İYİ OKUMALAR 🖤
Kendimi tutamadan için için ağlamaya başladığımda titreyen dudaklarım soğuğun da verdiği etkiyle beraber sürekli birbirine çarparak kapanıyordu. Burnumu çekerken temiz, erkeksi kokusunu da ciğerlerime doldurmuştum.
Belimdeki parmaklarını sıklaştırarak bedenimin daha fazla kendisine yaslanmasına sebep olduğunda başparmağıyla yavaşça kenarını okşayarak daireler çiziyordu.
Kafam karıştığında kaşlarımı çatarak yavaşça suratımı boyun girintisinden kaldırarak sıcak kehribar rengi gözlerine baktım.
"Şu anda bu andan faydalanmıyorsun? Değil mi?"
Sanki ona yüzyılın hakaretini etmişim gibi suratıma baktı ve yadırgayarak kaşlarını çattı. "Saçmalıyorsun yalnızca ağlayan bir sıçanı yatıştırıyorum."
Kaşlarım daha da derin çatılmıştı. Ardından omzumun üzerinden arkama bakıp Salih babanın adamını kollayacakken omzumu kavrayıp kendisine doğru bastırdı. "Kıpırdama, şüphelenecek. Bizi izliyor."
Suratımı tekrardan ona doğru çevirdiğimde bu sefer daha yakındı. Bakışlarının içi çıra gibi yanıyorken utanmıştım. Ben huzursuz ve rahatsızken o... Halinden öyle çok rahattı ki işkillenerek dirseklerimi göğsüne dayayıp mesafemizi açmaya çalıştım.
"Sen..." Dedim ve kısık sesle devam ettim. "Sen şu anda resmen bana yanlıyorsun?"
Tek kaşı yukarı doğru kıvrıldığında ifadesini oldukça masum tutuyordu. "Yanlamak?" Ardından kaşlarını çatarak başını onaylamaz anlamda salladı. "Ben öyle söylemezdim."
"Her neyse." Dedim sert durmaya çalışarak. Ardından ilk başta izin vermese de kendimi çekerek göğsünden ayrıldım. "Mesafene dikkat etsen iyi edersin." Adama bak. Hem sözleşme meselesini açtığımda bana laf etmişti. Hem de utanmadan sürekli belimi kollarının arasına alıp duruyordu. Erkek milleti değil miydi hepsi de aynıydı. Yok yok. Yağız'a karşı kesinlikle dikkatli olmam gerekiyordu.
Yukarı çıktığımızda uykum açılmıştı. Saatte fazla geç sayılmazdı. Sıkıntıyla kollarımı göğsümün altında kavuşturarak ayaklarımı sallandırdım. "Havuza girelim mi?"
Surat ifadesi sabit kalsa da anında gözleri parlamıştı. "Olur, ısıtıcıyı açtırırım." Bakışlarım irileşti. Odadaki havuza baş başa girmeyi teklif etmemiştim tabi ki ama o öyle anlamamıştı.
"Odadaki havuzdan bahsetmiyorum Yağız." Hayvan herif akşam serinliğinde terastaki havuza girmeye bile hayır dememişti. "Otelin havuzundan bahsediyorum. Hani şu herkesin girdiği."
Bakışlarını kıstı ve ortada büzdüğü dudaklarıyla kafasını sallayarak çenesinin ucuyla banyoyu işaret etti. "Hazırlan."
Hayret. Mağara adamı nasıl bir mayo giyeceğimi sormamıştı. Umursamadan çantamı alıp banyoya girdiğimde bende fazla açık kıyafetlerle rahat etmediğim için önü fermuarlı siyah bikini üstümü ve mini taytlı siyah deniz şortumu giyinmiştim. Bu şekilde boy göstermeye gelenler gibi değil de profesyonel yüzücüler gibi duruyordum. Yine de bu kadar bile benim için rahatsız ediciydi.
Uzun hâkî renk elbisemi giyindikten sonra havlularımı plaj çantama atarak dışarı çıktığımda o da hazırdı.
Vay canına. Takım elbisesiz Yağız dan sonra elbisesiz Yağız'la karşılaşmak gerçekten de tuhaftı. Yani tamamen elbisesiz de sayılmazdı tabi. Altında siyah, desensiz deniz şortu, üzerinde de lacivert tişörtü vardı. Oldukça fit ve sıkı duran vücudu uzun yıllardır spor yaptığını gösteriyordu. Bu durumu biraz kıskanmıştım açıkçası.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN İNCİSİ
ActionPsikopat Mafya yeni ismi KARANLIĞIN İNCİSİ olarak ve revize edilmiş haliyle beraber tekrardan wattpad de yayında. Bazı karakter isimlerinde de değişim yapılmıştır. 💎 Afra üvey ağabeyi ve babasının zorbalıklarından kaçarken görmemesi gereken bir an...