Rana:"Kızlar nasıl olmuşum?" dedim arkası dönük gelinliklere bakan kızlara seslenerek. Bana döndükleri zaman gülerek kendi etrafımda bir tur atmıştım.
"İnanamıyorum Rana sen çok güzel olmuşsun."
Gamze gözleri dolu bir şekilde yanıma gelmişti. Gülerek ona baktım. Ellerimi tutup dikkatle baktı.
"Umarım çok mutlu olursun."
"Gamze yapma ama beni de ağlatmanı istemiyorum." dedim gözlerim dolarken. Bu ara çok duygusaldım.
"Abim seni böyle gördüğünde tekrardan aşık olacak." dedi İrem ve o sırada Tarık'ın sesini duydum.
"Ben Rana'yı her gördüğümde zaten tekrardan tekrardan ve tekrardan aşık oluyorum."
Hızla arkamı dönmüştüm.
"Tarık ne yapıyorsun? Ben düğüne kadar sana gelinliği göstermeyecektim uğursuzluk getirir."
"Aşkım yapma ama böyle şeylere inanmıyorum. " dediğinde huzursuzlansam da Tarık'a bakınca geçmişti. Gülümseyerek yanıma geldi ve yaklaşırken alt dudağını ısırmıştı.
"Sen çok güzel olmuşsun." dediğinde kalbim hızlanmaya başlamıştı.
"Sağol." dedim utanarak başımı eğerken. Oda çenemden tutup başımı kaldırdı ve dudağıma bir öpücük bıraktı. "Sen ne yapıyorsun burada?"
"Üst katta bende damatlığımı deneyeceğim ve geç kalmadan gitmeliyim. Ayrıca sana biraz daha bakarsam düğüne kadar beklemeyip direk nikah dairesine götüreceğim."
"Seni seviyorum. Hadi git." dedim gülerek.
O üst kata gidince bende gelinliğimi alarak oradan ayrılmıştım.
"Çok mutluyum, çok heyecanlıyım kızlar. Gelinlikle Tarık'ın karşısında bayılacağım sandım. Beni ilk öptüğünde bile bu kadar heyecanlanmamıştım. Düğünde ne yapacağım?"
"Abimde seni öyle görünce heyecanlandı. Her halinden belliydi."
"Sen çok güzel oldun ama ya." dedi Gamze hala duygulu halde.
"Gerçekten giymem gereken gelinliği buldum. Sanırım fazla mutluluktan bayılacağım." dediğimde kızlar güldü.
"Neyse bende açlıktan bayılacağım. Hadi artık." dedi Gamze.
"Benimde kahve saatim geldi sanırım."
"Peki o zaman siz geçin bende gelinliğimi arabaya koyup geliyorum. Elimde taşımayayım."
"Tamam koy kıymetli gelinliğini. İlerde ki kafe biliyorsun." dedi Gamze.
"Evet biliyorum geçin siz." diyerek el salladım. Kızlar yanımdan ayrıldığı zaman bende yola doğru adımımı atmıştım. Tarık'ın sözleri ve bana bakan hali aklıma gelince kendi kendime gülümsedim. Elimdeki gelinlik poşetine bakıp iç çekmiştim. Şuan gerçekten çok mutluydum. Kendi kendime gülümserken birden güçlü bir korna sesi kulağıma doldu. Başımı hızla sese doğru çevirdiğimde olduğum yerde çakılıp kalmıştım. Birden kendimi koruyabilecekmişim gibi omuzlarımı kendime doğru çektim ve gözlerimi sımsıkı kapattım.
O an o kadar yavaş gerçekleşiyordu ki ama bir o kadar da hızlıydı. Bedenim hızla savrulmuştu. Kendimi boşlukta hissediyordum. Bedenimin kontrolü bende değildi. Sonra kafamın hızlı bir şekilde bir yere çarptığını hissettim. Bir şeyler çatlamış kırılmış gibiydi. Bedenim bir yerden kaydı ve sırtım sert zeminle buluştu. Artık vücudumun kontrolü benim elimdeydi. Boşlukta olma hissi yoktu. Ama hiçbir yerimi oynatamıyordum. Yavaşça gözlerimi araladığımda masmavi gökyüzünden süzülerek bana doğru gelen gelinliğimi gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gönüllü Elçiler
Любовные романыKeşfedilmemiş kitapların keşfedilmesine yardımcı olmak amaçlı açılmış kitaptır.