Melez kız

Melez Kız -11-

Sabah her zamanki gibi alarmıma lanet ederek uyandım. Sabah rutinlerimi (elimi yüzümü yıkamak aynada 5 saniye boyunca kendime bakmak ve kim olduğumu hatırlamak) halledip Lara'yı uyandırmaya gittim.

"Lara hadi kalk geç kalıcaz." "Off tamam kalkıyorum." İki saatin sonunda kalkıp yanıma geldiğinde ben de canımız kahvaltımız kan torbalarını çıkarttım kendime artı olarakda krep yaptım iyice doymam lazım değil mi?

"Jessy bir şey diyeceğim" Lara'ya tek kaşımı kaldırmış demesini beklerken konuştu "Bugün bizi okula büyü yaparak ışınlasana ben çok merak ediyorum bu olayları" "Ama benim büyü yeteneğim iyi deği-

Sözümü keserek "Hadi itiraz yok yaparsın sen" dedi başımı yavaşça salladım ve yemeğimi yemeye devam ettim acaba nasıl yapıcam ki

Yemeğim bittikten sonra odama çıkıp okul kıyafetilerini giydim larada aynı şekilde.

"Eveet melez kız hadi bizi ışınla" dedi bebikim laram ağzımı bozmayıda hiç sevmem ama bok vardı yani insanlar gibi arabayla gitsek ne olurdu sanki "tabi canım arkadaşım" babamın kolay büyüler kitabını incelerken aklımda kalan ışınlanma kısmındaki kelimeleri söyledim inciago montajine istakina daha sonrada saliseler içinde gözlerimi kapatım gitmek istediğim yeri hayal ettim birkaç saniye sonra gözlerimi açınca okul kapısının önünde olduğumuzu anladım.

"Yaşasınn başardım ayyy ben bu büyü işinide sevdim yalnız." "Ee değerimi bil ben olmasam nerde" "delisin salaksın felan ama iyiki benim kankamsın yerim yaağ" deyip boğazına sarıldım şu anda niye bu kadar mutlu olduğum hakkında en ufak bir fikrim yok sevgi patlaması yaşıyorum resmen.

......................................

Diğer herkes geldiğinde profesör kıyafetlerimizi verip giyinmemizi istedi kabine gittiğimde siyah voleybolcularinki gibi mini bir şort sporcu akleti ve spor ayakkabıları buldum hepsi siyahtı ama bilin bakalım hiç şaşırdım mı?

Neyse o değilde benim ayakkabı numaramı nereden biliyorlar ki. Aklıma takılan tek şeyin bu olmasına ne demeli offf iyice saçmaladım

"Hadii toparlanın mücadelemiz başlamak üzere kurtlara karşı yenebilirsiniz ben hepinize inanıyorum başarırsınız tek korktuğum bölüm sinir kontrolü ondada elinizden geldiğince sakin kalın sizi en derin yerinizden vuracaklar sadece sakin olun." Hıı demesi kolay off neyse

..................................

Salona girdiğimizde çok büyük bir seyirci kitlesi vardı. Sağ tarafta vanpirler solda ise kurtlar biz vampirlerin seyirici stadyumunun önünde onlara selam verdik aynı şeyi de kurtlar kendi taraflarına yaptı daha sonra herkes eşleriyle karşılıklı geçtiler ve sanırım spiker olan kişide konuşmaya başladı.

"Eveet sayın izleyicilerimiz profesörlerimiz ve değerli yarışmacılarımız hepiniz hoşgeldinizz" şak şak şak kuvettli yapmacık alkışlar her neyse "bugün kazanan grup okulumuzu temsil edecek herkese başarılar ilk bölümümüz sinir kontrolü Ken ve David sizi koltuklarınıza alalım aynı zamanda görevli profesörlerde lütfen diğerler yarışmacılarda çadır tarzı kulübelere geçebilir buyrun"

Biz kulübelerimize giderken Ken ve adının David olduğunu öğrendiğim çocukla koltuklara oturdular, kollarınndan ve ayaklarından zincirle bağlandılar görevli profesörlerde onların yanına gidince ikisinide ayrı cam bir fanus gibi bir şeyle kapattılar sanırım bu sesin dışarı çıkmaması için.

Profesörler Bir 15 dakika kadar konuştuklarında ikiside sondan bir önceki çubuktaydı ama ilk önce davidin çubuğu kırmzı yandı kısacası bu eli ken kazandı yani 1-0 öndeyiz

Fanuslar kaldırıldığında yanımıza gelirken ona sevinçle bakıp çakması için elimi kaldırdım ama o yanımdan yüzü asık bir şeklide gitti gözleri insanların ağladığı zaman olduğu gibi kızarmış yani vampire döüştüğü için değil ağladığı için..

Umarım bana en korktuğum şeyleri anlatıp beni sinirlendireye çalişmazlar.

............................................

Durum şu anda 2-1 ve biz öndeyiz yarışanların çoğu aynı Ken'de olduğu gibiydi yüz ifadeleri felan şu anda James yarışıyor ama ben onu izlemek yerine laranın yanına çadıra girdim Jamesten önce o yarıştı ve şu anda hiç iyi değil çok kötü bir şekilde ağlıyor. "Bebeğim ne anlattılar neden bu kadar ağladın hadi anlat bana" deyip yanına oturdum başını omzuma koyup sıkıca sarıldım.

"Onları anlattılar Jess bana anne ve babamı anlattılar" deyip ağlamaya devam etti durmak yerine git gide ağlamadı artıyordu. Laranın bu konuda ne kadar hassas olduğunu en iyi ben biliyorum her ne kadar etrafına neşe saçmaya çalışsada çok mutlu gözüksede ara sıra sessizce bu yüzden onlara duyduğu özlemden dolayı çok sessiz ağladığını biliyorum bazen yanına gidip sarılıyorum ama genellikle yalnız kalıp içini dökmesini daha olumlu bulduğum için fazla rahatsız etme taraftarı değilim.

"Şşşş tamam ağlama şu anda güçlü olmak zorundasın ben varım yanında üzülme tamam mı" başını salllayıp gözyaşlarını sildi ve bana sıkıca sarıldı be de ona tabii

................................................

"Evvet sayın seyirciler sırada en güçlülerimiz ve son tur bunu alan maçı kazanırrr. Jessy ve Alex koltuklarınıza lütfen"

     İkimizde koltuklara geçince fanuslar kapandı evet başlıyoruz. "Merhaba Jessy ben profesör Ascot şimdi senin beynin okuyup geçmişe gideceğim ve sana en kötü anılarını hatırlatacağım bana kızma ama kurallar böyle deyip sırıttı" işaret verildiğinde ise konuşmaya başladı.

    "Hımm neydi onun adı" düşünür gibi yaptı tanrım lütfen onu söylemesin. "Heh buldum" gözlerimi sıkıca kapatmış beklerken ağızından o kelime döküldü "MİDA" eğik başımı kaldırıp yapma der gibi baktım ama işe yaramadı.

    "Hmm hadi 3 sene öncesine dönelim Mida'nın öldüğü güne o senin canından çok sevdiğin küçük tatlı kız kardeşindi değil mi? Dur cevap vermene gerek yok öyle zaten neyse ben devam edeyim."

    "Çokta çirkindi hiç sana çekmemiş" "onunla düzgün konuş" dedim sessizce ama sinirleniyorum sadece kendimi tutmaya çalışıyorum.

     "Yook olmaz kurallar böyle düzgün konuşamam sallıcaz artık birşeyler. Neyse devam edeyim ben aaa sanırım onu şu klan adı verilen zekiler öldürmüştü değil mi?"  Klan adını duyduğym anda sinir çubuğum bir tık attı. O- O pislikler benim 3 sene önce 11 yaşında olan küçük kız kardeşimi öldürdüler.

     "Dersleride kötüydü galiba yani tam bir salaktı" "Düzgün konuş dedim" diye çok sert bir şekilde bağırdım sonuç olarak 2 çubuk daha çıktı.

    Alex'e baktığımda onun 1 kademesi kalmış benim 2 biraz daha sakin olursam başarabilirim.
Beni sinir etmek için söylüyor bunları çünkü Mida'nın normal insan okulunda en düşük ders notu 93. Öğretmenler ders konusunda onu çok severdi ama sinirlerine fazla hakim olamaz yüzden sürekli birilerini sakatlardı.

     Mida'da aynı annem gibi güçlü bir vampirdi annem ve benden sonraki en güçlü vampir. "İyi oldu aslında ölmesi" dediği anda çevremizdeki fanuslar açıldı göstergelere baktığımda Alex'in kaybetmiş olduğunu gördüm. İçimden madem oyun bitti saldır şu mal profesör bozuntusuna diyen sesimi durdurmadım ellerimden ve ayaklarımdan koltuğa zincirle bağlı olmama rağmen sertçe zincirleri kırıp adamın üstüne atladım en son hatırladığım ise  burnunu ve kolunu kırdığım oldu sakinleştiriciyle beni bayılttılar çünkü.

  Bölüm biraz geç oldu ama uzun oluşuyla telafi etmişimdir diye düşünüyorum umarım öyledir vote + yorumlarınızı bekliyorum öpüldünüz😘 (tam 1000 kelime yazdım yaşasın)