Diş etlerine varana kadar gülümsediğine şahit olduğum zaman.
Hoseok okula çok uğramazdı. Belki her şeye fazla dikkat ettiğimden bilmiyorum onu ne zaman yalnız yakalasam yüzünde farklı bir ifade olurdu.
Biliyordum, Kalabalıklar için zihninde başlattığı festivaller yalnız kaldığında bitiyordu ve herkes o kadar sarhoş oluyordu ki mutluluktan kimse atlı karınca önünde onları bekleyen çocuğu görmüyordu.
Çok yetenekliydi Yoongi seni mutlu edebiliyordu. Sen onunlayken arada gülümserdin, gerçekten gülümserdin gülüşün gözlerine ulaşırdı.
Seni kahkahalara boğan ben değildim anlayacağın, Jung Hoseok kendi dünyasında renkli ne varsa senin dünyana ait olsun istiyordu.
Jung Hoseok seni kurtarıyordu.
Yeni dönem başlangıcıydı yaz bitmişti ama ağustostaymışçasına sıcak bir hava vardı.
Hoseok ile bir bankta oturuyordun. Her zaman umursamazsın bilirim, ama Hoseok sana bir şeyler anlatırken tüm dikkatini ona verirdin. Hatta o gün ona sorular sormuştun.
Dudaklarını okurdum Yoongi. Bu bana bahşedilmiş en yararlı özellikti belki de. Gül kurusu dudaklarından dökülen ne varsa bilirdim.
"İyi gidiyorsun, Hoseok." demiştin ona Hoseok tebessüm etmişti. Sahi ne için desteklemiştin onu da tek cümlenle yüzüne can gelmişti?Sonra Hoseokun bir şeye kahkaha attığına şahit olmuştum. Kahkahaları yüksek sesliydi bilirsin, tüm dikkatim dağılmıştı ama ne olduysa o an oldu Yoongi.
Sıradan bir andı, bir önemi yoktu. Ne olduysa bir anda oldu Yoongi. Gülümsedim sadece diş etlerine varana kadar, gözlerin kısılana kadar güldün yüzünün tüm köşelerinde açan çiçeklere şahit oldum Yoongi aklımı kaybedeceğim sandım.
Ben sana o gün aşık oldum Min Yoongi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Letters to the Night ×× YoonMin
FanfictionBu mektubu gülümseyişlerini saklayan geceye yazıyorum,