betrayal // malfoy

0.2

Sonunda Diagon yolunu bulabilmiştik, ilk önce bir cüppe, kazan, okul kitapları ve okuma kitapları, siyah bir baykuş aldık. Sadece asa kalmıştı.

Asa dükkanına girdiğimizde beyaz saçlı yarı yaşlı bir adam duruyordu.

"İyi günler. Ben Ollivander." dedi adam gülümseyerek ve elini uzattı.

"Size de iyi günler Mr. Ollivander. Crystal Winter." dedim adamın elini sıkarak.

Sonra raflardan seçip elime bir asa verdi,

"Dene bunu, sadece sallaman yeterli."

Asayı aldım ve salladım ama masanın üstündeki solmuş çiçekleri düşürdüm.

"Çok özür dilerim." dedim şaşkınlıkla.

"Hiç önemli değil, dur sana bir asa daha getiriyorum." Ollivander tam bunu söykedikten sonra kapıdan o Diagon yolunu sorduğum aile girdi.

"Oh, Lucius Malfoy. Size nasıl yardımcı olabilirim?" dedi adam nazikçe asa aramayı bırakıp.

"Asa dükkanına geldiğimize göre veritaserum arıyoruz Ollivander." dedi az önce adının Lucius Malfoy olduğunu öğrendiğim adam.

"Bu küçük hanımdan sonra size tabiki bir asa bakabilirim."

Lucius Malfoy bana iğrenircesine baktı,

"Ne zamandan beri böylelere asa satıyorsun Ollivander?" diye sordu adam hala beni iğrenerek süzerken.

"Yaklaşık 95 yıldır." dedi Ollivander hala asa bakmaya devam ederek. Ve sonunda bir şey bulunca eline aldı.

"Alıç ve tek boynuzlu at kılı, 25.5 cm, makul ölçüde esnek." dedi Mr. Ollivander ve asayı bana uzattı.

Asayı elime alınca sıcaklık hissettim. Ve asayı az önce yere düşürdüğüm çiçeklere doğru salladım. Çiçekler eski haline geri döndüler. Mr. Ollivander gülümsedi.

"Asan seni seçti." dedi.

O sırada Lucius Malfoy konuştu.

"Burda asa almayı mı bekleyeceğiz yoksa senin özlü sözlerinin bitmesini mi?" dedi bıkkınlıkla.

"Oğlunuza da hemen bir asa veriyorum Mr. Malfoy." dedi ve yine raflara doğru yöneldi.

Eline bir asa aldı, kaşlarını çattı ve bana baktı sonra Draco'ya. Ve yavaş adımlarla ona doğru ilerledi.

"Alıç ve tek boynuzlu at kılı, 25.5 cm, makul ölçüde esnek, Miss Winter ile aynı."

"Benim oğlumun asası bulanıklarla aynı özellikte olamaz! O bir Malfoy, asası özel olmalı!" diye hiddetle bağırdı Lucius Malfoy.

"Büyücü asayı değil asa büyücüyü seçer Mr. Malfoy. Bu benim elimde olan bir şey değil." diye cevap verdi Ollivander.

Draco asayı salladı ve benim düşürüp sonra tekrar eski haline döndürdüğüm solmuş çiçeklerin açmasını sağladı.

Lucius Malfoy'a baktığımda sinirden patlayacağını gördüm.

Mr. Ollivander gülümsüyordu. Draco ise bana babasının o tiksinen bakışlarından atıyordu.

"İyi günler Mr. Ollivander." dedim ve dükkandan çıktım.

--

Eve geldim ve oradan aldığım kitapları okuyarak bir kaç basit büyü öğrenip, denedim.

Saatin geç olduğunu fark ettiğimde yatağıma uzandım ve Hogwarts'ın nasıl bir yer olacağını hayal ettim. Daha doğrusu hayal etmeye çalıştım, eminim ki hayallerimden bile daha güzeldir.