GÜL GÜZELİ 14.BÖLÜM
'' Nefes ''
Hani hep derler ya her güzel şeyin bir sonu vardır diye... İşte şuan bütün güzellik bitmişti. Yalıya giderken kendimi aynen öyle hissetim. Sanki bir hapisaneye gidiyordum. Ama hava almak için dışarı çıkmıştım da tekrar hapise dönüyordum.. Tahire hiçbir şey demeden başımı cama doğru yasladım.. Ne kadar Tahiri sevsemde nedense içimde hep şüpheler, kuruntular vardı. Ya bir gün beni sevmekten bıkarsa, ya bu aciz halimde beni tek başıma bırakırsa diye.. Bu içimdeki şüphe kendime olan öfkemi arttırıyordu. Eksikliğim daha da çok yüzüme vuruyordu sanki.. Ben düşüncelerimin içinde kaybolmuşken yalıya gelmişiz. Tahir birden arabayı durdurdu.
T : '' (Bahçıvana seslenir) Mustafa abi Nefesi yalıya götürür müsün ? ''
Bahçıvan : '' Tabi Tahir bey hemen geliyorum.. ''
N : '' (yüzü düşer) Tahir gitmek zorunda mısın ? ''
T: '' biliyorsun finallerim başlıyor.. ''
- '' Ondan sonra okulum bitiyor ve o zaman hep seninle olucam .. ''
- '' Kendi aşk yuvamızda olucaz .. ''
N : '' Tamam, geç gelme ama ! ''
T: '' Dünkü geceden sonra eve geç gelmek ?! Bu imkansız Nefes Kaleli '' diyerek güldü.
N : '' (utanarak) Ooof Tahir sen en iyisi eve geç gel ! ''
T: '' (Nefese yaklaşarak) Asla .. '' diyerek Nefesin dudağına küçük bir öpücük kondurur..
Mus : '' Geldim Tahir beyim.. ''
N: ''(arabadan inerken) Hoşçakal .. ''
T: '' Çok özle beni … ''
N : '' Deliii ! ''
...
S : '' Ooooooo kimleri görüyoruz burada ?! Gelin hanım ? ''
- '' Evin yolunu bulabildiniz demek ! ''
N: '' (gülerek) Sizede günaydın Saniye hanım.. ''
- '' Ben çok yorgunum hemen odama çıkıyorum. ''
S : '' Zaten başka ne halta yararsın ki sen ?! ''
- '' Kaybol gözümün önünden ! ''
Nefes hiçbir şey demeden odasına çıkar.. İçindeki mutluluğu Saniyenin bozmasına izin vermeyecekti.. Hemen üzerine yeni kıyafetlerini giydi .. Tam saçlarını toplayacakken yanındaki telefon çalmaya başladı .. Hemen eline alıp açtı .
N: '' Efendim ? ''
Ü : '' (ağlamaklı sesle) Kızım ? ''
N: '' Babam ! Canım babam... Nasılsın '' derken Nefesin gözyaşları yanaklarından süzülmeye başlar .
Ü : '' Ben iyiyim kızım... Asıl sen nasılsın ? ''