chapter 9: No more denial

466 66 64
                                    


YAZILIM TUTARSIZLIĞI^

Girdiğim şoktan dolayı konuşamıyordum bile. Gavin beni öpmüş müydü az önce? Bu gerçekten yaşanmış mıydı? Düşünme yetimi kaybediyor gibi hissediyordum. Pompa regülatörüm çok hızlı çalışıyordu. Gavin dudaklarımızı ayırdığında onun durumunun da benden farklı olmadığını gördüm.

Nefesleri sıklaşmıştı ve yüzüme bakamıyordu. Gözleri benden başka heryerde dolanıyordu. Sonunda dudaklarını aralayıp konuşabilen taraf ben oldum. "Sen az önce..."

"Evet seni öptüm. Ve bu konuyu şimdi konuşmasak olur mu?" Eliyle ensesini kaşıdı. Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırsam da işe yaramadı ve dudaklarımın arasından minik bir kıkırtı döküldü.
"Gavin Reed ilk defa utanıyor, ha?" dedim gülmeye devam ederek.

Bana öldürücü bakışlar atmaya çalışıyordu ama artık o bakışlar bana işlemiyordu. Çünkü o bakışların ardında beni sevdiğini biliyordum. Başlarda nefret ettiğim bu adama nasıl bu kadar aşık olmuştum ben? Hayat bazen gerçekten garip olabiliyordu.

Gavin, ceketini üzerine geçirirken bana bakıp sırıttı. "Hey tost makinesi, son görevimize geç kalmak istemeyiz değil mi?" Ben de ona sadece gülümsemekle yetindim. Adımlarımı kapıya yönlendirip dışarı çıktım. O esnemeye devam ederken ben arabanın sağ ön koltuğunda yerimi almıştım bile.

〰️♦️〰️

Bakışlarımı arabayı sürmekte olan dedektife çevirdiğimde çok uykusuz göründüğünü fark ettim. Saçları dağılmış, gözleri yarı-açıktı. Ona bunu daha önce sorduğumda beni terslemişti. Yine sorsam tekrar tersler miydi acaba? Bunu öğrenmek için dudaklarımı aralamıştım ki, onun konuşmasıyla, sorumu beynimin arka kısımlarına itelemek zorunda kaldım.

"İçimde kötü bir his var Casey." Ses tonu gerçekten de hoşnutsuz olduğunu belli ediyordu. En az onun kadar ben de o aykırıyla muhatap olmak istemiyordum. Gökyüzü de sanki bizimle aynı fikirdeymiş gibi yağmur yağdırmaya başlamıştı. Sağanak yağan yağmurun damlaları arabanın camlarına vuruyordu. "Ben de sana bunu söyleyecektim dedektif. O aykırı...diğerleri gibi değil."

Kaşlarını çattı, "Ne demek 'diğerleri gibi değil' ?" diye sordu kuşkuyla. Gideceğimiz yere geldiğimiz için arabayı durdurmuştu. Gövdesini bana çevirmiş, bir eliyle direksiyonu, bir eliyle de koltuğumun başlığını tutuyordu. Tereddüt etsem de bildiklerimi ondan saklamayacaktım.

"O aykırı, şiddete meyilli. Yani, çok tehlikeli. Anlıyor musun Gavin? İçeride kendini riske atacak hiç bir şey yapma." Sözlerimden sonra gülmeye başladı. Ben tek kaşımı kaldırmış, neye güldüğünü anlamaya çalışıyordum.

"İlk uğraştığımız aykırı başıma bir silah dayamıştı Casey. Başıma daha riskli ne gelebilir ki?" dedi gülümsemesi dudaklarında minik bir tebessüme dönüşmüşken. Ama bu konuşma beni gülümsetmemişti. Ona bir şey olmasını istemiyordum. Bu yüzden konuşmayı kısa kesip arabanın kapısına yöneldim. "Hadi, gidelim." diye mırıldandım.

GÖREV: AYKIRIYI BUL 🔒

Gecenin karanlığı yüzünden etraf zor görülüyor olsa da hemen ileride duran evi fark etmiştim. Dedektifle beraber eve yöneldiğimizde buranın terk edilmiş bir ev olduğunu anlamıştım. Tahta kapıyı sessizce açarak yavaşça içeri girdim. Gavin da arkamdan geliyordu. Karanlıkta önünü göremediği için ayağının takılmasıyla yere düştü. Kısık sesle bir küfür savurdu. Baktığı yöne baktığımda silahını kendisinden uzak bir yere düşürdüğünü gördüm.

Sessiz olmasını işaret ederek, "Tamam ben silahını alırım." diye fısıldadım. Talimatlarım aykırıyla hiç diyalog kurmadan onu etkisiz hâle getirmem yönündeydi.

Silahı almak için yere eğildiğimde kafama aldığım darbeyle görüş açım bulanıklaştı. Yere yığılırken etrafım kararmadan önce son gördüğüm dedektifin bir şey tarafından sürükleniyor oluşuydu...

#5467 numaralı parçada hata tespit edildi

#439 numaralı sistem arızalı

Zor da olsa bedenimi biraz hareket ettirdim ve yerden kalkmayı başardım. Elimi enseme götürdüğümde gördüğüm mavi kandan anladığım kadarıyla başımın arka tarafı kanıyordu.

Etrafa biraz dikkatli baktığımda yere benim haricimde birinin kanının damlamış olduğunu gördüm. Hem de bu tiriyum, evde bir yol şeklinde iz bırakmıştı. Bu da demek oluyordu ki aykırı yaralı olabilirdi. Yerden Gavin'ın silahını alacağım zaman, silahın orada olmadığını gördüm. Demek ki aykırı silahı almıştı. Sessizce tiriyum izlerini takip etmeye başladım. Bu izler bodrum katta son buluyordu.

Başka çarem olmadığı için bodrum kata giden merdivenleri indim. Oradaydılar.
Gavin ve aykırı.
Telaşla geriye bir adım attığımda ayağımın altındaki tahta zemin gıcırdamıştı. Bu da aykırının beni farketmesine neden oldu.

Kısa bir analiz yaptığımda aykırının yüzünün yarısının tersinemez deri yanığı hasarı aldığını, kollarından birinin ağır hasar aldığı anlama fırsatım olmuştu. Elindeki silahı bana doğrulttuğunda yere çökmüş olan Gavin "Hayır! Silahı ondan uzak tut seni tekene!"  diye bağırdı. Yerinden kımıldayamıyor gibiydi.

Silahı bu kez benim üzerimden çekip dedektife doğrulttuğunda onlara doğru bir adım attım. Gavin acıyla bana bakıp "Sakın beni kurtarma!" diye bağırdı. Aptal  kodlarım bunu emir olarak algılamışlardı. Önümde duran kızıl duvara baktım. Yapmak zorundaydım, onu öylece bırakamazdım.

Gavin son gücüyle bana seslendi. "Uğraştığımız ilk aykırıda, ölmemin umurunda olmadığını söylemiştin! Yine öyle yap! Çık ve git buradan! Beni kurtarma duydun mu beni?!" Ama boşuna konuşuyordu. Ben de ona bakıp mırıldandım. "Ama o zaman sana aşık değildim..."

Tekrar önümdeki kızıl duvara odaklandım. Üzerine atlayarak duvara bir yumruk attım.
Sonra bir tekme...
Bir yumruk daha...

En sonunda ONU KURTARMA yazan duvar parçalanarak yıkılmıştı.
Yerine NE PAHASINA OLURSA OLSUN ONU KORU yazan bir
talimat gelmişti.

Şimdi, ben de mi bir aykırı olmuştum? Bu çok garip ve biraz da güçlü hissettirmişti. Üzerimdeki şaşkınlığı çabucak atlatıp işime odaklandım.

Beklemediği bir anda aykırının üzerine atladım. Boğuşmaya başlamıştık, karnına attığım yumrukla geri savruldu. Bu kez o benim üzerime saldırdığında ikimiz beraber yere düştük. Silah ikimizin arasındayken patlamıştı. Silahın kulaklarımda bıraktığı uğultunun arasında duyduğum tek şey Gavin'ın ismimi bağırmasıydı.

🍁
Sonraki bölüm final.
Ondan sonraki bölüm de final sonrası.
Sizi seviyorum. :")

⌊Callous. - Reed900 ⌉ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin