Eşcinsel konulu bir hikayedir. Rönesansını yaşamak isteyen homofobikler gelebilir.
Hikaye; gerçek kişiler ve olaylar esas alınarak kurgulanmıştır.
***Küfür ve argo içerir.
Bilinciniz açıldığı anda zaman ve mekan algısıyla beraber hafızanızı birkaç dakika içinde geri kazanırsınız. Diğer insanların aksine ben hafızamı geri kazanması gerekmeyenlerdenim.
"Uyanıyor."
Jiyan? Geleceğimin kadını beni kâbuslardan uyandırmaya mı gelmiş? Boşuna demiyorum ben bu kızla evleneceğim diye.
"Senin hâlâ burada oluşuna anlam veremiyorum. Önce benim hayatıma burnunu soktun; şimdi de arkadaşıma senin yüzünden zarar geldi. Seni arsız git buradan!"
Alin. Geleceğimdeki kadının en yakın arkadaşı. Aynı zamanda olacak çocuklarımızın hem halası hem teyzesi. Biraz şımarık bir karekter olsa da özünde oldukça iyi bir insan.
"Alin biraz sakin olur musun? Altı üstü bir kaza. Ben de oradaydım. Neyzen'in hiçbir suçu yok. Onu suçlamaktan vazgeç artık."
Giray? Yavrucum dersi bıraktın da beni kâbusumdan uyandırmaya sende geldin demek. Arkadaş seçiminin ne kadar önemli olduğunu böyle günlerde anlıyor insan.
"Kesin artık didişmeyi. Uyanıyor diyorum."
Ah benim içinde tüm anlamları barındıran sevdiğim. Seninle 5 çocuklu yuvamızda geçireceğimiz günlere geçsek ya artık.
"Doktoru çağırayım mı?"
Geri sar. Bu başka bir kâbus herhalde. Gözlerimi açtım. Bu surat, bu endam, bu adam?!?
"Şarapçı?"
"Doğru?"
"Sen?"
"Ben?"
Gözlerimi kapadım. Sonra tekrar açtım. Neler oluyor lan burada. Sahi sorsam ya.
"Neler oluyor lan?"
"Veterinerlik fakültesinin önünde yeni aldıkları buz hokeyi edevatlarıyla oynayan heyecanlı bir grup tarafından kaza diskinin kurbanı olmuşsun."
Jiyaşkım neler söylüyorsun öyle hiçbir şey anlamadı ben.
"Yani?"
"Yanisi şu ki Doğru sana eğil dedim. Lakin sen orta direk misali dikilince kafana disk geldi ve bayıldın."
Tekrar bayılabilir miyim? Hatta hiç ayılmamak üzere. Bu çocuk hayatıma gireli hepi topu 10 gün olmuşken başıma neler geldi. Ulan hayatımda zirve yapıp bela mıknatısı olmadığım kalmıştı. Onu da başardım. Thanks God.
"Nasıl hissediyorsun Özgür?"
Sen sor ben hep iyi olurum.
"İyi hissediyorum Jiyan. Endişelenmenize gerek yok."
Herkes bana endişeyle bakıyordu. Böyle sahneler sadece filmlerde olur sanırdım ama bu bir hikaye ve burada da böyle şeyler oluyor. Hikaye demişken umarım "sad story" misali olmaz. Gerçi bu gidişle Sofi'nin dünyasının Deadpool'lu haline döner gibi. Off disk kafa yaptı sanırım. İyice yatağın solundaki pencerenin pervazına dayanan adama benzemeye başladım.
"Uyumak istiyorum."
Ve gözlerimi tekrar kapadım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
