Cezam*4*

66 2 0
                                    

SERKAN:
Aradan bir kaç hafta geçmişti. Ben sonunda Tarıkla buluşmaya karar verdim. O benim çocukluk arkadaşım, kardeşim gibiydi. Bizim aramızın bir kız yüzünden bozulmasını istemiyorum. Nedense ben Serenayın onunla evleneceğine üzülmüyordum. Belki de bu son zamanlar kafamın içindeki kişi yüzündendi. Ben ne yapsam onu düşünmeden edemiyordum. Eskiden olsa belki Tarıkla tüm ilişkilerimi keserdim. Ama şimdi Serenay umrumda değildi.
Tarık beni spor sahasında bekliyordu. Bizim burda bir çok maçlarımız geçmişti. Beni görünce üzgün bakışlarını yana, çevirdi.
TARIK: Benimle bir daha görüşmek istemezsin diye sanıyordum
SERKAN: Öyleydi, ama o kadar uzun yıllar devam eden arkadaşlığı ,kardeşliği de bir kız için bitirmek olmaz diye düşündüm
O hala üzgündü.
TARIK: Ben böyle olmasını istemedim, ama ailemi biliyorsun.
SERKAN: Neyse ne, bunları konuşmaya gelmedim. Hadi gel biraz maç daha yapalım. Bakalım ben yokken topla olan becerini genişlettin mi yoksa, hala bana yenilicekmisin.
TARIK: sana ne lazım biliyormusun?
SERKAN: Yeni güvenilir bir arkadaş mı?
TARIK: hayır , bir kız arkadaş..
Serkan gülerek kafasını salladı.
TARIK: Ben şaka yapmıyorum. Okulun en iyi kızını seç , sana onunla buluşma ayarlayalım. Bence kimse senin karşında naz yapamaz. Okulda beğendiğin kim var? Var değil mi?
SERKAN: Var..
TARIK: Kim? Söyle akşama kızlardan numarasını alırız?
SERKAN: Cemre Derinoğlu.
Tarık yanlış duymuş gibi Serkana baktı.
TARIK: şakayı bırak ta , ismi söyle.
SERKAN: Dedim ya Cemre... Cemre Derinoğlu.
TARIK: Oğlum sen iyimisin, sen onun yüzünden hapis yatmadın mı, onun o halde olmasının da nedeni sen değilmisin? Hem ne gördün ki o kızda... eskiden desen belki ama sen o zamanlarda ona bakmıyordun.... Şimdi ne değişti.
SERKAN: Bilmiyorum, ama şimdi beğeniyorum işte
Tarık gülmeğe başladı.
TARIK: Şaka gibi, sen gerçekten değişmişsin. Lan hapiste sana ne oldu böyle, nerde bizim hep en iyileri seven Seko .
SERKAN: Yeter, seni de diğer arkadaşımızın durumuna sokmamı istemiyorsan çeneni kapat, sen sordun ben söyledim.
Tarık daha ne söyledi duymadım , çünkü eve gitmeliydim, annem Defneyi evde yalnız bırakmayı istemiyordu.
Cemre... gerçekten bir gün ondan hoşlanacağımı hiç düşünmezdim. Ama şimdi hep onu düşünüyordum. Biliyordum, asla birlikte olamayız ama yine de...

CEMRE
Sabah doktorla olan randevu iyi geçmemişti, benim bacağımın durumu iyileşme gibi ilerleme kayd etmemişti. Bunu doktor söylemişti. Bunun da tek suçlusu benmişim. Doktor benim onun söylediklerini yapmadığımı, iyileşmek için çaba göstermem gerektiğini, hatta yeniden tenisle uğraşma gibi tavsiyelerde bulunmuştu. Ben tenise olan ilgimi ve cesaretimi nasıl geri getireceğimi bilmiyordum. Bir yandan babamın bizi terk etmesi, diger taraftan annemin yeni erkek arkadaşıyla benden daha çok zaman geçirmesi hepsi beni boğuyordu .Şu an birileriiyle konuşmak istiyordum. Bu yüzden Songülü aradım, onun babasıyla arabaları ziyarüte gittiğini öğrendiğimde , odama kalktım. Ben gerçekten bu olanlardan boğuluyordum. Biliyorum mutlu olmak annemin hakkıydı. Ama ben onu babamdan sonra başka biriyle görmeye alışkın değildim. Yine sessizce gözlerimden yaşlar aktı. Elime yeniden telefonu aldım. Şu an sesini duymak istediğin tek kişiyi babamı aradım.
SERKAN
Kapı çaldı. Tarığın geldiğini düşündüm, ama kapıda onun yerine görmek istemediğim biri duruyordu.
SERENAY: Annenler evde mi?
SERKAN: Hayır, hem neden geldin ki?
SERENAY: Konuşmak istediğim şeyler var, biliyorum Tarık sana bazı şeyler anlatmış ama bilmelisin ki, Ben bu evliliği sadece annemler yüzünden kabul ettim. Ama ben asla Tarığı sevmedim. Ben hep seni sevdim.
SERKAN: Ya demek sevdin, bu yüzden mi benden o kadar şeyi sakladın?
SERKAN: Öfkelenmekte haklısın , ama bizim hala bir şansımız ola bilir.
SERKAN: Bence daha fazla kendini küçük düşürme.git, bana sırlarla dolu bir ilişki lazım değil.
SERENAY: Neden? Oysa Sen sır saklamayı iyi biliyordun...
SERKAN: Sen ne saçmalıyorsun?
SERRNAY: Hadi ama senin sırr yüzünden, hapisi bile göze aldığını biliyorum. Kazayla ilgili saklamaya çalıştığın gerçekleri diyorum.
Serenay o gün daha fazla birşey demeden evden ayrılmıştı. Ben onun kazayla ilgili gerçeklerin ne kadarını bildiğini öğreninceye kadar ona katlanıcaktım.
CEMRE
Babamla olan konuşmam iyi geçmemişti. Çünkü babam bana evlendiğini ve bir çoçuğu olucağını anlatmıştı. Ben telefonu kapatınca hüngür hüngür ağladım, benden başka herkes mutluydu. Ben yine elime telefonu aldım. Şu an konuşmak istediğim biri vardı..... Serkanların evini aradım.
Telefonu Serkan açınca ben ne konuşacağımı bilemedim
SERKAN: Cemre? Bu senmisin ? Numaran kayıtlı biliyorsun değil mi?
Ben onu unutmuştum.
CEMRE: selam , Ben sadece konuşmak istiyordum...
SERKAN: Cemre neden ağlıyorsun, düştün mü , bacağın acıyormu ?yoksa..
Ben ona aslında ne kadar zayıf biri olduğumu anlatamam .Onunla olan eski arkadaşlığımı özlüyordum. Onun beni eskisi kadar asla umursamayacağını düşündükce hep üzülürdüm. Ne kadar da aptalmışım.
SERKAN: Eğer şimdi sesini duymasam, evinize gelirim, annenin evde olup olmadığına da bakmam.
O söylediyse yapardı.
CEMRE: gelme! Sadece 20dakika sonra benimle parkta buluşa bilirmisin ?
SERKAN: Orda olucağım
Ben gömleğimle göz yaşlarımı siliyordum.
CEMRE: Serkan?
SERKAN: Evet
CEMRE: Tesekkur ederim.
Ben parka doğru yürüyorum , bir kaç saniye beklemeden Serkanın da koşarak oraya geldiğini görüyorum. Beni görünce addımlarını yavaşlatıyor ve hiç birşey demeden bana sarılıyor. Ben duygularımı özgür bırakıyorum ve ağlıyorum. O hiç bir şey demiyor. Ben kendime geldiğimde Serkanın beyaz gömleğinin benim yüzümden ıslandığını fark ediyorum.
CEMRE: senin gömleğini mahv ettim...
SERKAN: Gömleği unut, ne oldu onu söyle? Ben senin ,göğüsümde ağlarken birşeyler söylediğini biliyorum, ama kusura bakma birşey anlayamadım.
Ben ağlarken gülüyorum. O da gülüyor. Ama birden onun bakışları benim parmaklarıma gidiyor, bende aynısını yapıyorum. Serkan benim elimden tutuyor, parmaklarını benimkiyle birleştiriyor ve beni az ilerdeki banka götürüyor. Benim ailemle ilgili konuşmam bitince , o bana bakıyor.
SERKAN: Bence sen bunlardan uzaklaşmak için birşeyler denemelisin. Mesala yeniden tenise başla.
CEMRE: bu çok komik...
SERKAN: Ben şaka yapmıyorum.... .. bacağına baka bilirmiyim
CEMRE: Hayır!
SERKAN: lütfen kızma
CEMRE: Kızmıyorum
SERKAN: Kızıyorsun, ben sana yaptıklarım için hapis yattım, ama sana verdiğim zararın nasıl olduğunu bile bilmiyorum. Bacağını bana göstermeni istiyorum.
Birden onun yüzü daha da ciddileşiyor.
SERKAN: Sen kazayı hatırlıyormusun?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 04, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

#Cemser (anlamlı hediye )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin