10.BÖLÜM

118 7 0
                                    

MULTİMEDYA ELA'NİN GİYDİKLERİ

"Bak Umut sana küsmemiştim zaten sana neden küseyim.Tamam bağırmana kırıldım ama küsmedim şu iğrenç psikolojinden kurtul bir yeter ya."

Umut kapıma gelip ağlayarak özür diledikten sonra aşağıya indik salonda oturuyoruz ama hala somurtuyor beyefendi halbuki ben gülümsemesini o kadar çok istiyorum ki.

"Ya hala beni affetmedin biliyorum. "

Ah deliricem.

Sürekli beni affetmedin diyip duruyor halbuki unuttum bile.

"Yeter!Aaa sıktın ama!Affettik dedik ya!Daha ne istiyorsun be koca bebek!Yürü hadi dışarı çıkıyoruz!Bunaldım evde!Surat asmayı bırak affettim seni hadi kalk!"

Sesimi yükseltip bunları söyleyince gülünsedi.Kafasıno salladı ve giyinmeye yukarı çıktı.Sonunda o muhteşem gülümsemesine kavuşturmuştu beni.Cidden mahfolması gereken atarlarda olması gereken benken o durmuş somurtuyor ve ben onu gülmeye zorluyordum az önce.Rolleri değişmiş gibiydik.Kim daha kötü durumdaysa o an için o onun umudu olacaktı.Ama şunu biliyorum ki biz birlikte atlatacaktık bu dönemleri.Belki günler belki yıllar hatta belki yıllar alacaktı ama biz atlatacaktık.Biz buna inanıyorduk.O kız kardeşine -lanet olsun o benim- inanıyordu.Ben ise Umuduma.Biz birbirimize inanıyorduk.

Düşüncelerimin bölünmesi eşsiz sesiyle oldu.

"Hadi küçük daha giyinmemişsin"

"Tamam"

diyip merdivenleri hızlıca çıktım.

Dolabın önüne geçtim.Koyu mor kısacık bir şort giydim altıma.Baya kısaydı.Ayaz buna izin vermezdi ama öyle biri yok hayatımda artık. Üstüme de kolsuz kot gömlek giydim.Kot gömlek koyudan açığa doğru ton değiştiriyordu.İkisi hoş ve spor duruyordu.Kot gömleği şortun içine koydum.İşte şimdi daha iyiydi.Ayakkabı olarakta mor vans giydim.Mor hastalığı başa bela.Yalnız Umut un kız kardeşinin baya kıyafeti varmış.Yandan asmalı pudra rengi bir çanta taktım.Hazırdım içine telefonumu koydum.Zaten bana ait tek şey oydu.Çok zengindik ama yanımda cüzdanım yoktu.Ve o zenginlikten mahrum bırakan babam ve bunu sonuna kadar hak eden ben vardım.Yani bu yüzden parasızlık şikayet edeceğim son şeydi.Ben ölmeyi bile hak etmiyorken karşıma Umut çıkmıştı.Ona şimdiden bağlanmıştım.Bunları boşverip Umudumu bekletmemem gerektiğini düşünüp aşağı indim.Salonda bir ileri bir geri gidiyordu.Beklemekten sıkıldığını anladığımda bende onu kesmeyi bıraktım.Düz beyaz ince bir blüz giymişti.Baklavaları ortadaydı!OMG!Tabii benden büyüktü ve baklavaları olması normaldi.Öyle aşırı da yoktu ama kararında duruyordu.Altında siyah çok dar olmayan bir pantolon vardı.Çok sadeydi ama spordu ve iyi duruyordu işte.Ben onu kesmeyi bırakamamışken mavi gözleriyle göz göze geldik gülümsedi.Bende sırıttım.Sonra birden üstümü süzdü.Her noktaya dikkatle bakıyordu.Lanet olsun çok utanıyorum.Ama hiçte öyle kızaran biri falan değildim.

"Lanet olsun kardeşimin en sevdiği şort!"

Şaşırmıştım.Kendisi demişti ordan giy diye şimdi kızmış mıydı izinsiz giydim diye?

"Özür dilerim ordan giyebileceğimi söyleyince bunları giydim."

"Şey öyle değil tabii ki giyebilirsin ama bu çok kısa hep bunu giyerdi bizde hep kavga ederdik.Tabii ki istediğini giyebilirsin ama bu çok kısa bunu asla giydirtmem.O şortları da çatı katına tıkacağım."

Sinirle soludu.Şaşırmıştım.Tamam kardeşine giydirtmeyebilirdi ama bana ?

Her halde kardeşinin yerine koyduğu içindi.

Yapabilecek bir şey yoktu zaten onundu kıyafetler bende tekrar yukarı çıktım.Altıma da üstümdeki kot gömleğin koyu tonunda dapdar bir kot pabtolan giydim.Yine içine koydum.Ve hızla aşağı indim.

Bu sefer merdivenin başında beni bekliyordu.Direk süzdü ve konuştu.

"Siktiğimin dar ve kısa şeyleri!"

"Yok artık Umut buna da mı laf söylüyorsun ya!"

"Tamam daha yeni barıştık bunun için bugün tartışmayacağız. Hadi çıkalım."

Kafa sallamakla yetindim.

Ne demek bugün tartışmayacağız?

Of of!

Nereye gideceğimizi bilmeden arabaya oturduk.

"Nereye gideceğiz?"

"Nereye gitmek istersin küçük?"

"Fark etmez."

Sen yanımdaysan hiç bir yer fark etmez.Her yere gelirim..

UMUDUM OLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin