Geberik Geyms

498 25 3
                                    

  Mübarek okurlarım sabahla sabahlaya bol ekşınlı bölüm yazdım :D alın okuyun :D bu arada ben diyince medyadaki şarkıyı açın :D Hadi kolay gelsin :D
   
Gözlerimi kısıp bi’ süre daha karşımdaki manzarayı süzdüm. Kesinlikle hayalet olmalıydılar yoksa kimse o kadar korkunç ve tuhaf görükemezdi. İkisi de eski moda birer elbise giymişlerdi ve giydikleri şeyin tipi bile böğürmeme yeticek potansiyele sahipti. Ananız babanız yok mu sizin? Ne bu kılık?
  
  Uzakta olsalar da ikiz olduklarını kavrayabilmiştim. İkisinin de kısa omuzlarında biten siyah saçları ve benzer yüz hatları vardı. Başımı sımsıkı tutan el gevşediğinde bakışlarımı yeniden Onur’a odakladım.

“ Eee kardeşim bizi tanıştırmıycak mısın?” aman çok lazımdı zaten. Amip.
Onur elini yavaşça başımın üzerinden çekip omzumun üzerine bıraktı. Suratında öyle bi’ ifade vardı ki dokunsan sıççak.

“ Defne bu E-“ omzumu sımsıkı tutan elinin altında tepinip anırdım.

“ Ben gidip ufaklıklara bakıcam. Siz takılın kendi halinizde.” Burda ufaklıklardan kastım tabi ki iki şirin(!) geberiğimizdi ama suratındaki ifadeye bakılacak olunursa Onur bile ne dediğimi anlamamış gibiydi.
Kaşlarımı kaldırarak çaktırmadan havuz başındaki rahmetlileri gösterdiğimde ilk başta ne dediğimi anca kavramış olmanın verdiği aydınlanmayla çattığı kaşlarını düzeltse de ardından onların yanına gitmek üzere olduğumu fark edip hızla bileğimi kavradı.

“ Gitme.” Sanırsın romantik film çekiyoruz.

“ Evet daha yeni geldin nereye gidiyosun Defne?” ya iyi ki bi’ ismimi öğrendin şimdi ağzına sakız eder ismimden soğurum yimin ediyorum.

“ Yemekte ocak unutmuşum. Tüh naapsak?”

 Onur kırıcak derecede sıkı tuttuğu bileğimi kendine doğru çektikten sonra kulağıma eğildi.

“Onlarla tek başına baş edemezsin. Yanımdan ayrılma.”  Ardından bakışlarını karşımızdaki amipe çevirip zoraki bi’ gülümseme yolladı

“ Kardeşim sen konuklarınla ilgilen istersen biz biraz etrafı turlayalım.”

“ Tamam abicim keyfinize bakın. Görüşürüz Defne.” Allah belanı versin.
 
 Onur hala sıkmakta olduğu bileğimden çeke çeke beni evin içine sürükledikten sonra hiç düşünmeden bi’ odanın kapısını açıp içeri daldı. Ben de sesimi çıkarmadıkça çocuk iyicene türk filmlerine bağlıyo bilekten sürüklemeler falan. Bi’ ara dövem de aklı başına gelsin.

“ Tamam açıklaman için yaklaşık olarak iki dakikan var. Başla.” dedim boşta duran kolumu kaldırıp hayali saatimden süre tutarken.

“ Dışarıdaki iki şirin kız birazdan partinin içine etme planları yapıyolar. Bizim görevimiz onlara engel olmak.”

“ Anlaşıldı kaptan. Herkes görev yerlerini alsın. Komutumla birlikte saldırıyoruz.” Bana bön bön bakışlar atınca devam ettim. “Ya bana ne istediklerini yapsınlar. Hatta benim de hayalimdi partinin içine sıçmak ama bu rahmetlilere nasip olmuş. Hayırlısı.”

“ Defne sen mal mısın yoksa elbisen beynine oksijen gitmesini mi engelliyo? O kızlar tehlikeli. Birilerine zarar verebilirler.” dedi kaşlarını ‘kes saçmalamayı yoksa gebertirim’ der gibi çatarken.

“ Aaa özür dilerim. Ben sahip olduğum SüperGadınn güçlerimle duruma el koyup hemen günü kurtarırım. Sen meraklanma.” Öfkemi kontrol etmek istercesine derin derin soluyup devam ettim. “Yav ben naapabilirim? He?”

“ Onları görebiliyosun. Dikkatlerini dağıtıp birilerine zarar vermelerini engelleyebilirsin.” Dedi elini saçlarının arasından geçirirken sırtını duvara dayayarak. Ay çok havalısın keşke ölsen.

BÖHH!!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin