ÇOK İSTENİLEN ÖZEL BÖLÜM SİZLERLE =)
***********************************
"Ya Eray büyütmesen mi? Ya alt tarafı kızı benim yerime bir iki saat idare edeceksin."
Eray ofladı, "Abi bıktım ya! Sana benzemekten de nefret ediyorum," dedi ağlamaklı bir sesle.
"Ya bak vallahi son. Yanlışlıkla aynı saatte randevu vermişim ne yapayım, bana da yazık abi hangi birine yetişeyim, yoruldum valla, bu yaşta fındık fıstığa vuracağım, kuvvet macunları yiyeceğim," pantolonun düğmesini ilikledi.
"Abi neden tek kızla idare etmiyorsun? Ne gerek var üç kıza? Daha az yorucu değil mi?"
Büyük Eray tişörtünü de geçirdi kafasına, "Ya abi henüz tipimi bulamadım. Yani nasıl bir kız istediğimi bilemiyorum."
"O ne demek anlamadım," dedi Eray yüzünü buruşturarak.
"Yani sarışın mı seviyorum, esmer mi, kumral mı? Henüz kestiremedim. İşte deneme yanılma yoluyla bulacağım. O yüzden her birinden bir tane seçiyorum."
Eray başını sağa sola salladı, "Sen kadın seviyorsun. Sarışın, kumral fark etmiyor."
"O da olabilir. Hadi al benim tişörtlerimden birini giy, saçını da benim gibi yap, gözüne de lensi tak, bir de benim parfümümü sür. Aslı benim kokuma bayılıyor. Büşra mıydı lan onun adı? Dur bir saniye," dedi ve cep telefonunu çıkarıp, takvimden randevularına baktı. "Gülşen, Gülşen adı. Unutma tamam mı?"
Eray inanamıyormuş gibi baktı. "Lan sen tutamıyorsun aklında kızın adını ben nasıl tutayım?"
"Hangi birini tutayım lan, bana da yazık ama bu kadar üstüme gelmeyin. Canım, aşkım diyorum ancak öyle."
"Yürü git lan," deyip, banyoya hazırlanmaya girdi.
***
AKŞAM ÜZERİ
Yusuf ile Ejder köşede durmuş eşlerini ve oğullarını izliyordu.
"Ya anne o dayak yemiş kızdan benim suçum ne?" dedi büyük Eray annesine bakarken.
"Lan kız beni öpmeye kalktı diyorum. Sonra ben öpmeyince, bağırıp çağırdı. Üstüne de rezil oldum. Sonra da Şule gördü. Kız arkadaşımdan da oldum senin yüzünden."
"Senin beceriksizliğin. Ben üç taneyi idare ediyorum. Sen bir taneyi idare edemedin. Ben sana daha güzelini bulurum. O kız güzel değil-"
"Kesin sesinizi!" diye bağırdı Ekin. Ayağını sertçe yere vuruyordu. "Ya oğlum üç kızı idare etmek ne demek? Buluşmaya kuzenini göndermek ne?"
"Şimdi şöyle oluyor anne, önce birinciyi kafalıyorsun-"
"Eray!"
"Sen sordun ne demek, bende açıklıyorum."
"Bana hesap ver hesap!" diye cırladı kadın.
"Anne ya valla kafam karıştı, aynı saate randevu vermişim. Yoksa fıstık gibi idare ediyorum."
"Ya bir de marifetmiş gibi anlatıyor. Kime çektin anlamadım ki? Baban da öyle çapkın değildi."
Yusuf öksürünce Eray dayısına bakıp, sırıttı. "Hiç dayına bakma beyefendi. Artık o bahane de seni kurtaramaz."
"Of iyi tamam. Cezam ne?"
Ekin şeytanca sırıttı, "Leyla halanın yanında çalışacaksınız. Artık yeter, okulu bitireli bir seneden fazla oldu. Hala toparlayamadın şu kafanı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN FERMANI - KARADENİZ SERİSİ I - FİNAL
Romance"BU HİKAYE WATTYS 2018 YARIŞMASININ UZUN LİSTENE GİRMEYE HAK KAZANMIŞTIR" BUGÜN AYRILIK GELECEK. SENİ ALIP GÖTÜRECEK. BENİ DİPSİZ KUYULARA, SENİ KÖR ZİNDANLARA GÖMECEK. FERMAN KARADAĞ... Kaderinden kaçarken, başka bir kaderin yazgısı olacağını b...