BÖLÜM-8-

199 20 1
                                    

Ashley                                                                                                                                                        Uyandığımda gözlerimin uyuşmuş olduğunu hissettim ne oluyor lan bana aynanya bakmamla çığlığı basmam bir oldu.Kapısız köyden gelen Kaan direk odama daldı yüzünde endişelenmiş bir ifade vardı.

 -Lanet olsun Ash neden deli gibi bağırıyorsun ödümü kopardın.  

-Sanane Kaan hem neden odama direk dalıyosun? 

-Farkındaysan çığlık atan sensin önemli birşey oldu zannetttim.

-Evet bağırdım gözlerimi görmüyormusun? Sebebini anladığına göre çık odamdan. Deyip ellerimi gitmesi için salladım.Kaan bana öyle pis baktı ki korktum ama bişey demedim.Bunun öcünü alacağını biliyordum. Kaan odadan çıktığında telefonuma baktım tam 52 cevapsız arama hepside tabiki Patrick.Ah tanrım bu çocuk benden ne istiyordu.Bunu öğrenmenin tek yolu var onu aramak.Eğer onu ararsam eskiler aklıma gelecekti yüzleşmek ağır olacaktı.Birden cesaret geldi ve aradım telefon ilk çalışında açıldı.Açılmasıyla o tiksindiğim sesi duydum artık ona karşı hiçbirşey hissetmiyordum.

-Ashley lütfen buluşalım seninle konuşmak istiyorum söylemem gereken şeyler var.                                      

-Ne saçmalıyorsun sen Patrick bu kadar yıl sonra neden seninle konuşacakmışım hemde ihanetinden sonra?

-Biliyorum Ashley ne söylesen haklısın ama beni bir kere dinle telefonda olmaz yüz yüze olmamız lazım.                                                      

-HAYIR!HAYIR!HAYIR! seninle bir daha asla konuşmayacağım.                                                                              

-Hemen hayır deme lütfen akşam 9'da bizim barda ol gelmessen ben senin evine gelirim.                                                                                                                                              

Tekrar hayır dememe kalmadan telefonu kapattı.

İÇ SES:Evet Ash şimdi boku yedin Patrick eğer bi sevgilin olmadığını öğrenirse senin peşini bırakmaz.

İç sesim şuan gerçekten haklıydı ne yapıcam ben şimdi Berk olmaz onu tanıyor.Evet okulda popüler bir kızdım ama kimse havamdan yanıma yaklaşamadığı için pek arkadaşım yoktu.David okulda  iyi anlaştığım bir çocuktu onuda aramalıyım.Telefon çalıyor çalıyor ama açan yok.Bittim ben.

Canım sıkkın bir şekilde aşağı inerken merdivende hayvan gibi birşeye çarptım ve birlikte yere yuvarlandık.Kafamı kaldırdığımda Kaan'ın dudişeriyle karşılaştım şuan Kaan altta ben üstte öylece kalakaldık.Kaan'ın birden dudaklarıma odaklandığını görünce hemen üstümü düzeltip kalktım.

-Özürdilerim. deyip hemen mutfağa yöneldim şuan baştan aşağı  kıpkırmızı olmuştum buna emindim.Kaan'ın arkamdan kocaman bir piç smile yaptığını iliklerimde hissettim.Kendime bir dondurma tabağı hazırlayıp salondakı koltuğa skor kırmak istercesine bir atlayış yaptım ve akşamı düşünmeye başaladım.Birden aklıma Kaan geldi   ama bunu Queen Ash gururuna asla yediremezdi.

İÇ SES:Başka şansın yok Ash hadi yürü.

Bugünlerde iç sesimi çok dinliyom ben ya sanırım ölümüm yaklaşıyor.Yavaş yavaş Kaan'ın odasına çıkmaya başladım onun bana yaptığı gibi bodozlama odaya daldım.Dalmaz olaydııım bu çocuk gerçekten gerizekalı sadece boxer la yatağa uzanmış televizyon izliyor insan üstüne bişey giyer mal insan.Direk ellerimi gözlerime siper yaptım ve bağırınmaya başladım.                                                                 

-Sen ciddi misin?Neden evde böyle oturuyorsun üstüne bişeyler giy!                                                                  

-Birincisi burasının benim odam olduğunu sanıyorum ikincisi çok sıcak üçüncüsüde neden odama direk dalıyosun?                                                                                                                                                       

 -Sende benim odama direk dalmıştın bu yüzden  neyse.

Dedi ve ellerimi gözlerimden çekti neyse ki giyinmişti.Artık söze girmem gerekiyordu.

 -Kaan seninle birşey konuşmam lazım.                                                                                                                    

-Buyur cadı.

 Cadımı ben sorarım bunun hesabını sana Kaanozor     

                                                                                              

-Bu akşam benimle bir bara gelirmisin?                                                                                                                       

-Niye yaşınmı tutmuyor seni küçük cadı.

deyip kahkaha patlattı bende hemen ona öldürücem seni bakışımı attım.

-Tamam tamam gelicem kızma hemen.Hem zaten çok sıkılmıştım evde                                                                 

-Ama bir sorun var bu akşamlık sevgili rolü yapmamız gerekiyor. dediğimde hemen en şirin sırıtışımı  yaptım                                                                                                                                                             

-He zaten bende Brad Pitt.dediğinde kahkaha patlattım                                                                             

İçimden tabi ondan kalır yanın yok taş gibi çocuk dedim. Birden Kaan sırıtmaya başladı niye sırıtyoki bu şimdi Alacakaranlık taki Alice gibi düşüncelerimimi okudu acaba.                                                             

-Tabi kalır yanım yok taş gibi çoçuğum maşşallah.

                                                                             

dediğinde yüzündeki gülümseme iyice arttı.

-Sen,sen,sen,nasıl?                                                                                                                                                       

-Sanırım biraz sesli düşündün cadıcık.     

MERHABA ARKADAŞLAR BEN CANSU  BÖLÜMLERİ BFF'm DENİZLE SIRA SIRA YAZMAYA BAŞALAYACAĞIZ.BU BÖLÜM BENDEN UMARIM BEĞENİRSİNİZ.MULTİMEDİA DA KAANIMIZIN O MEŞHUR BAKIŞI VAR.

ÇARPIŞMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin