"Cübbeni neden giymedin?"
TaeMin elleri cebinde Jimin'in yanında durduğunda etrafı izleyerek sordu. Genç oğlan sıkıntıyla arkadaşına baktı.
"BigHit seçmelerine katıldım."
"Waow! Ciddi misin?"
Arkadaşının şaşkınlığa gülmeye çalıştı. Tıpkı bir haftadır yapmaya çalıştığı gibi... Hafiften kafa sakladığı da TaeMin elini omzuna koydu.
"Bir anda nerden çıktı? Benimle beraber SM seçmelerine bile katılmaya ikna edememiştim seni."
Tekrar somurtmaya başlarken kapıya bakarak konuştu.
"Bir anda idol olasım geldi." Ardında hafif gülerek devam etti. "Eğer seçilirsem rakip olacağız. Buna hazır mısın Lee TaeMin?"
"Sen hazır mısın Park Jimin?"
TaeMin'in dediğine gülerken bir anda kapıdan giren kişiye gözleri takıldı. Giydiği siyah mini elbisesi ile bir melek misali onlara doğru yürüyordu.
Jimin, SeulGi'nin onlara doğru geldiğini görünce heyecandan donup kalırken yanındaki TaeMin, arkadaşındaki garipliğin sebebini çoktan anlamıştı.
SeulGi tam önlerinden geçerken TaeMin sinsi bir şekilde sırıttı.
"Harika görünüyorsun SeulGi-shi."
Genç kız, Jimin'in yanından hızla geçmeyi umarken TaeMin'in sözleriyle duraksamak zorunda kaldı.
"Ah teşekkür ederim TaeMin-shi. Sende harika görünüyorsun."
Jimin genç kızın kendisiyle hiç konuşmaması üzerine sinirle yumruğunu sıkarken, TaeMin bunu görerek sırıttı.
"Teşekkürler. Jimi-"
"Ah! Üzgünüm. Gitmeliyim. Arkadaşlarım bekliyor."
SeulGi girmek istemediği muhabbetten arkadaşlarını bahane ederek kurtulurken, Jimin sinirle kırgın bir şekilde TaeMin'e döndü.
"Cübbemi almaya gidiyorum!"
"Ya! Jimin!"
Arkadaşı arkasından bağırması rağmen onu dinlemeden hızla cübbelerin olduğu yere ilerledi.
"Hah! Sende harika görünüyorsun! Kıçımın hari-"
Bir yandan kendine uygun cübbe arıyor bir yandan söyleniyorken arkadan gelen boğaz temizleme sesi ile yavaşça döndü.
Görmeyi beklediği son kişi arkasında ona bakıyordu.
"Çekilirsen bende cübbe alacağım Park Jimin."
SeulGi'nin mesafeli sesi ile afallayan Jimin yavaşça geri çekildi. Genç kız yutkunarak cübbeleri karıştırmaya başladığında Jimin'de aynısını yapmaya başladı.
"Neden 36 bedeni yok ki?"
SeulGi sessizce söylendiğinde bir anda eli Jimin'in eline değdi. Bir iki saniye ikiside değen ellerine baktılar. İlk kendine gelen SeulGi olup hızla elini çekti. Aceleyle önüne gelen ilk cübbeyi alıp ordan uzaklaşırken Jimin'in sesi ile bir anda duraksadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SeulMin // Texting ✓
Fanfiction0107: Diyorum ki Bayan Park elimizde kalmadı. Bay Park var, Vereyim? 0103: Neyden bahsettiğinizi anlamıyorum? 0107: 🤦 [Başlangıç: 13.08.18] [Bitiş: 14.09.18]