2.0

1.5K 152 11
                                    

Bir ay sonra:

      Baharın gelmesiyle hava ısınmaya başlamış, okul sonunda güneş yüzü görmüştü. Elbette grupça bu fırsattan yararlanarak okulun arka bahçesindeki büyük ağacın gölgesinde oturmuş, yemekhaneden aldığımız yemeklerle havanın tadını çıkarıyorduk.

"İki hafta sonra okuldan ayrılma zamanımız geliyor demek." dedi Taeil, yediği yemeği bitirirken.

"Okulu bunlara bırakacağımız için üzülüyorum." diye onu yanıtladı Johnny bize bakarak.

"Doyoung-hyung hangi bölüme gideceksin?"

"Galiba mühendislik okuyacağım, parası iyi,
sayısal yeteneğim de var. Sakın peşimden geleyim deme Jaehyun, kendi istediğin mesleği yap."

     "Hyung bir sene seni göremeyeceğim nasılsa, bir de üniversitede mi ayrı kalalım?"

     "Bak aynı üniversitenin farklı bir bölümüne de gidebilirsin."

     "Tamam boş konuşmayı bırakın benim güzel bir teklifim var. Şimdi ben, Yuta, Ten, Johnny, Doyoung, Kun ve Taeil mezun olduğumuza göre bir parti yapmamız gerek. Elbette okul bütün mezunlar için bir parti hazırlayacak ama sıkıcı olacağına eminim. Geçen seneden mezun olanların dediğine göre alkol yok, her yerde kameralar var yani teknik olarak öğretmenler tarafından izleniyor olacağız ve doğru dürüst yemekler yok." dedi Taeyong yaklaşık iki dakika içinde bütün bir okulu küçümseyerek.

"Sizin basıl bir planınız var?" dedim merakla.

"Evi yakmadığınız, yıkmadığınız, polisi çağırmadığınız ve çevreyi rahatsız etmemeniz şartıyla istediğinizi yapabileceğiniz bir parti teklif ediyorum Mark."

"Ben ve Chenle geliyoruz kesinlikle!"

"Siz okulda kalıyorsunuz, alkol için yaşınız tutmuyor sizin." dedi Jaehyun diğer mezun grubuyla gülme krizine girerken.

"Jaemin ve benim aramda bir yaş var, o neden gelebiliyor?" dedi Chenle isyan edercesine.

"Güzel soru, dur biz hariç diğerlerinin yaşı tutmuyor. Taeyong ne yapacağız?"

"Her şey benim kontrolüm altında, endişeye gerek yok. Hepiniz gelebilirsiniz çocuklar."

     Zilin çalmasıyla tepsilerimizi yemekhaneye geri götürüp sınıflarımıza çıktık. Donghyuck ve benim sınıflarımın ayrılacağı kata geldiğimizde kolumdan çekip beni durdurdu:"Mark bir şey konuşmamız gerek."

"Bir şey mi oldu?"

"Bak sana 'Benimle kalır mısın?' veya 'Ayrı kalmayacağız, değil mi?' gibi şeyler sormayacağım, bizzat gidemezsin diyorum, tamam mı? Özellikle beni aldatmaya kalkarsan bittin Kanada."

Ona sıkıca sarıldım ve okulda olmamızı umursamadan öptüm:"Orasından şüphen olmasın."

••••••
   Kısa ve kabul etmek gerekirse biraz sıkıcı bir bölümdü, bunun anlamı bütün olay yarınki bölüme kaldı akksndkdlakam

   Normalde parti kısmından sonra hikayeyi bitirecektim ama aklıma bir şeyler geldi (kaos) ve böylece hikayeyi biraz daha uzatmak içimin elime fırsat geçti, umarım batırmam.

   Okuduğunuz için teşekkürler, 2k olmuşuz bu arada~ Yorum bırakan ve oy veren herkesin oy verip yorum yazan ellerinden öper :*

i hate you||markhyuckHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin