BÖLÜM~4

2.6K 150 77
                                    

Bir katilin elinde esir düşmek... Ona karşı hislerimi, hissedemiyorum. Neden Yoongi? Neden beni yalanların ile kandırdın? Sana bu kadar güvenmişken... Tamam, ben hala sana güveniyorum. Beni bundan caydıramazsın!

"Yoongi, neyden bahsediyorsun?"dedim.

Erkeksi bir nefes verdi.

"Zamanı gelince..."dedi ve hızla üstümden çıktı.

"Ben burada ne yapacağım? Ayrıca benim okulum var. Senin gibi odun değilim."dediğimde, yüzünü bana çevirdi. O kadar sert bakıyordu ki... Yoongi'den korkmaya başlayacak kadar çok korktum.

"Niye, sen değil misin? Bir zamanlar benimle birlikte taş olmak istediğini söylemiştin, unuttun mu?"dediğinde sinsice gülümsedim. Açığını yakalamıştım. Aklımı kullandım ve onu boşluğa itecek birşeyler düşündüm.

"Ben onu, o zamanların Yoongi'sine söylemiştim. Karşımdaki bir katil değil mi?"dedim tek kaşımı kaldırıp, sinsi gülüşümü yüzümden silmeden.

Kaşlarını kaldırdı. Ve yalancı bir şaşkınlıkla konuştu. "Hayret, aklını kullanmaya başlamışsın."dediğinde göz devirdim. Ve hızla üzerime yürüdü. Adımımı geri attım. Fakat bileğimi kavrayan soğuk bir el buna engel oldu.

"İşte, benim açığımı bulmaya çalışan bir aptalsın. Ama ne biliyor musun?"dedi ve bakışlarını koyulaştırdı. "Ben açığımı veririm ama, onu almasını da bilirim."dedi ve sert bir şekilde bileğimi bıraktı.

"Şimdi, burada uslu duracaksın. Bir de seninle uğraşamam."dediğinde büyük bir kahkaha attım. Bu ben olamazdım. Mi Young %0 gerçeklik.

"Sen bana benim uslu duracağımı mı söylüyorsun?"dedim aynı alayla.

"Niye, velet misin sen de oturup cingar çıkaracaksın?"dedi o da aynu alayla.

"Hayır. Ben bir katilin yanında uslu durursam, insanlığa ihanet etmiş olurum."dedim.

Amacım neydi bende bilmiyordum. Sadece sınırlarımı zorladığımı biliyordum.

"İnsan olmayanların, insanlıkla işi olduğunu bilmiyordum."dedi.

Göz devirdim.

"Yani senin gibilerin."diye mırıldandım.

"Birşey mi dedin?"dedi.

"Hayır."dedim.

"Ne bok yiyorsan ye, ama buradan çıkma."dedi.

Ofladım ve çıkışını bekledim. Odadan çıktı. Hayret, kapıyı kilitlememişti. Yatağın üstüne oturdum. Ve düşünmeye başladım. Ben neden buradayım, neden bunları yaşıyorum diye kendimi sorguya çektim. Sonuç, idamdı. Karşımdaki Mi Young benim boynuma ipi geçirdi, ve ayaklarımın altındaki soğuk sandalyeyi itti. Ölümümü, yine ben izlemiştim. Yaşadıklarımı kaldıramıyordum. Annem, babam olacak aşağılık, Yoongi'nin beni ayakta uyutması...

Yoongi'nin ne yaptığını ölecek kadar çok merak ediyordum. Kendime hakim olamadım ve hemen yanı başımdaki vesveselerin uzmanı şeytanı dinledim. Kapıya doğru yavaşça ilerledim. Bu ev dev gibiydi.

Kapıdan dışarı attım adımımı.

Etrafıma bakarak ilerlemeye başladım. Ardından görevli, sebastian gibi görünen bir adam geçiyordu. Hızla duvar dibine gizlendim. Bir müddet sonra adam gözden kayboldu. Bende yavaşça ve temkinli bir adım attım. Biraz ilerleyince önüme 2 koridor çıktı. Cidden beynim yanmıştı. Labirent gibi ve ciddi boyutta büyük bir evdi. Kısacası otel gibi diyebilirim.

𝑀𝑦 𝐾𝑖𝑙𝑙𝑒𝑟 ❘ 𝐌𝐘𝐆 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin