The End: It's too late now

497 65 68
                                    

[ GAVİN REED BAKIŞ AÇISI ]

-

Silahtan çıkan sesle korkuyla yerimden sıçradım. İlk defa silah sesi duymuyordum, ama ilk defa sevdiğim birinin yaralanma ihtimaliyle karşı karşıyaydım. Büyük bir sessizlik oluşmuştu, sanki tüm sesler susmuş gibiydi. Endişeyle, "Casey..." diye seslendim. Bir yandan da yerimden kalkmaya çalışıyordum. O lanet aykırı yaralı omzuma yumruk attığı için canım yanıyordu.

Acıyla yüzümü buruşturdum, "Hadi.." dedim kendi kendime. "Casey için güçlü olmak zorundasın.. O senin için kendini..." cümlemin devamını getiremeden RK900 gözlerini açmıştı. Korkum bu defa yerini rahatlamaya bırakırken derin bir nefes verdim.

RK900, yaralanmış aykırının yanından güçlükle ayağa kalktı. Ne yaptığımı düşünecek durumda değildim. Hemen kollarımı Casey'in boynuna doladım. Ve onu soru yağmuruna tutmaya başladım. "İyi misin? Yaralandın mı? Neden kendini riske attın?" Casey tebessüm etti. "Biliyor musun dedektif..." diye mırıldandı sorularımı es geçerek. Kollarımı boynundan çektim. Buz mavisi gözleri doğrudan gözlerimin içine bakıyordu. "Neyi?" Ben de meraklanarak gözlerimi onun yüzüne diktim. "Sanırım... Ben de bir aykırı oldum."

Galiba ona kızmamı, vurmamı ya da hakaret etmemi bekledi Casey. Ama hiçbirini yapmadım, aksine dudaklarımda bir tebessüm belirmişti. "Hadi..." diye mırıldandım onun kolunu omzuma atarken. "Bunları sonra uzun uzun konuşuruz. Arabaya gidelim." Beraber yavaş adımlarla yıkık dökük evden dışarı çıktık.

Yağmur hızını arttırmış, rüzgar ise çok hızlı esiyordu. Elimi yüzüme siper ettiğimde omzumdaki baskı azalmıştı. Casey bir anda sendeledi, gözlerini hızlı hızlı kırpıştırmaya başladı. İşlemci ledinin kırmızıya dönmesi korkuyla nefesimi tutmama neden oldu. Kalp atışlarım hızlanırken hiçbir tepki veremedim. Yerime mıhlanmış gibiydim. Sadece korku dolu gözlerimle Casey'e bakıyordum...

☀️

[ RK900 BAKIŞ AÇISI ]

"Ben... Burası... Amanda?" Zihnimde parçaları yerine oturtamıyordum. Buraya neden gelmiştim şimdi? Amanda beni de Connor gibi devredışı mı bırakacaktı? Ama hayır.. Gavin'dan uzak kalmak istemiyordum ki ben.. Burada da yağmur yağıyordu. Zor da olsa karanlıkta Amanda'nın silüetini seçebilmiştim. Yavaş ve temkinli adımlarla yanına doğru yürüdüm. "Amanda?" O, yüzünü bana dönerken ben de soru soruyordum. "Neden buradayım? Neler oluyor?"

İri dudaklarında güvenilir olmayan bir tebessüm belirdi. "Senin aykırı olman tam bir hayal kırıklığı oldu Casey... Ama merak etme. Sana bir şans daha vermeye karar verdik." Sözleriyle beni şaşırtmıştı. Tüm aykırılar yok edilirken, neden bana bir şans daha vereceklerdi ki?

Tam dudaklarımı aralayıp soru soracaktım ki benden önce davranarak sözlerine devam etti. "Ama bunun bir bedeli var.." Elinde bir silah tutuyor olduğunu yeni fark etmiştim. Bu beni fazlasıyla korkuturken, bir adım geri sendeledim. Bedel...

Benim korkum onu daha da mutlu etmiş olmalıydı, silahı elime tutuşturarak ekledi, "Eğer dedektifi öldürürsen, seni sıfırlayacağız. Yok edilmeyeceksin. Ama eğer öldürmezsen seni parçalarına ayırıp analiz edeceğiz." Gözümden istemsizce kayan yaşa engel olamadım. Neden oydu? Yoksa onu sevdiğimden haberleri var mıydı?

Bir anda Amanda yok oldu. Elimi endişeyle boşluğa savurarak adını bağırdım. Gözlerimi tekrar kırpıştırdığımda, karşımda Gavin duruyordu. Öylece bana bakıyordu, hızlı kalp atışlarını buradan duyabiliyordum. Yağmur ikimizi de tepeden tırnağa ıslatıyordu. Fakat umurumuzda değildi. Sanki ikimiz hariç tüm zaman ve mekan kavramını yitirmiş gibiydik.

"Sen...iyi misin?" diye mırıldandı tereddütle. Yutkunarak kısık çıkan sesimle yanıt verdim. "Amanda... Bana bir şans daha vereceğini söyledi. Ama bir şartı var..." Kaşlarını çatarak düşündü birkaç saniye. "Neymiş peki şartı?" Elimdeki silahı yüzüne doğrulttuğumda olduğu yerde kaldı. Şoktan kımıldayamadı bile. "Şartı, seni öldürmem."


[ GAVİN REED BAKIŞ AÇISI ]

Beni öldürecek miydi?
Korkudan yerinden çıkacakmış gibi atan kalbimin sesini duyabiliyordum. Nefesim sıklaşmıştı, akciğerlerime hava gitmiyordu sanki. "Sen ne-" diye sormaya kalkıştığımda silahını kendisine doğrulttu bu kez.

Hızla ileri atılmaya çalıştım, ama bir adım geriledi. Endişeyle yutkundum. "Ben.. Ben yapamam. Seni öldüremem, o yüzden..." Silahı kalbinin tam üstüne bastırdı. Gözlerimle ona yapmaması yalvardım. "..kendimi öldüreceğim."

"Casey!" Çığlığımla beraber silahın sesi gecenin karanlığını böldü. Bedeni hızla yere, yağmurla ıslanmış asfalt zemine düşerken kendimi öne attım. Başını ellerimin arasına aldığımda ona bağırmaya başlamıştım. "Casey! Neden yaptın bunu? Neden öldürdün kendini!" Ne zaman akmaya başladıklarını bilmediğim gözyaşlarım yanaklarımdan süzülerek onun tiriyuma bulanmış ceketine düşüyorlardı.

Acı bir gülüş filizlendi dudaklarında. "Senin ölümüne dayanamazdım Gavin... Sen duygusuz olduğumu söylesen de, bu acı bana bile fazla olurdu.." Yüzünü buruşturarak dudaklarını birbirine bastırdı. Ledi iyice kızıla dönmüştü. Kalp atışları zayıflıyordu. Son gücüyle beni ceketimin yakasından kendine çekerek dudaklarıma minik bir öpücük bıraktı. "İyi ki seninle tanışmışım dedektif..." diye mırıldandı.

Gözlerini kapadığında, başı omzuna düştü. İşlemci ledi artık yerini kızıldan griye bırakmıştı. O artık ölmüştü... Ağlayışım daha da şiddetlendi. Hıçkırıklarımın arasında "Özür dilerim...Seni yalnız bıraktığım için, sevgimi kabul etmediğim için, sana bir pislik gibi davrandığım için çok pişmanım...
Seni kendimden uzak tutmaya çalıştım, çünkü korktum tamam mı? Lanet olsun ki korktum! Sonumuzun kötü olacağını hissetmiştim işte! Beni kendine alıştırıp gidemezsin! Haksızlık bu seni plastik yığını!" diye sayıkladım.

Elimi saçlarında gezdirirken acıyla mırıldandım. "Geç kaldım... Sana aşkımı itiraf etmekte geç kaldım.. Aptalın tekiyim ben.. Sen haklıydın. Korkağım. Geç kaldım.." Orada saatlerce gözyaşı döktüm. Yağmurun altında, geç kalışıma lanetler ettim.

Ama artık çok geçti.

Çok geç.





Bir öykünün daha sonu.
Umarım memnun edebilmişimdir sizleri. Sağlıkcakla kalın.
Sonun bitişi bölümünü yakında yayımlayacağım. Yani son bölüm değildi. Son bölüm bir sonraki bölüm :")
-deviantishere

⌊Callous. - Reed900 ⌉ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin