Yıllarca karanlıkta kalmış gibi

4K 202 29
                                    

Küçük kız kardeşim 3 gündür Hülya da Hülya diye tutturdu. Yeni bakıcı da bulamamıştım zaten canım burnumdaydı. Daha kardeşime bakıcı bile bulamazken nerden bulacaktım şimdi o kızı. Getirdiğim bakıcılığı beğenmiyor üstüne bir de kadınları bıktırıp delirtiyordu.

Neyseki bu gün görüşmeye 3 kişi daha gelecekti. Umarım bunlardan birini beğenir ve artık benim şu derdime derman bulurdu.

Gelen kadınların hepsini alem edip küller edip gönderen mine o kıza gelince yutturmaya başladı. Ne vardı bu kızda yani? Zaten salağın tekine benziyordu o ve sevgilisi.

Yaklaşık 3 saat sonra ilk bakıcı görüşmeye gelmişti. Bu kadın oldukça bakımlı ve deneyimli birine benziyordu. Tam da dişime göreydi bu ama önemli olan benim zevklerim değil şuan kardeşimin sağlıklı bir ortamda büyümesiydi. Sorularımı sormaya başladım:

"Daha önce hiç bakıcılık yaptınız mı? Bu işi yapabileceğinize emin misiniz diye sorayım ya da.?"

Kadın gömleğinin açık 3 düğmesinin arasından gözüken göğüslerini daha da göz önüne sürerek,

"Daha önce 2 çocuğa daha bakıcılık yaptım ayrıca farklı becerilerim de vardır. Güzel dans ederim mesela." Amacının çocuk olmadığını anlamıştım.

"Kardeşim ile konuşup size bilgi vereceğim, kapının yerini biliyorsunuz."

Aptal kadın sinirlerimi bozmuştu. Nasıl bakacaktı bu Mineye? Yemek yapmayı bile bilmediğine eminim. Zaten o uzun ojeli tırnaklarla yapılan yemeğe de yemek denmez!

Odama gidip çekmeceye baktığımda sigara paketimin boş olduğunu gördüm. Mine örnek almasın diye çekmecelere saklıyordum paketlerimi.

Üzerimi dışarıya çıkacak durumda giyinip minenin odasına gittim. Manyak çocuk hala deli gibi evcilik oynuyordu. Akıllı miniğim benim.

"Mine, kalk ve giyin haydi dışarı çıkalım."

"Nereye gideceğiz abişim?"

"Önce bir markete gideriz, sonra da parka. Ne dersin?"

"OLEEY derim abişimm." Dedi tatlı bir şekilde.

"Hadi giyin bakalım o zaman aşağıdayım ben."

"Eee abi unuttun mu abiş ben daha küçüğüm kıyafetlerimi kendim seçmem ve o dolaba uzanmam imkansız."

"Tamam o zaman gel bakalım. Hangi renk giymek istersin bugün?"

"Hmm" Dedi parmağını alnına dayayarak.

"Pembe giymek istemiyor bugün canım. Mavi olsun!"

Kıyafetlerini giydirdikten sonra ayakkabısını da bağlayıp arabaya ilerledik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kıyafetlerini giydirdikten sonra ayakkabısını da bağlayıp arabaya ilerledik.

"Abi bana çikolata da alır mıyız?"

"Hmm bir düşünelim."

"Ya abii. Zaten uzun zamandır yemiyorum. Dişlerimi de fırçaladım sabah."

"Tamam peki ama önce bir şeyler yeriz. Aç karına çikolata yenmez. Herşeyi tabakta bırakmadan yersen sana bir çikolata alırız."

"Aslan abimmm."

"Hadi bakalım ne yemek istiyor bu minik göbüş bi sor bakalım."

Göbeğini tutarak;

"Ne yemek isteriz bu gün göbüş?. "Hmm ben de onu çok severim." Tamam o zaman onu yiyoruz." Kendi göbeğine olan konuşması beni gülümsetmişti.

"Eee ne yemek istiyormuş göbüş?"

"Pizzzaaa."

-

Yemeğimizi yedikten sonra markete girdim. Mineye arabada kalmasını tembihmeliştim. Ona birkaç çikolata kendime de sigara aldım.

Arabaya döndüm.

Parka gitmek için arabayı parka doğru sürdük.

Parka geldiğimizde mine yüzüne bulaşmış erimiş çikolata ile yüzüme kocaman bir öpücük kondurdu ve sevinçle arabadan indi.

-

Yarım saat kadar parkta oynadıktan sonra telefonumu cebime koyup tam kalkarken minenin olmadığını gördüm. Neredeydi bu çocuk. Telefona dalmışım derken bir kadının elinden tutup bize doğru getirdiğini gördüm.

Uzaktan bana doğru geldikçe kadının yüzü daha da netleşmeye başladı. Bu o kadındı. Sahilde Mineyi bulan ve Minenin 3 gündür sayıkladığı kadın. Nerden çıkmıştı şimdi bu kadın?

Mine ve Hülya yanıma gelince minenin minik yüzündeki güzel gülümsemeyi fark ettim. Bu kadını görüştüğü 30 - 40 dakikada nasıl da böyle benimseyip sevmişti anlamış değilim.

"Abii bak Hülya ablayı buldum. Ben ona sordum o benim bakıcı ablam olurmuş. Nolur o olsun abi nolur. " Dedi.

Cidden bu kadın bu işi kabul etmiş miydi. Kadın da denilemez ama. Daha çok küçük bir kız çocuğuna benziyordu okuyor muydu bu? Yaşına göre gayet güzel gözüküyordu.

"İşe mi ihtiyacınız var?"

"Aslında evet ama aynı zamanda okuduğum için zamanların pek uyusmayacağını düşünüyorum."

"O iş kolay hallederiz. Size de uygun ise evime geçelim ve detaylarını orada konuşalım ne dersiniz?"

"Hülya abla nolur kabul et. Söz bak ben çok akıllı olurum seni hiç üzmem."

"Mineciğim tamam senin için bir abin ile konuşacağım ama eğer olmazsa da sakın üzülme ben seni ziyarete gelirim. Anlaştık mı? Üzülmek yok."

"Tamam söz veriyorum eğer denersen ve olmazsa hiç ağlamam hiç. Biraz üzülürüm ama bak söz hiç Ağlamayacağım. "

"Aferin benjm minik Mineme."

Bu kız çok şirin davranıyordu. Ama diğer kadınlar gibi olduğuna eminim. Kadınların hepsi aynı hepsi.


-
-
-

Sınır

30 vote
20 yorum

Komutanım!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin