Sam geldi" diye değiştirdi. "Bir şeyler anlattı."
"Beklendik" dedektifin dediği tek şey oldu. Büyük ihtimalle sonuçları düşünüp hareket etmişti, belki John'un öğrenmesini istemişti.
Ama artık önemli değildi. Hiçbir şey önemli değildi; tek önemli olan Sherlock'tu. Onun mutlu olması.
"Ben sevilecek birisi değilim," dedi John. "Paramparçayım, savaştan sonra asla bütün olamadım, hep yarımdım. Sadece.. Sadece senin yanında tam gibi hissettim. Bütün o kızlar; eğlenceydi, kendimi senden uzaklaştırma yolumdu. Ama işe yaramadı, senden kaçtıkça sana koştuğumu farkettim. Uzun lafın kısası, tüm yaralarımı saran sendin; sende şifa buldum ben. Açıkça söylüyorum işte; aşık oldum ben. Sende hayat buldum. Ama asla; hiçbir zaman aşkımın karşılıklı olduğunu düşünmedim. Çünkü sen sensin ve ben, basit biriyim. Sıradan--"
"Sıradan mı?" diyerek böldü Sherlock. John'un gözlerinin içine bakıyordu. "Sen mi sıradansın? Hayatımdaki tüm eksiklikleri kapatan, kalbim; yeri geldiğinde beynim olan sen mi? Anlamıyorsun John, ne kadar özel olduğunu anlamıyorsun. Ben inanmadığım Tanrı'ya her gün şükrettim; senin gibi birini tanıdığım için."
John dolan gözlerini saklamak için yüzünü çevirdi. Tüm sırları açığa çıkmış gibi hissediyordu; ki bir bakıma öyleydi. Sherlock yanına gelip çenesinden tutarak kendisine çevirdi yüzünü.
"Seni seviyorum, John Watson. Karanlıktaki ışığım sensin; çöldeysem su sensin. Ben yarımım, diğer yarım sensin."
Sözleri biter bitmez Sherlock sevdiği adamın dudağına uzandı ve küçük bir öpücük bıraktı. Ama hemen geri çekilmedi, birkaç saniye bekledi. Anın tadını çıkardı. Geri çekildiğinde John'un gözünden düşen damlaları sildi, gülümsedi.Hayatı boyunca hiç bu kadar mutlu olmamıştı.
"Cennetimsin, John Watson. Cennetimsin."
the end.
Okumak isterseniz diğer johnlock kitaplarıma uçabilirsiniz. Beğeneceğinize eminim.
learn to kiss/tamamlandı
one-shots/johnlock ve sheriarty
about johnlock/kurgu değil-tamamlandı
texting/tamamlandı
sherlock is actually girls name/yarı texting ve tamamlandı
without you; I'm lost/ tamamlandı
what if john watson died?/ tamamlandı
éventail/ 6 bölüm, devam ediyor
your secret (is safe with me) /5 bölüm, devam ediyor.LOVE YOU ALL, BYE!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
johnlocked ✔️
FanfictionSherlock, sabırlı biriydi. Sevdiği adamı yıllarca bekleyecek kadar. Yaptığı tüm yanlışları, hataları göz ardı edecek kadar. (Burda John'un onlarca kızla randevulaşmasından bahsediyordu, elbette) Ama sabrının da bir sınırı vardı. Neyse ki o sınıra ge...