River Song'un Yüzüğü

Bölüm 5

"Doktor bu sefer sırada ne olduğunu hatırlamıyorsun dimi? Ayrıca yiyecek bir şeyler alsak o kadar açım ki havuzdaki o köpekbalığını bile yiyebilirim sushi niyetine ve-"

"Evet Rory, harikasın! Yemek. Düğüne çoğu insan yemek için gider. Yemek seçmeliyiz seçerken bolca yersin."

"Ne yani şimdi yemek gezegenine mi gidicez?"

"Evet. Hayır. Yani... aslında evet ama adı öyle değil. Yemek sistemi. Sizin Güneş Sisteminiz gibi düşün. Bir grup gezegen topluluğu var her gezegende farklı bir yemek çeşidi var ve etraflarında döndükleri kocaman bir yıldız var baya sıcak, o gezegenlerdeki yiyecekleri pişiriyor. Ve aklına gelebilecek her çeşit yiyecek var."

Doktor, Rory'e söyleyecek bir şey bırakmadan Tardis'i çalıştırdı ve Yemek Sistemine doğru yola çıktılar. Tardis'ten çıktıkları an nefis yemek kokuları almaya başladılar. Rory düşündüğünden daha fazla acıktığını farketti. Ama ilk olarak Sebze Gezegenindeydiler. Sanki kocaman bir ormandaydılar, sebzeden yapılmış. Her sebze ağaca benziyordu, kocaman sebzeler, orta boy sebzeler, küçük sebzeler ve onların yiyebileceği boyutta sebzeler vardı.

"Doktor? Bence kimse sebze istemez."

"Evet haklısın bence de buradan gidebiliriz." Tardis'e binmeden önce doktor minik bir sebze topluluğuna koştu, bir sap sebze kopardı ve cebine koydu.

"Sakın o kereviz deme. Cidden Doktor..."

"Tamam demiyorum." 

Tardis'e bindiler ve Et Gezegeni'ne doğru yol aldılar. O gezegenin yarısı kahverengiydi yarısı kırmızı. Kahverengi kısmı pişmiş etler kısmı oluyordu kırmızı kısmı ise çiğ. Onlar ilk pişmiş et kısmına gidip her çeşit eti tatmaya başladılar.

"Hmm... Doktor... bu et hayatımda yediğim en güzel et bundan almalıyız. Nedir bu?"

"Uzayda dolaşan yarı balık yarı at türünden birinin idrar kesesi. Çok beğendiysen alalım çok güzeldir cidden ve idrar kesesine iyi gelir."

Doktor'un bu dediyle Rory'nin kusması bir oldu.

"Hmm demek biraz keskin geldi. Tamam... burda çok güzel sizin gezegeninizden de etler de vardır."

"Karınca yada örümce yadaaa böcek mi yok kalsın."

"Tabi ki onlar da varda varda domuz, inek, koyun, keçi, tavuk, hindi yani siz ne yiyorsanız ve sizinkilerden daha lezzetlidir pişmiş hali."

"Bir güneşin bizden daha iyi mi pişirdiğini iddia ediyors-" Doktor, Rory'nin ağzına bir parça et sıkıştırdı ve Rory aklından bir güneşin onlardan daha iyi pişirdiğini kabul etti. Tardis'e beş kilo et ile bindiler ve etleri onları sıcak tutucak bir yere koydular. Rory etin artmasını umdu çünkü bir kısmını kendi yemek istiyordu.

Oradan Balık Gezegenine gittiler ve biraz da balık aldılar ama o et kadar güzel değildi o nedenle orada fazla kalmadılar. Tatlı Gezegenine gittiler. Rory o kadar beğendiki bir kaç dakika kıpırdamadan sadece çikolata şelalesine baktı. Etrafta şekerden ağaçlar çikolata çeşitlerinden şelaleler... Aynı Charlie'nin Çikolata Fabrikası filmindeki gibi bir yerdi, hatta daha güzel. Daha bir kaç çeşit şey denemelerine rağmen  şekerden bayılcak gibi oldular. İkiside yemedikleri kadar çikolata yemişlerdi.

"Doktor! Pastayıda mı burdan alsak?"

"Pasta Gezegeni var Rory ama bir kaç yıl önce bir meteor gezegene çarpmış ve yörüngesinden çıkıp güneşe çok yaklaşmış. Tahmin edebileceğin üzere her şey erimiş. Farkettiysen her gezegen güneşe yakın değil. Şimdi en uzak olan İçicek Gezegenine gidiyoruz. Güneş'e uzak olduğu için çay ve kahve gibi içicekler ısınamıyor o nedenle kendinden ısıtması var yer altından sıcak bir şekilde çıkıyor."

İçicek Gezegeni de Rory'e göre çok güzeldi her çeşit içiceğin kendi göleti vardı ve alkollü olanlar alkolüne göre sıralanmışlardı.

"Doktor? Neden alkolsüz kategoriden içicek bakıyorsun? Emin ol düşündüğünden daha dayanklıyız."

"Hayır güven bana değilsiniz senin gezegeninde en alkollü bilinenler burada en az oluyor eğer diğerlerinden içersen çok kötü sarhoş olursun ve-"

"Bundan mııııı Doktor beyyy." Rory en alkollülerden birinden bir yudum içmişti ve hiç olmadığı kadar sarhoş olmuştu."

"Ay Rory sen beni dinlemiyormusun! Neyse bir kaç şişe kırmızı şaraba benzeyen şeyden ve beyazından alalım vee biraz şampanya. Acaba bunlar şampanya ve şarap mı. Ama tadacak zaman yok ve lazım olursa diye şu alkollülerden de alalım...evet... oldu Rory! RORY!"

"Efendim Amy? Amy...sen saçlarını mı...boyattın ve...boynuna saçma...bir papyon mu geçirdin...iyice şuu... adı neydi... DDD.... Doktor... evet Doktor'a mı benzemeye başladın?"

"Saçma mı? Papyonlar havalıdır ve fesler de ve kovboy şapkaları da vee bende tamam mı neyse seni Tardis' e götürelim."

Doktor ve Rory, Tardis'e bindiler ve Yemek Sisteminden ayrıldılar. Rory kendine gelince onu çok zor bir gün bekliyordu çünkü hiç bu kadar sarhoş olmamıştı.

                                          ------------------------------------------------------------------ 

"River bu sana çok yakışmış."

"Amy...Anne...Amy...bu durum çok garip olmaya başlıyor ve milyonuncu elbiseyi deniyorum sen hala yorulmadın mı? Dün tüm gün boyunca dergilerden ve sitelerden milyonlarca gelinlik baktık ve bugün de milyonuncuyu deniyorum. Her seferinde çok yakışmış yada çok güzel olmuşsun diyorsun ama almıyoruz. Senin gelinliğin bana olmaz ama öyle bir şey giysem yada bir süre ara verip listeye devam etsek."

"Rory'den yemekleri hallettik diye mesaj gelmişti bu sabah ama Rory'nin yazmadığından şüpheleniyorum çünkü en son baktığımda Rory mesajlarının sonunda adını yazmıyordu, yazsa bile Rory Pond yazmayacağına eminim. Bir de üstüne basa basa ikimizde iyiyiz ikimizede hiç bir şey olmadı her şey yolunda diyordu."

"Off... tüm heyecanlı şeyleri onlar yapıyor bence Tardis'i bir süre ödünç almalıyız hatta gelinliği uzayda bakarız yada gelecekten alırız. Çok güzel mağazalar biliyorum."

"River Song sen bir dahisin en yakın zamanda hemen buraya gelmelerini söyleyeceğim ve biz de Tardis'i alacağız ama şimdi gelinlik denemelerine devam."

Bazı gelinlikleri cidden çok beğendiler ama Amy tam River'a göre bir gelinlik bulacaklarına emindi, eninde sonunda uzayda veya başka bir zamanda bulucaklardı. River ama tüm heyecanı kaçırdığını düşünüyordu. Tardis'i aldıkları zaman istediği heyecanı yaşayacağını düşündü. Zaten Tardis'i kullanabiliyordu. Hatta Doktor'dan daha iyi kullanıyordu. Her dakika gelinlik denemek ne kadar sıkıcı olsa da River, annesiyle vakit geçirmekten memnundu zaten bu kadar şeyi onunla birlikte olmak için katlanıyordu. Birlikte oldukları zaman Amy'de çok mutlu oluyordu. River bu mutluluk için her şeye katlanırdı.