Sen, güzelliği büyüleyici olan bir Havva'sın.
Masumluğu insanlar tarafından yalanlanan Meryem Ana'sın.
Sen, Tanrı'nın en büyük kanıtısın.
Ve hep öyle kalacaksın.
Sabahını durmadan aydınlatan o sarı güneşin enerji kaynağısın.
Gökyüzümde her şeye rağmen parlayan kutup yıldızısın.
Hayatımdaki yönümü hep gökyüzünde kalarak bulmamı sağlayacaksın.
Ah o kolların, o güzel bakışların,
Beni sarhoş etmeye yetiyor bu güzel davranışların.
Boynuma dolanmış zincir eşliğinde kayboluyorum bu eşsiz gecede.
Bulunamıyorum bu zifiri karanlık ince gülüşünde.
Gel her gece zihnime, sar düşüncelerimi bir anlık nefesimde.
Sen, tazeliği ile dilimden düşmeyen bir çam ağacısın.
Kokusuyla bayılacağım o koca ormanın büyük bir kısmısın.
Kışın o üşüten soğuğun ilacı olan sıcacık bir aile ortamısın.
Ve hep öyle kalacaksın.
Akşamımı mahvedecek kadar sevdiğim bir oyunun ezberlediğim o son parçasısın.
Uyurken içimin huzur ve keder dolmasına sebep olan o kara duasın.
Belki de Tanrı'mın yer yüzündeki suretisin çünkü bir o kadarda Mekke gibi kutsalsın.
Ah o gözlerin, o güzel düşüncelerin,
Beni ayıltmaya yetiyor bu inanılmaz sesin.
Boynuma dolanmış zincir eşliğinde kayboluyorum bu parlaklığı pek olan yerde.
Bulunamıyorum bu gözümü kamaştıran savaş cephesinde.
Gel her gece ruhumun eşiğine, sar düşüncelerimi o narin ellerinle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Olmayan Birine Mektuplar
RomansaO asla beni anlamadı. O asla beni duymadı. O asla varlığını kanıtlamadı. Ama insan onun varlığını inkar etmek için aptal olmalıydı.
