KÜÇÜĞÜM

959 94 535
                                    

Hayat,

Gecenin içindeki ay gibi değil mi ?

Görünüşte ay için yazılan şiirler, onun için yanan aşıklar , hepsi ayın güzelliği, gözalıcılığı için değil mi .

Aslında bu sadece fragman,belki de gelip geçici bi güzellik her gecenin sonunda doğan güneş.

İşte kalıcı olan sadece o değil mi ?
Hayatın ta kendisi günahların-sevapların gerçek olduğu tek belirti .

Ay, güzelliğini, ışığını sadece güneşten alır. 
Ona asıl güzelliği bahşeden odur .

Peki bizim çevremizde güneşimiz var mı????

                      ***********

Elim ayağım titriyordu . 
Sinirden ağlamama çok az kalmıştı.
Neden ya neden etrafta o kadar kız varken niye ben .
Her şey illaki beni buluyordu şuan vicdan azabı çekiyordum ama elimden ne gelirdi ki .

"Esila hadi  çık artık kaç saattir seni bekliyorum  ." Cenk gür sesiyle bağırıyordu tam yarım saattir lavabodan çıkmıyordum neden utanç, vicdan azabı vs.

Artık çıkmam gerekiyordu . Yüzüme su ile bir kere daha yıkayıp çıktım. Kapının yanına geçmiş sırıtarak bana bakıyordu   .

"Offf ama Cenk yeter ya gülüp durma" dedim sinirli olduğunu düşündüğüm bi tavırla.

"Tamam tamam hadi gel gülmeyeceğim seni eve bırakayım ."

Cenk , 4 yıllık arkadaşım. Bana hem abi hem de dost oldu . Bu hayat benden çok şey aldı ama Cenk'i verdi.

Gülmeyeceğim mi demişti o . Eve iki sokak vardı ve hala benimle dalga geçiyordu. Artık gerçekten sinirlerimi bozmuştu.

"Git Cenk ben kendim gideceğim eve ."dedim ve hızlıca yürümeye başladım. 

"Hadi ama şaka yapıyordum Esila hanım alınmayın hemen , buralar karanlık oldu zaten seni yalnız gönderemem dedi, kararlı bir şekilde. "

Ben ne günah işlemiştim de bu çocuğu vermişti Allah bana ya .

"Cenk ben çocuk değilim kendim gidebilirim şimdi beni yalnız bırak lütfen ."

En iyisi sakin konuşmaktı  yoksa başka türlü gideceğe benzemiyordu. 

Ellerini havaya kaldırdı." Tamam tamam ama çok dikkatli ol karanlıktan korktuğunu biliyorum fıstığım . Dedi ve sarıldı. 

"Tamam abi ." Güldü bende fikrini değiştirmeden hızlıca yola koyuldum.

Benimle bu kadar dalga geçtiği yeterdi .
Evet aynı şey benim önümde başkasına yapılsaydı  kesinlikle gülerdim ama kendin  yaşayınca öyle olmuyordu.

2 yıldır bana takıntılı olan Emre .
Her şekilde beni rahatsız ediyordu ama 1 aydır ses seda yoktu bende kurtuldum sanmıştım .

Halbuki hazırlık içindeymiş bugün cafede Cenk 'le beraber  otururken birden bi şarkı,   kalpli balonlar içinde takım elbisesiyle Emre belirdi ne olduğumu şaşırdım.

1 ay da nasıl bir insan bu kadar değişebilirdi? Gerçekten yakışıklı olmuştu. Peki benim için bi şey değişmişmiydi  . Hayır!

Elinde kırmızı kutu önümde diz çöktü evet aynı düşündüğünüz şeyi yaptı bana evlenme teklifi etti.

O kadar sinir oldum ki ilk başta bu takıntısına üzülsem de  artık haddini fazlasıyla aşmıştı . Bende kendimi  tutamadım ve Emre 'nin  ağzını burnunu kırdım. 
Yada ben kırdığımı zannettim dövüşle alakam yoktu ama sinirlenince gözüm hiç bir şeyi görmüyordu .
Emre 'ye nerden geldiğini bilmediğim güçle saldırmıştım.  Kesinlikle psikopat  değildim ama bu Emre  beni öyle yapacaktı bu gidişle.

Ama ne yapabilirim ki sabrın da bir sonu var değil mi?

Böyle düşünürken yolda ilerliyordum. Eve az kalmıştı ama buralar gerçekten çok karanlık ve ıssızdı ve ben korkmaya başlamıştım. 
Tam sokağın köşesinden dönecekken bi  ses duydum .
Yavaşladım sesi daha iyi duymak için nefes bile almıyordum  .

Sesler kesilmişti tam köşeği dönmek için adım attığım sırada kolumdan çekildim.  Çığlığı  basacağım anda çığlığım içime kaçtı. 

Çünkü kocaman bir el ağzımı kapatıyordu .
Beni duvara yapıştırmıştı. Kalp atışlarım hızlandı .Karanlıktan yüzünü tam seçemiyordum ama mavi gözleri tüm keskinliğiyle üzerimdeydi.  Nefesimi tutmuş onun gözlerini içinde kaybolmamak için kendimi zor tutuyordum. Gözleri şeytanın Hz Adem'i yasaklı meyveye çağırdığı gibi çağırıyordu. 

Kapşonunu kafasına geçirdi ve bana daha da yaklaştı.  Karanlıkta yakamozun denizi hapsettiği gibi beni de hapsetmişti.  Tam o an bi araba sesi duydum ama görüşümü kapatan  biri vardı .
Dışardan bakıldığında ara sokakta takılan sevgili olduğumuzu düşünmüş olmalı ki araba hiç hız kesmeden yanımızdan uzaklaştı .
Sanki bu mavi gözlerin sahibini arıyorlardı ve o bende saklanıyordu.

Araba geçince elini çekti ama yanımdan bir milim kıpırdamadı  .
Kulağıma doğru eğildi erkeksi kokusu düşünmemi engelliyordu .

Sıcak nefesini boynumda hissettim .Erkeksi kokusu üstüme siniyordu .

"Karanlığıma hapsolmadan git küçüğüm ."

Ve uzaklaştı  . Ne yapacağımı ne hissedeceğimi bilemedim .

Koştum,arkama bile bakmadan gecenin üstünde salınan ay 'ın kasvetli ışığında deli gibi koşuyordum. 

Nihayet eve varabilmiştim . Arkama baktım köşede hala bana bakıyordu sanki  içeri girmemi bekliyor gibiydi . İçeri girdim koşarak eve çıktım.
Odama ilerledim  ve pencereden baktım.  Yoktu gitmişti.  Kalbim niye böyle atıyordu. Korkmuştum o yüzden

peki

Kimdi bu çocuk?  Bana yardım mı etmişti yoksa beni kullanmışmıydı ? 

Beni tanıyordu .

Beni aklımda o kadar soru işaretiyle bırakmıştı.

@drberikademir

💙💙💙💙💙💙💙🖤🖤🖤🖤🖤💙💙💙💙🖤🖤💙💙🖤💙🖤💙🖤🖤💙💙🖤💙🖤💙🖤💙🖤💙💙🖤💙🖤💙İÇİNİZDEKİ KARANLIĞI BULMANIZ DILEĞİYLE🌙

KARANLIĞIM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin