valla son kez yayinliyom bu fici artik taslaga almak yok (umarim)
🍕
Soğuk,
hava çok soğuk.
21 Aralık bugün; her yerde gelen yeni yılın, noelin çoşkusu var. Karlı kaplı her yer, bastıkça sanki kemik kırılırmışcasına sesler geliyor. Hoş. Seviyorum bu sesi. Çok hoş.
Burnumun ucu kızarmıştır soğuktan, birazcık daha gömülüyorum kırmızı-beyaz çizgili atkıma. Sola dönmemle acıkıtığımı hissediyorum. Daha doğrusu duyuyorum. Karnım kükrüy- ah hayır, gurulduyor.
Biraz daha ilerleyince, görüş açıma bir pizzacı giriyor. Pizza severim. Açım. Hızlı adımlarla ilerliyorum pizzacıya. Kapısını açmamla, kapının üstünde olan zil hoş bir ses çıkarıyor. Kulaklarıma ilişince o ses gülümsüyorum. Pizzacı sıcacık, insanların bazıları oturmuş masalarına pizza yiyor bazıları ise kasanın önünde duruyor. Anladım, self servis.
Masalara bakıyorum, bir belki iki tane boş masa var. Ah hayır, burda yemek istemiyorum. Evde yiyeceğim, tek başıma, yalnız.
Yalnız.
Yalnızlığı severim.
Kasanın önüne geldiğimde üç kişi var önümde, bekliyorum sıramın gelmesini.
Tam önümdeki kişi de çekildiğinde ilerliyorum ve onu görüyorum.
Siyah bir şapka takılı, üstüne pizzacının adı işlenmiş, yine siyah polo yakalı bir kıyafet var üstünde. Pantolonunu göremiyorum, ah görmesem de olur çünkü pantolonu, yüzünü gördükten sonra beni pek alakadar etmiyor. Tanrım, cenneten düşmüş gibi değil, cennet gibi. Kahverengi gezegenleri var, tam orantılı gözüken bir burnu, şekilli hafif ince gül kurusu, gül görünümlü dudakları, alnına düşen ama birazını şapkanın kapattığı saçları...
Muazzam.
Tam anlamıyla, muazzam.
"Hoşgeldiniz" diyor. Sesi, mükemmel. Kalın ama bir o kadar da narin.
"Hoşbuldum" diyorum kısık sesle. Ah, sesim de nereye kaçmıştı böyle!
"Ne arzu ederdiniz?" 'seni' diyemiyorum. İstediğim pizzayı söylüyorum ona -aslında ne istediğimi onu görünce unuttum, sadece aklıma ilk gelen pizza çeşidini söyledim-. Anlayışla gülüp önündeki tablet kılıklı şeye notlar alıyor. İçecek isteyip istemediğimi sordu, ya da yanında herhangi bir şey. O an aklıma ne geliyorsa söyledim çünkü dikkatim konuşurken hareket eden dudaklarındaydı. Bana en kısa sürede pizzamın hazır olacağını söyledi. Kenara geçip pizzamı bekledim ama tek yaptığım onu izlemekti.
Siparişim hazır olunca çağırdı beni. "Jimin Bey!" diye seslenişi, ah kalbimi titretti. Pizza kutusunu elime alırken, yakasındaki kart çekti dikkatimi. Taehyung.
Merhaba Taehyung,
bu ilk karşılaşmamız.
ama emin ol ki son olmayacak.
🍕
uzun zaman önce yazdığım, niye okunuyor hâlâ bilmediğim ficim.. yazım ve mantık hataları olabilir, özür dilerim🐻 iyi akşamlar/geceler/günler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
pizza
FanfictionPark Jimin, her ayın 21. gününde gittiği pizzacıda çalışan kasiyere vurulmuştu. //vmin