En iyisi hic duymamis gibi yapmaktı.Asagida kahvaltiyi hazirladim.Çayını doldurdum.Omlet yaptım.Ama ekmek kalmamisti.Bende para aldım yanima telefonumu da biraktim.Zaten gidip geleceğim hemen gerek yok.Bende hemen hızlıca çıktım dışarıya.Yakınlardaki markete gittim ama saat daha erken olduğu için daha açılmamıştır.Bende biraz sahilde yürüyüş yaptım.Sabah sabah bu yürüyüş iyi geldi açıkçası.Aklımı basima getirdi.Sabah istemsizce yaptigim o hareketin ne kadar yanlis olduğunun farkına vardım mesela.Bunun için hic olmamış gibi davranacaktim.Abim lan o benim!Evet evet bu zamana kadar öyle görmeye calistim ne kadar basarili olduğumu bilmiyorum ama bundan sonra kesin öyle olacak çünkü o beni kardeşinin yerine koyuyor.Saate baktim bir buçuk saattir sahildeymisim.Zaman ne kadar cabuk geçmiş ya da ben ne kadar düşüncelere dalmisim.Hemen markete gittim.Aslında kahvaltiyada geç kaldım ama olsun ne yapalım artik.Marketten ekmeği aldım.Evin kapısına geldim.Evden cam kırılma sesleri geliyordu.Yine ne oldu da bu psikopat evi dağıtıp yıkıyordu.Benden de kötüydü psikolojisi.Ama biz birlikte iyilesecektik.Düşüncelerimden siyrildim hızlıca kapıyı açtım.
Kahvaltı sofrası diye bir şey artik yoktu.Çünkü her şey salonun farklı yerlerine dağılmış ve kahvaltı tabakları kırılmış kahvaltiliklar etrafa satılmıştı.Umut'un arkası donuktu.Geldiğini görmemişti ve bagiriyordu.
"Geri zekalı!Geri zekalı!İlk defa biri umudum olacak dedim!Onu da kaybettim geri zekalı!Bak gitti iste!Filmlerdeki kliseyi yapip gitti!Kahvaltı hazırlayıp gitti!Hah!Sanki benim kahvaltı ya ihtiyacım var!Sana ihtiyacım vardı geri zekalı!Sana!Birde telefonunu da bırakmış ulasamayayim diye!İzini kaybettirmek için!Geri zekalı Umut'unu bırakıp gitti!Hayatımda ki herkes gibi bırakıp gitti!"
Duyduklarıma sok olmuş bir şekilde kapının önünde mal mal dikiliyordum.Hic sesim çıkmıyordu.Sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.Saskinligim katbekat arttı.Gidersem bu kadar çok mu uzulurdu?O giderse bende çok uzulurdum.Çok alışmıştık bu kadar kısa surede.
Birden arkasını dondu.Yasli gozleri gözlerimi buldu.Gözleri sonuna kadar açıldı.
"Gitmemissin"
Koşarak yanıma geldi.Geri zekalı dikkat etseye ya ayağına birşey batarsa.Hızlıca geldi sarıldı.O kadar sıkıyordu ki bogulabilirdim ama umrumda değildi boyle mutludum.
Ama artik dayanamadigimda kendimi kollarından kurtarmak için geriye doğru kendimi ittigimde bırakmadı ama yüzünü görebileceğim mesafeye kadar gerilememe izin verdi.Bende konuştum.Ellerimi iki yanağına da koydum.Göz yaşlarını sildim.
"Neden gideyim ki Umut?Neden birakayim ki?"
Omuz silkip yeniden sarildi .Bu hareketiyle küçük çocuklara benzemiştir.Bende bilerek ona tekrar sarıldım.O da böyleyken konuştu.
"Telefonunu evde bırakıp bana haber vermeden bir daha hicbiyere gitmeyeceksin!Benim yüzümden gittin sandın umudum.Çok korktum.Buna dayanamam.O kadar güçlü biri değilim.Bir sen varsın sende gidersen ben mahfolurum."
"Tamam bir daha haber vermeden gitmeyeceğim ama sende seni birakmayacagimi anla.Bizim bizden başka kimsemiz yok umut.Bize bizden fayda var.Umudum.Sende gidemezsin.Bende gidemem."
"Gitmem.Gidemem.Gidemezsin.İzin vermem."
Yine sımsıkı sarıldı.Gidemezdik iste birbirimize bu kadar kısa surede bağlanmışken çekip gidemezdik.Umudumu birakamam ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUDUM OL
Teen Fictionİşte tam umudumu kaybetmem Hic bir zaman dedim yerle bir oldum.. Büyük konuşmuşum:değil umudumu kendimi kaybettim.. Ama sonra anladım hiç bir şey bitmemiş. Yeni başlıyormuşuz.. Hep derler ya alt ust oldum diyip hayata kusme belki alt ustten daha iyi...