Yeni bölüm geldi.
"Açmalısın."
"Açmayacağım."
"Açmalısın"
"Açmayacağım."
"Açmamalısın."
"Açacağım."
Ellerini büyük bir sevinçle çırpıp zıpladı İzel.
Ahh hadi ama?
Hesabımı açmam konusunda Berk ve o başımın etini yiyorlardı. Berk ile bu konuşmayı yaptıktan sonra hiç susmadı ve her gün yanıma gelip hesabı açmamı belirtti. Tabi bu sırada Izel'i de yanına çekmişti.
"İzel neden anlamak istemiyorsun ki açmak istemiyorum."
"Açacağını söyledin bir kere bebeğim. Bilirsin pilavdan dönenin kaşığı kırılır."
Yine mi bu cümle.
Bu cümleyi ne zaman kursa dediği hep olur ve ben sözümden dönemezdim. Gerçekten İzel işini biliyor. Bana gülerek göz kırptığında,gözlerimi devirdim.
"Bu gece açarsan sevinirim. Bilirsin sözünden dönenin-"
"İzel keser misin sesini?" Dedim sesimi yükseltirken. Beni sinirlendiriyordu. Bana attığı bakış resmen 'Dediğini yapmazsan olacaklardan ben sorumlu değilim.' bakışı idi. Kafamı yana yatırıp 'lütfen' der gibi baktığımda bile kafasını 'hayır' manasında salladı.
"Telefonunu aç hemen! Ağzından 'açacağım' kelimesi çıktı bir kere." Yavaş yavaş çantamın içinden telefonumu çıkarttım ve hesabımı aktif hale getirdim. Mesaj atmamı isteyeceğini bildiğim için söze ondan önce girdim.
"İzel baştan söyleyeyim. Mesaj atmayacağım ."
"Atma zaten büyük ihtimal cevap vermez. Iki hafta önce çocuğun hayatından 'pat' diye çıktın. Hiç bir şey olmamış gibi bir de sana cevap mı verecek. En iyisi resim at. Hadii."
Haklı!
Galerime girip yüzümün görünmediği fotoğraflarıma girdim. Aralarından bir tanesini seçtim.
Fotoğraf yükleniyor...
Tamamlandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Can't Believe | texting
Short Story|¢tamamlandı.| Saudade: Tabi mutlu olursun. Saudade: İnsanların kalbini kırmaktan zevk alıyorsun. Saudade: Bu fotoğrafı çektirmeden 20 dakika önce bir kızı sırf sana çıkma teklifi etti diye dış görünüşünü eleştirdin ve onu rezil ettin. Saudade: Apt...