İçimdeki Turuncu

#8 - 30 Mart 2018

(Önceki bölümü çok uzun tuttum. Bu bölümü uzatmayı düşünmüyorum. Çünkü Cansu bu bölümde yapacak pek bir şeyi yok.)

30 Mart 2018

Güzel bir uyku sonrası gözümü açtım tavana doğru. Güzelce doğruldum ve içten içe esnedim. Ayağa kalktım ve pijamalar yerine gündelik ev kıyafeti giydim. Odamdaki banyoya girip yüzümü yıkayıp dişimi fırçaladım. Daha sonra aşağıya indim. Burcu kalkmıştı, Özlem ile Serpil halen uyuyordu. Burcu'yu görünce "Günaydın" dedim. Bana dönüp "Sana da Günaydın Prenses" dedi. Bende gülümseyerek "Seni geçemem" dedim. Gülüş attı. Daha sonra mutfağa girdik. Tülay ablayı gördüm. Tülay ablaya "Abla ben kahvaltı hazırlamak istiyorum" dedim. Kafasıyla onayladı ve "Tamam küçük hanım sende mutfak" dedi. Gülümsedim ve mutfakta güzel bir kahvaltı hazırlamak için ne koysam acaba diye düşünmeye başladım. Tamam, beceriksizim yemek yaparım ama bir sofrada ne tür yemek yapayım düşünemem. Tülay ablaya döndüm "Abla ne koysak kahvaltıda" dedim. Tülay ablada "Gündelik zeytin, peynir falan ama ikimiz börek yapalım mı?" diye sordu. Bende kafamla olur işareti yaptım. Tülay abla bir tane hizmetçiyi çağırdı ve marketten üçgen hamur almasını istedi. Hizmetçi gidip montunu aldı sonra para alıp markete gitti. Yaklaşık 1-2 saat sonra elinde poşetler ile geldi. Poşetleri aldım ve mutfağa koştum. Sonra Tülay abla ile güzel bir sigara böreği sardık. Sonra hepsini yağda pişirdik. O sırada Tülay abla fırına haberim olmadan kek koymuş. Onu çıkardı ve güzel bir krem şanti ile süsledi. Yemekler olduktan sonra hepsini içerdeki masaya yerleştirdik. Biz yemek yaparken Özlem ile Serpil'de uyanmıştı. Onlarda geldi oturduk ve güzel bir kahvaltı yaptık. Kahvaltı sonunda odama çıktım ve güzel bir mavi kıyafet, altıma da dizleri yırtık siyah pantolon giydim. Yani anlayacağınız mükemmel ötesi oldum. Aynaya bakıp güzel bir gülücük attım. Ben pek saç yapmam. Saçlarım hep salmış şekilde gezerim. O yüzden saça hiç girişmeden ufak bir fön çekip çıktım. Şirkete gitmeyecektim bugün. Aldığım arsaya bazı planlarım vardı. Babamın eski mimarlarından bir kaçını çağırdım. Hepsiyle güzel bir kafede buluştuk. Arsanın kuş bakışı halinin fotoğrafını mimarlara göstererek aklımdaki üs fikrini anlattım. Onlarda güzel bir üs tasarladılar. Çok güzel bir üs planladık. Ama bir sorun vardı. O sorun ise üssün duvarları bombaya ve patlamaya dayanıklı olması lazımdı. Ama bu duvarlar çok pahalıydı. Ne yaparız diye bir müddet düşündüm. Sonra Cenk abiyi aradım. Cenk abiye sorunu anlattım. Cenk abide "Tamam sorun değil, o duvar işi bende" dedi. Çok mutlu oldum çünkü o duvarlar 8 kat çelikten yapılma dış katmanları titanyum duvarlardır. Çelik değil de titanyum çok pahalı yapıyor. Cenk abiyle konuştuktan sonra mimarlara "Tamamdır artık siz 3D halini yapın halledin. Hepinizde arsanın fotoğrafları, eni ve boyu kaç m2 bunların bilgileri e-mail ile size gönderdim. Görüşürüz arkadaşlar" dedim ve oradan ayrıldım. Artık yorulmuştum ve her şey tam tıkır gidiyordu. Eve gitmek için yola koyuldum. Yaklaşık 1 saatte falan eve vardım.

Eve girer girmez montumu falan çıkarıp oturma odasına geçtim. Koltuğa uzanıp dizüstü bilgisayarımı elime aldım. Kablosuz hoparlörlerime bilgisayardan bağlanıp müzik açtım. Daha sonra can sıkıntısından internette videolar izledim. En çokta güldüğüm videolar Twitch yayıncılarıydı. 2-3 sene önce Twitch yayıncısı olmak istiyordum. Aslında istesem odanın birine stüdyo bile yaptırabilirim anında ama üşendim. Her şeyi düzene koyup Twitch yayıncısı olacağım aslında. Planlarımın arasında. Biraz şarkı dinledikten sonra bilgisayarı kapatıp televizyondan film açtım. Canım sıkıldı ve de kızlarda evde yoktu. Özlem Aykut ile buluşmaya gitti. Burcu gezmeyi seviyor. Serpil desen grafiti düşkünü. Herhangi bir duvara şuan grafiti yapıyordur. Ona özel yaptırdığımız kostüm ile onu tanımaları bulmaları zordur. Çünkü kıyafeti onu çok iyi gizliyor. Ama harbiden yetenekli arkadaşım var ya. Ben aslında ev kızıyım ya. Elime kahvemi alıp, manzaralı bir camın önüne yatakta yatıp müzik dinlemeyi çok seven insanım. Sevgili falan işlerine pek girmeyi sevmiyorum. Her şey zamanla olacak şey. Güzel kızım diye bana yanaşmaya çalışan çok olsa da pas vermiyorum. Bu arada ben hiç dış özelliklerimden bahsetmedim sizlere. Boşluk bulmuşken bahsedeyim. Mavi gözlü, olgun yüzlü hafif kahverengimsi saçım var. Saçım oldukça uzun. Uzun saç seviyorum. Sıkıldığımda kesmem direk bağlarım. Hoşuma gidiyor sebepsizce. Boyum bu arada 1.81 boyundayım. Çok uzunda değilim, kısada değilim. Orta bir insanım. Çok zayıfta değilim, kiloluda değilim. Orta kiloda bir insanım. Artık bu kadar fiziksel özellik yeter.

Film bittikten sonra kızları bekledim. Kızlar geldiğinde biraz şakalaştık falan. Sonra patlamış mısır yapıp güzel bir film açtık. Film sonu hepimizi hayran etmişti. Seviyorum bu yabancı filmleri, en azından çok cinsel yok Türk film ve dizileri gibi. Ben biraz web dizisi izlerken havanın karardığını fark ettim. Kızlarda odalarına çekildiler. Bende odama çekilip müzik açtım. Sonra Twitch yayını açtım birazcık izledim. Daha sonra Playstation 4'ümü açıp birazcık oyun falan oynadım. Yattığım yerden oynamak çok sarıyor gerçekten. Çok uzun zaman Oyun oynadım ki akşam değil gece oldu. Gece 1:30 gibiydi. Bende artık yatayım dedim ve PS4 ile televizyonu kapattım. Kafamı yastığa koydum. Ama bir türlü uyuyamıyorum. Saat oldu 3 ama ben halen uyanığım. Kablosuz hoparlörüme açtım güzel bir müzik. Müzik eşliğinde uyudum.