(Medya: ChangLix ve Minsung)
Oylamayı unutmayın. İyi okumalar!
Felix yaklaşık 1 saattir Seungmin ve Hyunjin'in odasındaydı. Yarım saat önce de Jisung yanlarına gelmiş, bir gün sonraki partide ne yapacaklarını tartışıyorlardı.
-Ben gitmek istemiyorum.
Seungmin istemediğini söylerken Felix buna -belki de bugün yüzüncü kez- karşı çıktı.
-Hayır hayır, sen kesinlikle gelmelisin.
Jisung anlamaz bakışlarla Felix'e döndü.
-Neden o kesinlikle gelmeliymiş?
Felix Jisung'a keskin bakışlarını yolladı. Bu çocuk her şeyi berbat mı etmek istiyordu? İkisi birlikte çöpçatanlığa başlamışlardı ve Jisung şu an Felix'in fikrini batırıyordu.
-Çünkü..
Felix bir cevap bulmaya çalışırken, sincap tipli olan bir anda ne dediğini kendinin bile bilmediği bir cümle attı ortaya.
-Ah doğru ya. Hyunjin, Seungmin olmadan gitmeyeceğini söylemişti.
Felix kafasını ellerinin arasına alıp içinden Jisung'a küfürler ederken, Seungmin parıldayan gözlerle Hyunjin'e baktı. Cidden böyle mi söylemişti?
Hyunjin tam reddedecekken yanındakinin kendisine hayranlık dolu bakışlarını gördü ve susmak zorunda kaldı. Seungmin bu durumdan memnun olduysa bozmaya gerek yoktu. Şu an ilgilendiği başka bir şey vardı.
-Felix sen geliyorsun değil mi?
Jisung bir Felix'e bir de Seungmin'e baktı. Hyunjin'in Felix'e karşı birtakım duyguları olduğunu elbette anlamıştı. Seungmin de biliyordu. Hatta bunu ona o söylemişti. Ama Felix ya biraz saftı ya da salak.
Jisung biraz düşündükten sonra salak seçeneğini daha doğru buldu.
-Aslında gelmek istemiyordum ama Changbin hyung çok zorladı. Sanırım geliyorum.
Hyunjin gerildiğini hissetti ama belli etmedi. Kendini Seungmin'in kucağına bıraktı. Oda arkadaşının kokusu onu rahatlatıyordu. Ayrıca fazla rahattı.
-O zaman yarın hepimiz gidiyoruz!
Jisung'un heyecanlı sözleriyle hepsi gülümsedi ve kafalarını salladılar.
>>>>>>>>>
Sarışın çocuk odasının kapısını açtığında içeriden gelen sesleri garipsedi. Daha sonra seslerin tanıdık olduğunu anlayınca yavaşça içeri girdi.
Ama "keşke girmeseydim" demeden de edemedi.
Changbin'in yatağında yiyişen bir adet Chan-Woojin çifti ve kendi yatağında diğer ikiliye aldırmadan cips yiyen Minho'yu görmeyi beklemiyordu.
-Siz buraya nasıl girdiniz?
Chan ve Woojin, Felix'in sesiyle ona döndüler ama Minho pek takmışa benzemiyordu.
-Oo demek gelin hanımımız bu. Anlattığın kadar varmış Chan.
Woojin'in konuşmasıyla Felix kaldıramadığı tek kaşıyla onlara bakmaya başladı.
-Gelin hanım?
Chan kıs kıs gülerken Woojin konuştu.
-Sen Changbin'in erkek arkadaşı değil misin?
