Bölüm~8

210 26 24
                                    

İstediğiniz kadar kızın, sövün, dövün. Haklısınız diyecek başka bir şeyim yok. Arayı bu kadar açmak istemezdim ama yazamadım. Nedenini bilmiyorum sadece yazamadım. Herkesten özür dilerim.

ResimJi Soo

VideoKim Sung Kyu-60 Sec

Son birkaç saniyeleri kaldığını söyleyen sunucunun sesiyle hızlarını biraz daha arttırdılar. Tam da bu sırada kırmızı kâğıt Hongbin’in dudaklarından ayrılmış yere düşmüştü. Fakat aniden kâğıdın düştüğünü idrak etmekte geciken Hongbin ve Ha Na’nın arada kâğıt olmadan dudakları birleşmişti.

... 

Ji Soo kolunu Hongbin'in boğazına dayayarak Hongbin'i duvar ile arasına aldı. Bu ani hareketi kimse beklemiyordu. Bu yüzden şaşırmışlardı. Hiçbir şey yapamıyorlar sadece izliyorlardı.

"Seni aptal herif! Daha demin Ha Na'nın ilk öpücüğünü çaldın."

Sinirlerine hakim olamıyordu. Çünkü bu Ha Na için çok özel bir şeydi. Herkes için ilk öpücük özel ve anlamlı olmalıydı fakat Ha Na bu konuda çok şanssızdı. Saçma bir oyun yüzünden kaybettikleri arkadaşının aşık olduğu kişiye yani Hongbin'e vermişti ilk öpücüğünü. 

"Ne saçmalıyorsun sen? Bırak beni." dedi dişlerinin arasından Hongbin.

"Ji Soo, bırak artık."

Ji Soo'yu kenara çekmeye çalışıyordu Ha Na. Olayın büyümesini istemiyordu. Zaten büyük bir hayal kırıklığı yaşıyordu. Elleri ve ayakları titriyordu ama buna rağmen bir yandan da Ji Soo'yu sakinleştirmeye çalışıyordu. Ji Soo'nun onu düşündüğünü biliyordu. Kendisinin üzüldüğünü anladığı için Hongbin'e bu kadar kızgındı. Ji Soo'ya göre Hongbin daha dikkatli olmalıydı. Bu oyunu daha önce de oynamıştı, hem de sorunsuz bir şekilde. Fakat şimdi hata yapması tamamen Hongbin'in suçuydu. En azından Ji Soo böyle düşünüyordu. Ha Na ise konunun bir an önce kapanıp unutulmasını istiyordu. Aksi takdirde göz yaşlarına hakim olamamaktan korkuyordu. Her ne kadar sahne arkasında olsalarda tüm VIXX grubu yanlarındaydı.

"Arkadaşın zaten şu an kötü durumda. Hongbin'e saldırman bir işe yaramayacak. Arkadaşına destek olmalısın."

Hakyeon haklıydı. Ji Soo utanmıştı, öfkesine yenik düşüp arkadaşının durumunu düşünmemişti bile. Ha Na "Sorun değil, ben iyiyim." dediğinde Ji Soo birazda olsa rahatlamıştı ama sorun olduğunu biliyordu yinede. Öldürücü bakışlarını Hongbin'e gönderirken onu serbets bırakmıştı Ji Soo. Ha Na, Ji Soo'nun koluna girip grubun onları duyamayacağı kadar uzaklaştırtıktan sonra her ihtimale karşılık sessizce Ji Soo'yla konuşmuştu.

"Hongbin ile onun..." dedikten sonra bir nefes aldı ve devam etti. "Yani Mi Cha hakkında konuşmalıyız."

"Aslında ben pek emin değilim." diye cevap verdi Ji Soo kararsızca.

"Mi Cha onun da arkadaşıydı. Ayrıca programdaki yalanımız hakkında da ondan özür dilemeliyiz." dediğinde Ji Soo sinirlenmişti ve Ha Na'nın kendisinden büyük olmasını umursamadan bağırdı.

"Asıl onun özür dilemesi gerek!"

"Ji Soo! Bu konular çok ayrı. Biz söylediğimiz yalan yüzünden özür dilemeliyiz. Ayrıca o da isteyerek yapmadı sonuçta bunu." dedi Ha Na sakin olmaya ve Ji Soo'nun ona bağırmasını aldırmamaya çalışarak.

TogetherHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin