Melez?

12 3 0
                                    


"Ama bu nasıl olur?" Şimdi iki kardeşten şaşkın bir şekilde birbirinin gözlerine bakıyordu. Biraz ileriden gelen uluma sesi ikisinin de şaşkınlığını üstünden atmıştı. Kardeşler hızla birbirine yaklaşırken gözleri yerde hareketsiz bir şekilde yatan adamlara takıldı. Tam bulundukları yerden uzaklaşacakları sırada önlerinde iki kişi belirdi. İkizle korkuyla geriye sıçrarken önlerinde beliren iki kişi huzurla gülümsedi. "Melez kardeşler, bir cadıdan ve bir erkek periden doğma." "Kutsasın sizi Samar Ormanı Perileri." "Sakin olun size zarar vermeyeceğiz, gece vakti orman tehlikeli olur bırakın size yardım edelim." Kardeşlerin bu yardımı kabul etmekten başka şansı yoktu. Tedirgince kafalarını salladılar. Periler onları ellerinden tutarak yavaşça yürütmeye başladılar. İkizler oldukça şaşkındı bu iki kadın ne demişti öyle? Melez? Cadı? Erkek peri? onlarda neydi öyle? bir yandan da göz renklerinin değişmesi ve o adamlara ne olduğu vardı tabii. Ailelerini öldüren o adamları elbette umursamıyorlardı önemli olan kısım onların nasıl hayatlarını yitirdiğiydi. Kısa süre sonra Teresa hatırladığı ailelerinin ölümü üzerine göz yaşlarına boğuldu. Perilerden biri ona döndü ve elini Teresa'nın omzuna koydu. "Sakin ol kızım annen ve baban güzel bir yere gittiler." Teresa'nın göz yaşları dururken Thomas bu durumdan şüphelenmişti. Hızla kadının kolunu kardeşinin omzundan çekerek Teresayı arkasına aldı. Periler önünde dönerek ilerlemeye başladılar. Biraz ilerledikten sonra hava kapkara bir hal almıştı. Thomas perileri takip ederken endişeliydi çünkü onları tanımıyorlardı. Teresa perilere "Nereye gidiyoruz?" diye sordu. Periler "Sadece takip edin..." diye mırıldandı. Teresa Thomas'la beraber perilerin arkasından ağır adımlarla ilerlemeye devam ettiler. Bir kaç adım gittiklerinden sonra karşılarına bir küçük kulübe çıkmıştı. İkizler aşırı yorgun olduklarından hiç sorgulamadan kulübeye girdiler. Kendilerine geldiklerinde ise sabah olmuş ve peri kadınlar yok olmuştu. "Onlar nerede?" Teresa boş gözlerle ikizine baktı. "Sen ne biliyorsan ben de onu biliyorum Thomas." Kulübenin içini çeşitli kuş sesleri doldurduğun da ikizler hala ailelerinin yasını tutuyordu.

Samar Ormanı'nın KoruyucularıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin