ratatataaaam. bu hikayeyi çok seviyom ya. şimdiden içim ısındı. ya size bir soru sorucam. diğer hikayeleri yani 'trouble' ve 'bir parça umut' hikâyesini kaldırsam mı sizce?
A)kaldır.
B)kaldırma.
cevaplarsanız mutlu olurum iyi okumalarrr.
♡♥♡♥♡♥♡♥♡♥♡♥♡♥♡♥♡
aşkım. hoşgeldin. bak sana ayıcık aldım.
"deniiz"
"deeeeeniiiz" hımmm.
"kızım kalksana lan." hay amına koyayım ne güzel j-hope'lu rüyalar görüyodum yaa "kimsen siktirgit." ama geçti yani rüya bi gitti gidiş o gidiş. " of be deniz hadi kalk. domuz eniği gibi yatıyo" o ne lan. "domuz mu. enik mi o ne be. ne siktirboktan isim." bu sefer yanağımı öptü ayh resmen eridim sen kaşarmısın Gardaşş? eveet bu da hap piç olan iç sesim. meraba deyin. " kalk kız bak senin için yapmasını öğrendiğim bişey var." içimdeki piçliğe ve fesatlığa sonsuz küfürler "ne o yoksa sağ elin hamile mi kaldı? bravo kaç aylık.?" kafama patlattı " bak abiyle nası konuşuyo. terbiyesiz. boyoz yaptık dicektim. yok bunu var ya. ya lanet olsun ya" kalktım ve abimin sırtına zıpladım "götür beni gittiin yereeee. yani mutfak. aşkımsın biliyosun bebeam" abim bi yandan tutmaya çalışıyo bi yandan da söyleniyo "lan. lan dur düşçez. tamam hazırmısın. bir iki üç goooo" mutfaha son hız koşturmaya başladık vuhuvv. kızlar oturmuş bizi bekliyolar. tabi sabah sabah ne bu neşe dimi sırıtıyolar."günaydıın" abim oturttu beni sandalyeme kendi de oturdu ve boyozumdan yemeye başladım. harika. harbiden mikemmel. "abi. bunu nasıl yaptın?" abim gülümsedi " çok kolay. içine sevgimi.. kattım " bunu söylerken elleriyle büyü yapıyomuş gibi hareket ettirdi. hapimiz güldük. aklıma fotoğraflar gelince kahvaltıyı yaptıktan sonra etrafı hemen toparladık e 5 kız olunca evde. asu nun çantasından iki zarfı da aldım ve salona geçtim koltuğa kendimi bıraktım ve kızlarla abim yanıma geldiler önce hız trenindekileri açtım ik fotoğraf david ben ve efkan. güzel çıkmış eferim. abim çocuğa bakyo "bak bu çocuk şirinmiş." abim sevgililerime karışmaz sadece ilk günden öğrenmek ister ve çocuğu biraz araştırır öbürtürlü biriyle çıkmama karışmaz. (yazardan not : birazcık kıskanın dedim ehem o benim real abim. yani abim gerçekten öyle biri karışmaz bu da gerçek yani. iyi okumalar) diğer fotoğraflara bakarken efkan ben ve davidin ilk korkudan alt sıçma anımıza denk gelen fotoğraftı. resmen yılın özürlüleri gibi çıkmışız. ağız yüz yamuk falan tabi hepimiz yerlerle fantazi haline. at hırsızı gibi çıkmışız. ve rock fotoğrafımız. lan çocuğun dilinde piercing varmış. vaaay. ama bu perfect çıkmış. güzel yani. efkan falan çok güzel çıkmış. ve yukarda çocuk yanağımdan öperkenki fotoğraf. "ayy çok tatlııı" bunu asu söyledi. tabi fotoğrafta bbenim gözler pörtlemiş efkan da şaşkın bir biçimde bize bakıyo ama efkan öyle bile çok güzel çıkmış. abim de "çocuk öpmüş güzel kız bulunca da bence sen o dözleri pörtletince korktu çocuk. ilk defa iyi bişey bulmuştun onu da bok ettin. aferim deniz bravo" demiştim. ve diğer fotoğraflar resmen resillik. toplasanız 200 fotoğraftan 80i güzel. gerisi amele grubunun foto çekimi. özğrlü orkestra. tuvalette ekmek yiyenler! alkışlıyoz!. tabi sıra geldi crazy dance'a. ehehe ve dırırırım abimin açılan ağzı amk sıçıom diyo. arkadan efkanla asu çıkmış. nurhanla beyza bişeyler konuşuyo falan. abimle beraber güzel çıkan bikaç fotoğraf var gerisi yani rezalet. sıra geldi kızlarınkine. ilk başta asu ve efkan. allam o ne tiptir asu. bunu dolabıma asıcam. asu elimden almaya çalışıyo tabi. yok yaa. yemezler canum. "asu valla kanki bunu alamazsın. bu benim" asu da elimden alamicağını bildiği için pes etti. sonraki fotoğraf çok güzeldi. nurhan da güzel çıkmıştı asu da hatta asu çok şirin çıkmış. işte bütün fotoğraflar bittikten sonra hepsini boş bi albüme koyduk. ve albğm kapağına da hepimizin bi arada olduğu fotoğrafı koydum üstüne de "lunapark günü" yazıp tarihi attım. abinm de korecesini yazdı alta. otururken güzel güzel biz asuyla odama geçtik tablette oyun falan oynadık dizi izledik. kapı çalınca abime bağırdım " kim gelmiş abiiiiii" abim de bana bağırdı "Hyuna gelmiiiş" asunun suratı asıldı. yatağa oturdum "asu bebeam noldu" asu da bağdaş kurdu "ne biliyim bu kızı hiç tutmadım. iyi birine benziyo ama. of ne biliyim işte bi de saçını falan şey yapmış. ısınamadım kıza" oy kuzum ya. sarıldım asuya o da bana sarıldı "canısı merak etme bi yolunu buluruz." yerime geçince bir fikir aydınlandı kafamda. asuyla birbirimize baktık "kıskandırıcaaz" asuyla beraber söyleyice komik oldu hemen planı kurduk. Eğlenceli olucak. hemen salona geçtik asu abimin yanına oturdu ve abimin yanığdan öptü abim de gülüyo "dur kız kudurdun mu deli" asu da gülmeye başladı "haha allam ya" tabi Hyuna bi bozardı noldu bebeam? yerimden kalkıp abimi ayaa kaldırdım "kalk hadi düğün yapçam evlendircem sizi kalk asu sen de. heh eferim. başlıyom " abim damat gibi duruyodu asu da koluna girdi ve ben de başlıyom ıhım " sevgili konuklar. bu gün bu çiftimizi aşk yolunda birleştirmek için bulunuyoruz. sen Kaan Karataş. hiçkimsenin baskısı altında kalmadan kendi hür iradenle Asu Kamoning 'i eşin olarak kabul ediyormusun?" asu gülmeye başladı. evet soyismiyle dalga geçtim. abim düzeltti "Asu Gelir. efendim ve evet ediyorum" alkıııış yine bitch smile yaptım " asu gelir zaten eminim gelceğine. neyse tötene devam sen Asu kamoning. Kaan Blackrock'ı kocan olarak kabul ediyon mu kendi hür iradenle?"evet kendi soyismimlede dalga geçtim. asu da gülmesinin arasına "eveet" dedi. sırıttım "gelini öpebilirsin"abim asuyu eğdi ve dudağından öpüyomuş gibi yaptı. sanra asu abimin sırtına atladi abim de koşturmaya başladı " evlenmenin en güzel bölümü ne biliyonuz mu kızlar? " tahmin edebiliyom da işte. " neymişş" abim sırıttı "balayı." asunun gözleri kocaman oldu. abim de kahkaha atıyo. tabi hyuna anlamadı ben çevirdim kıza tabi kıpkırmızı oldu sinirden. toparlandı ve çıktı mişın kompleytıntt işte baktım abim asuyu odasına götürüyo dedim eyvah koşturdum peşlerinde "lan ben öyle evlendirmedim. abiiiii" kaphı açtım tabi abimle asu dans ediyo HUH! abim beni çekiştiriyo dans ettirmek için işte ben de başladım dans etmeye asyuyla dans ederken dedim artık yeter. işte yine saolona gittik abim buz dolabına bakınırken pufladı. "of yaa ev de de hiçbişey yok. asuu deniiz. abicim bi markete gitseniz? liste yapıp vereyim ben size para da veririm" asuyla bakışıp aynı anda "olur" dedik ve odalara fırlayıp giyinip aşağıya indik. abim de listeyi ve parayı verdi hepsini asuya verdim çünkü ben düşürürüm. annem beni cenabet doğurmuş. beraber asu ile çıktım. asu tabi daş koreli çocuk kesiyo. " kanka bak şu da yakışuklıymı. yaa bunun da sevgilisi var. m.k bi de sevgilisi olmayan denk gelsin." " hof asuu sen de bi çocuk bulamadın. cenabetmisin yafrim?" tabi kafama vurdu. "siz de bu kafama vurma olayını iyi alışkanlık haline getirdiniz be. vurmayın artık. valla bidaha vurursan yere yapıştırırım seni." asu teslim olmuş gibi ellerini kaldırdı " sori. bidaha olmaz. aa bak market hadi canısı alalım şınları" içeri girdik ve abimin listesini açtım. lan bu ne. mübarek orkun mu orhun mu yazıtları mı ne işte. evde hiç mi bi bok yok. asu da benim gibi bakıyo. "kanka evde hiçbişey kalmamış herhalde. baksana." " olmadı kitap yaptıraymış. nası taşicaz bunları?" " bilmiyom ki. neyse hadi başlayalım bi şekil düşünürüz." bi market arabası alıp abimin listede istediklerini almaya başladık. bi de ekstradan içine ped de koydum. malum 1 hafta sonra regl olıcam. listeye bakıp herşeyi aldığımıza emin olduktan sonra kasaya gittik. orda daş bir çocuk vardı vihuv asuyu dürttüm. asu da ağzını açtı. sıra bize gelince sırayla paketleri koyduk asu tabi sıtıtıyo "merhaba. ahm şey biz daha dün geldik ve korece bilmiyoruz. bize yardımcı olabilir misin?" çocuk asuya dönüp gülümsedi "ah tabi. sizin gibi güzel bayanlara tabiki de yardım ederim." çocuğa son paketi verince poşetleri doldurmaya başladık. "ücretiniz şu kadar. sizde ne kadar var? ah tamam şukadarunı alıyorum ve tamamdır. bu kadar poşeti nasıl götürüceksiniz?" asu yanaklarını şişirdi "sanırım evdekileri çağırıcaz" çocuk gülümsedi "aslında sizden sonra benim mesaim bitiyor. ben yardım edebilirim?" asu gülümsedi " olur. teşekkürler. ımm Bae?" çocuk gülümsedi "ah kartım :) ama senin ismini öğrenmek için sormam lazım?" asu elini uzattı "ben de asuman.ama herkes asu der. memnun oldum" çocuk asunu elini tutup öptü lan. sevişeydiniz bare. çouk bana baktı ben de sıradan bi şekikde "ismim deniz" çocuk poşetleti alıp asu ile yanyana yürümeye başladı. ya bu kız da. aynı ben asfşkstas. neysa baktım bunlar arkamda gülüşüp duruyolar yanlarına hafif yaklaştım. artık anlıyom ne konuştuklarını "ah evet o kitap harika. biliyorum." çıcık gülümsedi "kaç yaşındasın?" asu gülümsedi "16 sen?" ney hoşt yalan. 15 yaşında. evde abim harici en büyükleri benim. çocuk ta şaşırdı "en az 18 gösteriyorsun. ben 22 yaşındayım." huh. merak ettim ak ben kaç gösteriyom. dündüm arkamı ve sırıttım "ben kaç gösteriyorum?" çocuk uzun uzun baktı ayh bkma öle esktcksn .s.s.s "21" huh çüüüş. mk. "yanlıış asu dan 1 yaş büyüğüm" yalan sölemedim ama asunun da yalanını çıkarmadım. çık iyi bir arkadaşım çıkk. çocuk gülümsedi "ah. demek 17 yaşındasın. aramızda 5 yaş var." hıı sorma bebeam yaa. hafif sırıtıp evi bulmaya çalıştım yani binayı. aha buldum lan. asuya döndüm lan elele tutuşuuolar. ayp ayp. tüü terbiesizler. ayırmak lazım. "ıhım. geldik. ve ımm Bae. poşetleri taşımamıza yardım ettiğin için saol. teşekkür ederiz." çıcık asuya gülümseyip poşetleri bize verdi ve biz de eve taşıdık tabi öldük o ayrı konu. hayır asansöre bindin merdiven çıkmadın. brainsöz. olsun ama yani sonuçta taşıdık. işte eve girdik tabi asu ile beraber abime 2014 yeni yıl kreasyonu küfütler sıralıyoz. abim de karşımızda piç gibi sırıtıyo. ben de pedimi alıp odama gityim ve gardolabıma soktum. akşama kadar oturup tv izledik şarkı açıp dans ettik falan. akşam yemeğini de asu yaptı. beraber oturup bi güzel tıkındık ve yine tv karşısına geçtik. abim bizi dürttü " hadi korece çalışçaz getirin kağıt kalem bişeyler. çabık" biz de odalarımıza gidip aldık ve salona geçtik. masaya oturup abimi dikkatli bi şekilde dinledik tabi be bi ara dalmış gibi yaptım abim bana baktı " hayırdır deniz. napıyon evladım?" gülümsedim. "çok yakışıklısın." abim tabi mübarek popoşu kalktı havaya. " tamam hadi derse geç. " abim bi bozardı ama derse devam etti. işte artık alfabeyi sökmüştük tabi nurhan ve efkan önceden gitiği için onlar bilio. gıcıklar . neysa. dediğim gibi artık tek şey cümle kurmaya çalışmak ve aile falan. onlar da allan izniylen olacak inşallah. kafamı sağa sola falan kıtlattım off boynum ağrıyo. abim de yorulmuş olcak ki defterleri kapattı " tamam yeter bu kadar. hadi yatın bakalım sonra şaaparız bişeyler." kafamı saladım ve kendi eşyalarımı toplayıp dolaptan bi çikileta çalıp yedim. asu da paylaşçakmıyım diye bana bakıyo " al yarısını. pezevenk bi de 16 yaşındayım diyo." asu sırıttı ve yine gözleri şaşı oldu. valla bu kız uzaylı. çikiletayı yetikten sonra kitapları da alıp odama. attım. dişlerimi fırçalamak için banyoya gittim ve dişlerimi fırçalayıp üstümü değiştirdikten sonra yatağıma girdim. ve güzel güzel şirin şirin uykuya daldım.
yep kankiler bu da size 5. bölüm. heycandan ve meraktan geberin diye size şimdiden 'size 10. Bölümde süprüzüm var' diyorum.
*şinci küfredebilirsiniz.* işte ımm bu bölüme de raad bi 50 vote ve sınırsız (10 dan az olursa olmass) yorum istiyorum. iyi okumalar. bu arada yb yb kısaltmasını yorumdan saymıyorum. nasıl bi hikaye olduğunu falan yazın sevdiğiniz bölümü falan. iyi okumalar :) :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
made in korea (Düzenleniyor)
Fanfictionokumak için hayalinin ülkesi Güney Kore'ye giderler ve okumaya geldikleri ülkede bambaşka şeyler olur ve bu ani gelişmeyle ne yapacaklarını şaşırırlar. tabi yapacakları iş gereği nereli olduklarını saklarlar ama ülkelerini çok özlerler. Deniz, Asu...