Kılsız Mahmut

448 19 3
                                    

Cenabete dil çıkardıktan sonra kıçımı dönüp hoplaya zıplaya binanın içine daldım. Bi 48 saat falan uyusam anca kendime gelirdim. Hadi hayırlısı.

  Güvenlik görevlimiz bana tip tip baktıktan sonra sırıtıp geçmem için yol verdi. Bakın diyom inanmıyonuz bu dayıya bi nasip bulmak lazım yoksa iyice kafayı yiycek.  Başımla ‘hi!’ der gibi selam verip yatakhaneye yardırdım. İçimden kolumu ve eksilen kıllarımı Ceren’e nası açıklıyacağımı düşünürken büyük ahşap kapıyı sessizce araladım ama kapı korku filmlerine özenmiş gibi iğrenç bi gıcırtı çıkararak bütün sessizliğimin içine sıçmış bulundu.

  

Dişlerimi sıkıp içimden kapının sülalesiyle ilgili pek de hayırlı olmayan şeyler saydırırken Ceren’in boğuk sesini duydum

“ Defneeğğ. Geldin miğ?”

Suratını yastığına yapıştırdığı için doğru düzgün konuşamıyodu.

“ Hayır Ceren gelmedim. Bu benim hologramik görüntüm.”

“ Hıığğğmm…”

İçeri geçip kendimi filmlerdeki gibi yatağıma attım ama yatağım yımışacık olmadığı için kafamı çarpıp kısa süreli hafıza kaybı yaşamıştım.

“ Kat temizliği nası geçti?”

  Ceren’e yattığım yerden ‘wat didin gülüm?’ der gibi baktıktan sonra elimi başıma götürerek çarkların çalışmasını sağladım. Genelde yurttakilerin bu şekilde dışarı çıkabilmesine izin olmadığı için başkaları isyan çıkarmasın diye keltoş herifin uydurduğu bi’ şey olmalıydı. Allah razı olsun ne diyim.

“Yorucu.” dedim bütün rol yeteneğimi kullanarak. Len bi Leonardo Dicaprio bi de ben alamadık şu Oscar’ı yimin ediyorum adaletine tecavüz ediyim dünya!

Ceren kafasını yastığına iyice bastırıp homurdandı.

“ Bugün huzur evine ziyaretimiz varmış. O yaşlı huysuzlarla bütün gün uğraşmak zorunda kaldım! Hele bi’ tanesi bana bağırıyım derken takma dişlerini kucağıma fırlatmış oldu!! Defneeeğğ beni doktora götüğğrr! Psikolojik tedavi almam gereeeğğkkk!!”

 Başımın altındaki yastığı alıp suratıma yapıştırdıktan sonra boğuk kahkahalar atmaya başlamıştım. Ceren’İn anlattığı şey gözümün önüne geldikçe daha çok gülüyodum.

“ Gülme!”

Bi’ elimle yastığı bastırırken diğeriyle karnımı tutuyodum artık.

“ Bak hala gülüyo! Hayırsız!”

Benim böğürtülü kahkahalarım durduğunda Ceren çoktan benimle uğraşmayı bırakıp uyumaya başlamıştı bile. Yüzümdeki yastığı çekip yeniden başımın altına yerleştirdim.

 Yarın kolumdaki yarayı ve olmayan kıllarımı nasıl açıklayacaktım aceb? Hırka giyip bandajı kapatıyım desem eylül ayının sıcağında ne hırkası?! Pişiyim mi ben? Yanıp kül mü oluyum? Asfalt mı kemiriyim he?! Peki ya yolunmuş kıllarım? Tamam genelde külotlu çorap giydiğim için bacağım o kadar dikkat çekmezdi ama kollarımı naabcaz?

‘ Ya Ceren işte şimdi ben kat temizliği yaparken birisi sinek kapar yapıştırmış duvara hani şu bantlı olanlardan. Sen git! O bantlara dolan! Bütün gılların yapışsın! Sonra yarım saatte anca çıkardılar kıllarımı yola yola!’

Yok yok daha gerçekçi bi’ şey lazım.

‘ Ceren bende ‘fikibok’ olarak da bilininen bi’ kıl dökülme rahatsızlığı var! Ölüyomm Cereeenn!!’

BÖHH!!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin