on yedi| o hep gülsün diye tüm cihanı ateşe verirmişim

4.6K 401 115
                                    

"Yan sınıftan bir kız Yixing'i seviyormuş, bu öğlen gelip kuzucuğumuza açılacakmış beyler."

Baekhyun kırmızı eşofmanını boynuna kadar çekmiş bir vaziyette, kaşları çatık ve asabi yüz ifadesiyle yanımıza gelip konuştuğunda, bizim de ona ayak uydurmamız pek vakit almadı.

"Kimmiş o? Bize sormuş mu sevmeden önce?"

Jongdae'nin lafını başımla onaylayıp elimi sertçe masanın üzerine vurdum. Haftanın ortasına gelmiştik, kantinde oturmuş çay içiyorduk ve tam anlamıyla keyfimiz kaçmıştı açıkcası. Yixing bizim kıymetlimizdi. "Söyleyin tez vakit vazgeçsin bu sevdadan."

Chanyeol hmladı. "Ben gidip kızla nazik bir şekilde konuşur vazgeçiririm." Diğer yandan da omzuna yaslanmış olan Yixing'in ağzını bir eliyle kapatmakla meşguldü ki elinin ebatları sağolsun çocuğun sadece ağzı değil, tüm yüzü etkisiz hale gelmişti.

Gelgelelim, bu fikri onaylayacaktık fakat Baek itiraz etti. "Olmaz, ben seni tek başına erkekler tuvaletine bile yollamıyorum Chanyeol."

"Sensörlü ışıklar birden kapandığında korkuyorum çünkü, bunun konumuzla ne alakası var?"

Baekhyun tam ağzını açıp bir şeyler söyleyecekti ki merakıma yenik düşüp sordum. "İsmi neymiş ki tam olarak?" Gözüm istemsiz olarak hala oturduğu yerde debelenen Yixing'e kaydı.

"İsmini bilmiyorum ama görmüşsünüzdür; siyah saçlı, beyaz tenli bir kız. Geçen sene yıl sonu gösterisinde şarkı söylemişti." Herkes hatırladığını belli eden bir baş sallaması verdi. Oldukça güzel bir kızdan bahsediyordu, ismini bilmeyişimiz pek göze batmayan bir tip olduğundandı sadece. Jogdae tek tek yüzlerimize baktı. "Kız güzel diye yelkenleri indirecek değiliz heralde?"

"Asla."

"İmkanı yok."

"Günün birinde kalkar kuşumuzu üzer, biz de sebepsiz yere onu üzmeyelim."

"Beyler!" Yixing Chanyeol'ün elinden kurtulmuş bir vaziyette kurmuş olduğumuz tüm atmosferi yıktığında ona döndük. "Kızı rahat bıraksanız, gelip kendi söylese bana? Zaten çok yalnızım.."

Chanyeol hayretle yüzünü ona döndü. "Ne yalnızlığından bahsediyorsun ya? Bırak o kızı, ben sana kurban olurum." Cümlesi ister istemez sırıtmama neden oldu ama bozuntuya vermedim. "Aynen, oluruz biz."

Yixing kollarını göğsünde birleştirip başını yere doğru eğdi. "Sizin için demesi kolay tabii." Sonra susup ağlamaklı ağlamaklı önündeki çay bardağına bakmaya başladığında geri kalan dördümüz birbirimize baktık. Taştan kalbe sahip bir elemanın bile şu görüntüye bir dakikadan fazla dayanabilme ihtimali yoktu.

"İyi, otuz saniye falan konuşursunuz belki, biz yanındayken."

--

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

--

"Beyler Kyungsoo'ya sordum, kahve çekirdeğim izinliymiş bugün, benim içim hiç rahat değil."

bir çeşit eşitsizlik] sekai ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin