Medyada ki Doruk ;)
Bu bölümü hikayemin ilk satır arası yorumunu yaparak beni mutlu eden unrealstranger'e ithaf ediyorum. Teşekkürler:)
Doruk omuzuma çarpıp önümde kavga eden iki çocuğun arasına girdi. "Sakin olun millet." Diyip Karan'a döndü ve onu biraz geri itip, "Sakin ol Aiakos."dedi. Bu sırada isminin Yamaç olduğunu öğrendiğim çocuk geldi. Karan ile Boran birbirlerine öfkeyle bakıyordu. Doruk bana doğru döndü,kafasını tekrar Karan'a çeviriyordu ki sanki çok mühim bir şey görmüş gibi tekrar bana döndü. "Mor kafam!" Doruk'un sesiyle kendime geldim. Kafamı yere eğdim tam bu sırada gözümden bir damla yaş daha firar etti. Doruk'ta bunu fark etmiş olucak ki Karan'nın üstünden ellerini çekip bana yaklaştı ve çenemi tutup ona bakmamı sağladı. Tam gözlerimin içine bakıyordu daha fazla dayanamadım ve Doru'ğa sarılıp iç çeke çeke ağlamaya başladım. Doruk bir anlık duraksamayla afallayıp hemen kendini toparladı ve kollarını bana sardı. Her kezin gözlerini üzerimizde hissediyordum ama umursamadım. Normalde böyle bir kız değilimdir. Bana ne dersen fazlasıyla cevabını alırsın ama bu çok ağır gelmişti,bana kimse hayatımda el kaldırmamıştı. "Mor kafam?" Adımı soru sorar gibi telafuz etmişti. Hiç bir tepki vermedim sadece iç çekişlerimi durdurmaya çalıştım. Bu sefer, "Lara iyi misin?"dedi. Tanıştığımız bunca saat boyunca sesini ilk defa bu kadar ciddi duyuyordum. Size biraz saçma gelebilir,hangi kız daha tanışalı bir gün bile olmamış birine sarılıp ağlar üstelik bir erkeğe. Ama yapa bileceğim hiç bir şey yoktu şuanda tanıdığım tek kişi oydu ve sadece ona güvenebilirdim. Doruk beni kendinden uzaklaştırdı ve denizlerin bana dikip konuşmaya başladı. "Yeter daha fazla ağlama Lara. Gözlerin kızarmış. Ne işin var senin burda ve neden ağlıyorsun?" Dedi. Benden cevap alamayınca bizi izleyenlere döndü. Sonunda Boran ile Karan'a hitaben konuşmaya başladı. "Ne oldu burada?!" Boran "Onu tanıyor musun?"dedi. Bunu hafif bir şaşkınlıkla söylemişti. Doruk, "Evet,okula bu gün geldi."dedi. Karan ile Bora'nın kaşları çatıldı. Karan yeşillerini bana dikip konuşmaya başladı. "Bileklerini uzat!" Dedi. "Ne?!" Dudaklarımdan sadece bu nida dökülmüştü. "Dediğimi yap!"diye emir verdi. Doru'ğa döndüm,onaylarcasına bana bakıyordu. Bileklerimi öne doğru uzattım. Üstümdeki deri ceketi yukarı doğru çekti. İki bileğimde de aynı şeyi tekrarladı. Geri çekilip herkese hitaben konuşmaya başladı. "Çeteden değil gibi gözüküyor." Boran, Karan'a dönüp sanki hiç bir şey olmamış gibi konuşmaya başladı. "Karan kardeşim depoya götürüp emin olalım."dedi. Karan,"Bileklerinde bir şey yok işte,uzatmaya gerek yok!"dedi. Ben hala neyden bahsettiklerini çözmeye çalışıyordum. "Karan sende biliyorsun çeteden olduğunu anlamayalım diye vücudunun farklı yerlerine yaptıra biliyorlar,hem ne kaybederizki Karan, ve bu kız neden gözüne bu kadar masum geliyor?"
*KARAN'DAN* DEVAM
Boran'ın son söylediğinin doğruluğunu kafamda tartıyordum. Ben bu kızın neden masum olduğunu düşünüyorum ki. Gözlerimi kıza çevirip kızı incelemeye başladım; 1,69-1,70 boylarındaydı, taş çatlasa en fazla 52 kiloydu,uzun beline gelen siyah, uçları mor saçları vardı. Sonra gözlerimi yüzüne çevirdim,küçük ama yüzüne yakışan bir burnu vardı, kiraz rengindeki hafif dolgun dudakları titriyordu, bunun korkudan olduğunu düşünüyordum. Ardından gözlerimi her şeyin zıttı olan büyük, tuhaf, yeşilin bir tonu diyebileceğim gözlerine çevirdim ve sebebini buldum. İşte o gözlerden masumluk akıyordu. Evet ne kadar duygusuz gözüksemde benim masumlarla işim olmazdı. Bu kızında masum olduğundan eminim. "Karan, burda mısın?" Bu ses Boran'a aitti. Sorusunu duymazdan gelerek konuşmaya başladım. "Bu kızın masum olduğundan eminim ama sen depoya getirince rahat edeceksen dediğin olsun kardeşim."dedim. Boran "Sağol kardeşim." diyip kıza döndü, bende kıza döndüm. Korkuyordu bu gözlerinden belliydi. Doru'ğun kolunu sıkıp kocaman gözlerle Doru'ğa bakıp kafasını iki yana salladı. "Ba-bana ne yapacaksınız?"diyip geri geri yürümeye başladı,bu hareketiyle beraber zorla durdurduğu göz yaşları akmaya başladı. "Lü-lütfen, ben bir şey yapmadım. Sa-sadece yardım etmek istedim,ge-" Lafını bölen Boran'nın ona doğru adım atmasıydı. "Doruk lütfen yardım et!" Dedi. Gerçekten masumdu ve tek tanıdığı kişi Doruk olduğu için ondan yardım istiyordu. Doruk Boran'a dönüp, "Yeter Boran kızı korkutuyorsun!" Dedi. Boran ona ters ters bakıp yürümeye devam etti. Doruk gözlerini bana çevirdi, bu yardım et demekti. Burda onu durdurabilecek tek kişi bendim. Boran'dan hızlı davranarak kızın yanına gidip kızı kendime çektim. Bende dahil herkes şaşırmıştı. Bunu benden kimse beklemezdi. Doğrusu gerekirse bende kendimden beklemezdim. Kıza döndüm ve konuşmaya başladım. "Merak etme bir şey olmıycak, tabi zorluk çıkartmazsan." Dedim. Bu hareketimle şaşkınlıklarını bende dahil olmak üzere iki kat artmıştı. Doru'ğa bakıp, "Onu arabaya götür."dedim. Doruk transtan çıkmış gibi kafasını iki yana salladı. Ardından hızlıca, "Ta-tamam." Diye kekeledi. Onların burdan uzaklaştığını emin olduktan sonra Yamaç'a döndüm,kendini toparlamıştı. Arkamdaki kız ve erkeği işaret ederek, "Yamaç onları hallet ve konuşmıyacaklarından emin ol."dedim. Kafasını olumlu anlamda salladı ve ikisini alıp yürümeye başlamıştı ki onu durdurdum. "Yamaç, ara." Yapması gerekeni bildiği için yola devam etti. Boran'a döndüm o da şaşkınlığını üstünden atmıştı ama gözlerinde soru işareti vardı, bunu es geçerek konuşmaya başladım. "Ona böyle davranmayı kes, suçlu olduğundan emin bile değilsin. Durum %50, %50 " dedim. Bunu üzerine ellerini cebine soktu, hafif bir ıslıkla topuklarının üzerinden arkasına döndü ve uyuşuk ama ben buradayım adımlarını atmaya başladı, bu arada da. "Fifty fifty" diye mırıldandı. Sesindeki alayı yabancı anlamazdın ama ben gayet rahat anlamıştım. Arkasından ufak bir küfür mırıldanıp yürümeye başladım. Bu çocuğun her ne derdi varsa acilen öğrenip onu bir köşede dövmeliydim. Bu çocuk mal falan ama beni ayağa o kaldırmıştı. Ona borçluyum...Arkadaşlar umarım bu bölümde yorum yazan arkadaşlarımız hariç diyer arkadaşlarımızda yorum yazar. İhtaf yapıyorum artık, yorum yazın ki isimlerinizi biliyim. Umarım yorum yaparsınız, yoksa artık yorum sınırı koyup öyle bölüm yazıcam. Seviliyorsunz.😜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYAZDAKİ LEKE
Roman pour Adolescents"Sen kaşındın."diyip. Ayağımın kenarındaki boş olduğunu tahmin ettiğim tenekeyi büyük bir hışımla kızın kafasına geçirdim. Teneke gerçekten düşündüğüm gibi boştu,etrafın kirlenmediğine sevinecekken evde olmadığımı hatırlayıp bu saçma düşünceyi kafam...